vientiane

• laos demokratik halk cumhuriyetinin başkenti, tayland sınırına yakın bi yerde
• dünyanın en sıkıcı başkentlerinden. asya'nın en büyük köyü olarak kabul ediliyor. fransız kolonisi oluşunun etkisini mimari yapılarda, yiyeceklerde vs görmek mümkün.
• milattan sonra 9. yüzyılda o zamanın hanedanının prenslerinden thattaradtha'nın kurduğuna inanılan, 726,000^* nüfuslu başkent. uluslararası havalimanı'nın adı wattay'dır.^**
• türk bir ailenin işlettiği istanbul restaurant vardır bu huzurlu şehirde. türk yemekleri yemek, türk kahvesi içmek istenirse gidilebilir ve sahiplerine selam goturulup hal hatırları sorulabilir.
• kendisine 25 km mesafede buddha park olan şehir. içinde yüzlerce farklı buda heykeli olduğu gibi, hindu figürleri de mevcut. özellikle yan yatmış buda heykeli turistlerce seviliyor, ama gidenlerin bir kısmı da mekanı "garip" buluyor.
• uzakdoğu baskentlerinin arasında en sakini ve huzurlusu. riverside parktan mekong günbatımı görülmeye değer.
• 2019 şubat ayı itibarıyla avrupalı turist akınına uğramış şehir. şehrin merkezi tamamen turistlere göre şekillenmiş. öyle çok sakin bir şehir değil. şehrin caddeleri lüks suv ve büyük pickuplarla dolu. bundan yedi yıl önce vize sorunu sebebiyle sınırdan dönüp girememiştim. keşke o zaman gelseymişim.
• güney doğu asya yeni yılı sebebiyle (laoca pi mai, tayca songkran ) 3 gündür sokaklarında kuru yürümenin imkansız olduğu şehirdir. herkes birbirine su döküp eğleniyor. şu tabancalarından kurtulan, su balonlarından kurtulamıyor. bangkok'daki kadar yoğun bir festival olmasa da, buranın da eğlencesi iyi. eee malum, burada bangkokdaki kadar farang yok. ama yereller de eğlenmeyi biliyorlar.
  
  şehrin çeşitli yerlerine konser alanları kurmuşlar. insanlar saatlerce dans edip birbirlerini ıslatıyorlar akşamları. bu kavurucu havada da iyi gelmiyor değil.
  
  yalniz bu şehir ve gençliği beni çok şaşırttı. kafamızda laos deyince canlanan bir çok şey burada yok. yani laos deyince insanın aklına gariban gariban sokaklarda yürüyen keltoş çocuklar, "şu anlamsız hayatı 20 yıl daha yasayayım da ortalama hayat süresi kısa olduğu için biran önce geberip gideyim" minvalinde bakışlar atarak etrafta gezinen yırtık kıyafetli, çalışmaktan ebesi ağlamış gençler geliyor.
  
  yok kardeş. burada gece hayatında öyle gençlerle tanıştım ki sanırsın adamlar los angeles'da yaşıyor. bir eğlenceler bir eğlenceler. kızlar gayet bakımlı ve hoş, erkeklerin de bakımlılık anlamında kızlardan eksi kalan bir yanları yok.
  
  ayrıca buranın insanı güneydoğu asyada gördüğüm en beyaz tenli insanlar. bazısını koreli falan sandıydım da konuşunca anladım, buralılarmış.
  
  şehir hakkında söylenecek pek bir şey yok. ufak bir başkent. tek ilginç yanı nehir tarafına gittiğinizde karşı kıyıda başka bir ülkenin olması. bu açıdan sıradışı bir başkent diyebiliriz. malum, başkentler genelde içeride olur. direkt sınırda olmaz.
  
  ama insanı iyidir. yemekleri de beğendim. şimdilik favorim crispy noodle. laoca adı ne bilemiyorum canlarım. öğrenince yazarım. bi de taylanddaki favorim khao soi'yi bulursam bayram edeceğim. ^*