zımnen
-
dolayli olarak veya ima yoluyla..
-
(bkz: implicit)
-
-
üstü kapalı bir şekilde
-
-
(bkz: maznun)
-
levent gültekinnin bol bol kullandığı kelime.
-
dilimize arapçadan geçen ve “üstü kapalı biçimde, dolaylı olarak” anlamına gelen kelime. örnek verelim:
amiyane, tdk’ye göre şu iki anlamda kullanılıyor:
1. kibarca olmayan, bayağı
2. sıradan
bayağı ise;
1. aşağılık, pespaye
2. basit, adi, banal demek.
amiyane tabirle (veya tabiriyle) deyimi de “halk ağzı ile, halk deyişi ile” imiş, tabii yine tdk’ye göre.
yani tdk bize “kibarlık sizin neyinize, bayağısınız, sıradansınız, aşağılıksınız, pespayesiniz; basit, adi ve banalsınız,” diyor olabilir, ama zımnen.
hofff, amma uzattım yav. -
kitap okurken birkaç defa karşıma çıkan, çevirmeninin ya da yazarının ağzına kürekle vurma isteği uyandıran kelime. sadece devlet dairelerinde ve resmi evraklarda kullanılması gereken irite edici bir sözcüktür bence. gerçek hayatta anca “tahakkuk eden vergi matrahının zımnen beyan edilmesi” falan gibi bir cümlede kullanılabilir derdim, ta ki az önce edebiyata meraklı bir arkadaşın facebook’ta kızı için yazdığı bir düzyazıda kullandığını görene dek. “ben zımnen gördüm” kıvamında, cümle içinde kullanmaya hususi gayret gösterilmişçesine, at sikine konmuş kelebek etkisi yaratmış yazıda. reis lügatından lebaleb, zinhar, kalbi, fıtrat vs. kelimeler kadar anlamsız.
-
(bkz: zımni)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap