• ing. bir şeyin doğru olma durumu.
  • filmde verisimilitude bir seyin inandirici gelmesi durumu, alisilagelmis sekilde sunumdur, genre yaratir, mesela klasik hollywood westerninde yadirgamayacaginiz tum ogeler verisimilitude'u destekler. verisimilitude lar yikilinca ne olur? bazilari high art diyor (bkz: denotation) kanimca verisimilitude dayatilmis bi dunyadan baska bir sey yaratmiyor, bi yere kadar yani, kime gore, neye gore. hatta bazen cok rahat ideoloji ve soylemi kabul ettirme araci olarak bile kullanilabilir, ama evet ise yariyor.
  • bilim felsefesinde, sık olmasa da, kullanılan bir kavramdır. özellikle popper'ın bilim felsefesi jargonunda, yanlışlamacılığa giden yolda önemli bir mihenk taşıdır "verisimilitude". gerçeğe benzeme anlamını taşıyan sözcük, popper tarafından, 1960 yılında düzenlenen mantık, metodoloji ve bilim felsefesi kongresinde, bir teorinin diğer bir teoriye göre daha fazla gerçeğe benzemesi anlamında kullanılmıştır.
  • "gerçeklik benzerliği" veya "gerçeğe benzeme" şeklinde de çevrilebilir.
  • latince "doğru/gerçek" anlamına gelen "verus" ile "benzerlik" anlamına gelen "similitudo" kelimelerinin birleşmesinden türemiş olan ve bir şeyin doğruya/gerçeğe yakınlığını belirtmek için kullanılan ingilizce/fransızca kelime.

    genellikle bir sanat eserinin ya da yazınsal yapıtın, gerçeğe yakınlığını vurgulamak için kullanılır.
hesabın var mı? giriş yap