• zagreb'deki, simdiye kadar ictigim en guzel sicak cikolatayi yapan yerin adini hatirlayamiyorum, lotr tarzi bir ortamdi...

    brazil diye bir tekne-bar var, kucucuk mekanda belki 300 kisi balik istifi egleniyor.

    isic karti olanlara ucretsiz dondurma verilen, bunun yaninda menu alana 2 tane kazi-kazan verilen, insani kola-patateskizartmasi-dondurmaya bogan bir mekdanildsa sahip sehir.

    trenle istanbuldan gitmesi 30+ saat surer, ve gidis donus yalnizca 100 milyon tlya malolur... 3 ya da 6 kisi yolculuk etmek gerekir.
  • avrupanin en guzel sehirlerinden biridir kanimca. aksam 11'den sonra yemek de bulunur gece 3'ten sonra tramvay da calisir. turkcede biz bu sehre zagrep deriz. saloon diye bir mekanda cok eglendigimi animsiyorum.
  • bira'ya pivo diyen, ozujsko'dan baska bira tanimayan (tuborg ve tomislav disinda) bir sehir. cok görkemli bir de katedrali var. dogu avrupa'nin nerdeyse en güzel kızlarının bulundugu ufak ama güzel sehir.
  • yurdun dortbir yani demiraglarla nasil orülürmüs dünyaya gösteren, toplu tasimaciligin cok gelismis oldugu, genis park ve bahceleri ile güzel bir mimariyle donatilmis hos sehir. bogazici universitesi güney kampüsü alin sehir yapin, onu diyeyim ben size :))
  • (bkz: belgrad)
  • hirvatistan'in baskentidir..
  • animasyon konusundada bir numarali olan yerlerden biridir..
    (bkz: tale of tales)
  • son yıllardaki en kan dökülen savaşlardan birinde önemli rol oynayan bir devletin başkenti olması ve de 1995 yılında saldırılara uğramış olması sebebiyle aynen saraybosna gibi bir yıkıntı göreceğimi zannettiğim ama zannedilenin tam aksine pırıl pırıl, tertemiz ve oldukça bakımlı olan şehir. tipik bir avrupa şehrinden beklenen her şeyi vermekle birlikte çok fazla özgünlük, değişiklik barındırmıyor. güzel binalar, güzel heykeller, bolca yeşillik, olabildiğince cafe...gezmesi, iki gün kalması hoş ama bir ömrü geçirebilmek için fazlasıyla sakin.
  • radyosunda lili marlen turkusu calan sehir.
  • 2005 yılının mart ayının ikinci haftasını geçirdiğim, sıcak insanlara sahip ancak sokaklarındaki bayanlarının fiziksel güzellikleri konusunda bütün beklentilerimi yıkmış, gezilip görülesi ama uzun uzun kalınmayası şehir.
    meşhur brazil'ine uğrama zamanım olmasa da, mekan olarak her gece canlı müzik olan ve ünlü(!) ivana'yı dinlediğimiz hard rock cafe, ayrıca süper lüks ve zagreb'in en güzel kızlarını barındıran the movie pub en gidilesi mekanlardır. yukarı şehir'deki fantasy club lotr tarzı düzenlemesi ile tezat oluşturan müziklere sahip toplumun her kesiminden insanı takıldığı, üstüne hele bir de tepeleme krema koyulması ile tadına doyum olmayansıcak çikolatalara sahip, hayatımda içtiğim en iyi sıcak beyaz çikolatayı yapan mekandır. kesinlikle tavsiye edilir.
    ancak şehir hiç de öyle bir doğu avrupa şehri gibi ucuzdur yaklaşımına girmeyin. evet barlarda içkiler buralara göre kıyasla ucuz, ancak bir çok yönden özellikle de misal et ve et yemekleri türkiye ile fiyat bağlamında yarışır.
    tramvaylara da dikkat, misal kolumu sıkıştırdım ama bir durak gittik nerede ise, güvenlik önlemi yok, malak da bir şöföre rasgelince, imdat düğmesine bastığımız halde hala açmamıştı kapıyı.
    bir de üniversite yemekhaneleri ise güzel yemeklere sahip olmasına karşın, özellikle yurtlardan ziyade fakültelerdeki mekanlar, hapishane gibi girince yiyip sonra ödeyip çıkabiliryorsunuz. ancak, tuvalet ve diğer bilumum bütün ihtiyaçlarınız yemek sonrası ödemeyi yapmadan size sunulmuyor ve de adeta yer yer kafeste yemek yiyorsunuz.
    unutmadan, öğrenci yemekhanelerinde ve de bir çok restoranda su yok. yemekhanelerde su için bardak da yok. restoranlarda su istediğinizde getiriyorlar ama tuhaf tuhaf bakmayı da ihmal etmiyorlar.
    ayrıca kesinlikle taksiye binmeyin, paris'ten bile pahalı taksilere sahip bir şehir kıta avrupasında olur mu diyordum, oluyormuş.
hesabın var mı? giriş yap