• eski türkçede şırıltı anlamına gelir..
    aynı zamanda, recaizade mahmut ekremin 1882'den 1895'e kadar çeşitli yıllarda yayınlanan üç ayrı şiir kitabının adıdır..
  • (bkz: haz zemzemesi)
  • recaizade'nin üç ciltten oluşan şiir kitabı. özellikle üçüncü cildinin önsözü şairin şiir hakkındaki düşüncelerini anlatması bakımından önemlidir. zira buradaki düşünceler servet- i fünun şiirinin orataya çıkmasına zemin hazırlamıştır. eski şiir taraftarlarından çok büyük tepkiler alan bu kitap döneminde bir çok polemiğe konu olmuştur. hatta dönemin eski şiir taraftarlarının öncüsü sayılan (ki kendinin böyle bir iddiası hiçbir zaman olmamıştır.) muallim naci bu kitaplardaki şiirleri ve düşünceleri eleştirmek için demdeme'yi yazmıştır.

    zemzeme: ezgili, nağmeli söz.
  • (bkz: demdeme)
  • çeşitlemeleri bulunan nadir bir klasik türk müziği makamı; nadir bir kadın ismi.

    http://www.nisanyansozluk.com/?k=zemzeme
  • zerdüşt inanırlarının alçak sesle mırıldandıkları tüm duaları.
    tanrıyı anar, onu över, ateş önünde tapınır, yıkanır ya da bir şeyler yerken dudakları kapalı olarak veya alçak sesle dua mırıldanmaları.
    bu gelenek sonra gelen dinlerin taraftarlarınca da benimsenmiştir.
  • (bkz: edebiyat ve bilhassa şiir hakkındaki fikr-i mahsusama dair birkaç lakırdı ki erbab-ı mütaalaya arz olunur)

    üçüncü cildin mukaddimesinin adı.
  • arapça,
    1. nağmeli ses, nağme, ezgi.
    örn --> bu zemzeme her zaman gönlünün yorgunluğunu alır. (bkz: safiye erol)
    2. mûsikîmizde bâzı makam adlarının sonuna getirildiğinde bu makamda bir kürdî dörtlüsü ile karar kılındığını belirtir: “sabâ zemzeme.”
    çoğulu için (bkz: zemzemat)*
    3. cemaat.*

    kaynaklar:
    1- zemzeme/lügatim
    2- zemzeme/osmanlıcatürkçe zemzeme/lüggat
  • t: recaizade mahmut ekrem'e ait üç ciltlik şiir kitabı.

    recaizade ve muallim naci "abes, muktebes" kelimeleri yüzünden kafiye göz için mi, kulak için mi diye uzun süre tartışmışlar ve ortaya bu eserler çıkmıştır. (bkz: demdeme)

    her şey hasan asaf adlı gencin malumat dergisinde yazdığı şiirle başlar.

    "zerre-i nurundan iken muktebes
    mihr ü mehe etmek işaret abes"

    bunun bir uyak olmadığı yönünde gelen eleştirilere recaizade'nin "kafiye sem (kulak) içindir göz için değil" sözünü tanık göstererek cevap vermiştir hasan asaf.

    ve eski edebiyatçı olan muallim naci ile yeni edebiyatçı recaizade mahmut ekrem'in tartışmaları başlamıştır.

    "işitildi yine gülzâr-ı sühanda ma'hûd
    bülbül-i herze-edânın yeni bir zemzemesi
    lâl eder bir gün onu aksederek âfâka
    yine bir bâz-ı fezâ-yı edebin demdemesi"

    diyerek demliyor muallim naci, mahmut ekrem'in zemzeme'sini.
  • sesler, nağmeler.
hesabın var mı? giriş yap