*

  • 1919 tarihli alman anayasasi'nin yaygin olarak bilinen adi . kendini izleyen bir cok anayasa ve bunlardaki hak-ozgurluk sistemleri uzerinde, dogrudan tam olarak olmasa da, yansittigi ozgun yakla$imla ve demokratikligiyle bayagi bir etkili olmu$tu .

    weimar anayasasi'nin devlet kurumuna ili$kin duzenlemesi, uniter devletle federal devlet, parlamenter rejimle ba$kanlik rejimi, temsili demokrasi (bkz: temsili hukumet) ve dogrudan demokrasi (bkz: dogrudan hukumet) arasinda i$levliligi etkisiz bir sistem ongoruyordu . yurutme organi bir yanda parlamentodan bagimsiz guclu ba$kan, ote yanda parlamentonun da ba$kani olan $ansolye arasinda i$lerligi guc bir ikili sistem olarak kurgulanmi$ti . 48. maddesi ise devlet ba$kanina, olaganustu rejimde ulkeyi kararnamelerle (bkz: kanun hukmunde kararname) yetkisi vermekteydi .

    (bkz: weimar cumhuriyeti)
    (bkz: hukuk)
  • 1.dünya savaşından yenik ve yorgun çıkmış almanya'da, halkın; savaşı kaybetmenin verdiği hırsla otoriter bir rejim istediği yıllarda haddinden fazla ve ucu açık maddelere dayalı özgürlük getirmiş, ve sonradan hitlerin anayasadaki 48.maddeyi kullanarak diktatörlüğünü ilan etmesiyle fiilen 1933 yılında hiçbir hükmü kalmamıştır.

    tarihe özgürlükçülüğü ile geçtiği halde, akademisyen geçinenlerce içe kapanık bir anayasa olduğu iddia edilince, hani tarihi de götünden okuyanlara not düşülsün diye belirtiyim dedim.

    bu arada hitler'in diktasını ilan ederken faydalandığı 48. maddede yer alan yetki; devlet başkanına bazı koşullarda, parlamento onayı olmaksızın kanun gücünde kararname çıkartma yetkisidir.

    bu yetki sonucu, halktaki hırstan ve savaş kaybetmenin getirdiği hazımsızlıktan faydalanan hitler, diktatörlüğü ile yıkmış geçmiştir.
    bol gelen weimar anayasası, istismar edilmesi sonucu tam tersi istikamette bir diktatörlüğe yol açmıştır.
    ve alman halkı 2.dünya savaşının kaybedilmesi sonucu, bir çılgının peşinden giderek yaptığının hata olduğunu anlamıştır.
  • nazizme evrilmesi sebebiyle mücadeleci demokrasi anlayışı ortaya çıkmıştır.
  • osman can'ın pek çakmıyor olduğu anayasa
  • hakkında "neyyy???, ben onu bilmiyorum!!!, onu bilmem gerekmiyor" cümleleri bir yargıtay onursal cumhuriyet başsavcısı maximus decimus aurelius tarafından söylenebilmiş anayasa.
  • weimar anayasası 1919-1945 yılları arasında almanya’da geçerli olan anayasadır. bu anayasayla birlikte almanya, monarşiden parlamenter sisteme geçiş yapmıştır. weimar dönemi olarak adlandırılan bu dönemin en çok göze çarpan özelliği ekonomik krizlerdir. imparatorluktan devralınan istikrarsız ekonomiye ek olarak almanya’nın ı. dünya savaşını kaybetmesi sonrasındaki tamirat borçlarını ve büyük buhranı ilave edebiliriz. weimar döneminde hükümetler dış borçları ödemek için vergileri arttırmak veya dış finansman bulmak yerine para basmayı tercih etmişlerdir. bunun sonucu ortaya çıkan aşırı enflasyon öyle boyutlara ulaşmıştı ki o dönemin vatandaşları ekmek alabilmek için el arabalarıyla para taşıyorlardı. tarihçiler hitlerin iktidara gelmesinde bunun önemli bir rol oynadığını söyler.

    yukarıdaki belirtilen ekonomik krizlere sebep olarak yahudilerin görülmesi ve komünistlere karşı duyulan düşmanlık, versay antlaşması ile ülkenin askeri kapasitesi sınırlandırılmasıyla işsiz kalan birçok asker dönemin koşullarından hiç hoşnut olmamıştır. fransızların tamirat borçlarını bahane ederek ruhr bölgesini işgal etmesiyle birlikte artan milliyetçi duygular hitler’in iktidara gelmesini kolaylaştıran faktörlerdir. öyle ki 1928 seçimlerinde parlamentodaki 491 sandalyenin sadece 12’sini kazanan naziler, 1930’daki yeniden seçimde 107 sandalye kazanmışlardı. sadece iki yıl içerisinde hükümetin alternatifi noktasına gelmişlerdi. iki yıl sonra yapılan 1932 seçimlerinde yoksulluk ve yozlaşmadan yorulan almanlar tercihlerini nazilerden yana kullandılar. 1932 seçimlerinde adolf hitler oyların %37’sini alarak başbakan oldu.

    naziler gücü ele geçirmişti, hitler şansölye seçilmişti fakat çoğunluğu elde edememiş olan naziler, öncekiler gibi cılız bir azınlık hükümeti olarak kalacak gibi görünüyordu. şubat 1933’de alman meclis binası reichstag’da çıkan yangını iyi bir fırsat olarak gören adolf hitler, weimar anayasasının özgürlüklerini sonuna kadar kullanarak, anayasanın 48. maddesine dayanarak kişi hak ve özgürlüklerini kaldırdı, nazi partisi ve milliyetçiler dışındaki partilerin yayınlarını ve seçim çalışmalarını durdurdu. 1933 seçimlerinden sonra nazi partisi reichstag’ın tüm yetkilerini dört yıl süreyle kabineye devreden kanunu çıkardı. böylece 1933 yılında de jure olarak devam etsede, weimar anayasası de facto olarak ortadan kalkmış oldu.
  • devletin sosyal işlevinden bahseden ilk anayasadır.
    koruyucu ve hizmet eden devlet
  • 61 anayasasının, weimar anayasasının bir taklidi olduğu söylenir.
hesabın var mı? giriş yap