• antalya'nın bir ilçesi...cumartesi geceleri kurulan "hırsız pazarı" ve genelevi ile bilinir...
  • (bkz: farsak)
  • antalyada direksiyon sınavının yapıldığı yer. ismi bile geriyor varmak isteyen ama bir türlü varamamış insanın serzenişi gibi.
  • hızla gelişmekte ve değişmekte olan antalya semti. bir tanıdığımın oturduğu için gitme fırsatı bulup gelişimine hayran kaldım. çok değil 3-5 sene sonra oralardan ev alabilmek hayal benden söylemesi.
  • 2014 yılı itibarıyla:
    hüsamettin cindoruk bulvarı,
    necmettin cevheri kavşağı,
    tansu çiller caddesi'ne sahip 3.000 nüfuslu varsak kasabasına 35.000 kişilik süleyman demirel stadı inşa edileli 14 sene olmuş.
    (bkz: kaç yıl oldu) * *
  • 2004 yılında belde statüsünden büyükşehir belediye ilk kademe ilçe belediyesi olmuş daha sonra 2009 yılında kepez belediyesiyle birleştirilmiştir. sınırları içersinde lyrboton kome antik kenti barındıran, ve henüz bu antik kenttin öneminin tam olarak anlaşılamadığı antalya ilinin kepez ilçesinin bir semtidir. tramvayı ve olimpik yüzme havuzu bölgeye gereken değeri tam olarak kazandıramamıştır. inşaatı devam eden şehir hastanesi bağlantı yolları ile biraz daha değerlenmesi beklenmektedir.
  • antalya körfezinin 13 km kadar kuzeyinde bulunan bir semttir varsak.

    burası oldukça geniş bir alana sahip yerleşim yeridir.

    tarihte varsak:

    varsaklar tatar serdarı baçu han'ın soyundan gelmektedir (7 oğlundan birinin adı).
    13. yüzyılın başlarında anadolu'ya gelmişlerdir.

    varsak adı bazı kaynaklarda "varsah", "farsah" şeklinde geçmektedir. osmanlı devleti döneminde bir türkmen topluluğunun adı varsak olduğu gibi bir kesici silaha da bu ad verilmektedir. bazı görüşlere göre de varsak kelimesi "bersak" kelimesinin değiştirilmiş halidir.

    varsaklar'ın yerleşim bölgesi olan tarsusve iç-il yöresinde memlükler, karamanoğlulları ve osmanlı devleti hakim olmuştur. fatih'in ölümünden sonra bayezid - cem arasında geçen saltanat mücadelesinde varsaklar, cem sultan'ın tarafında yer almışlardır. aynı dönemde antalya sancağı'na atanan şehzade korkud'un mekke'ye gitmesi söz konusu olunca, varsak komutanlarından akbaş reis beş gemiyle iskenderiye'ye kadar kendisine refakat etmiştir. fatih ve 2. bayezid'in varsaklar'ın yaşadığı bölgelerde izlediği politika gereği varsakalr; kırşehir, kars-ı zülkadiriye (kadirli), maraş, adana, sivas, çorum, yeni-il, kayseri, teke (antalya), aydın, saruhan, ısparta bölgelerine ve hatta iran'a kadar yayılmışlardır. iran'a giden varsaklar safevi devleti'nde güvenilirliklerinden ötürü korucular arasına dahil edilmişlerdir. bunun dışında anadolu ve azerbaycan'da varsağı denilen, varsaklar'a mahsus bir beste ile söylenen bir nevi halk türküsü şöhret kazanmıştır. anadolu'un dört bir yanına yayılan varsaklar yerleştikleri bölgeleri cami ve medreselerle süslemeyi ihmal etmemişlerdir. bu davranışlarından da anlaşılıyor ki varsaklar eğitime ve kültüre önem veren bir türkmen grubudur.

    antalya bölgesi'nde varsaklar

    varsaklar kimi zaman mısır memlüklü sultanları ile kimi zaman karamanoğulları ile işbirliği yapıyorlardı. fatih uzun süre osmanlı devleti'ni uğraştıran karaman beyliğini 1476 yılında fethetmiş, bölgedeki şehirlerin vakıflarını da tespit ettirmiştir. hala osmanlı devleti'ne direnen ve çukurova bölgesinde osmanlı - memlük mücadelesine olumsuz etki eden varsaklar'ı yok etmek isteyen ikinci bayezit 1487 yılında üç koldan varsak ili'ni kuşattırmıştır.

    bu dönemde teke bölgesinin merkezi antalya ve çevresi geniş otlaklarıyla kış aylarında pek çok türkmen cemaatini kendine çekiyordu. gerek bölgenin cazip bir otlak merkezi olması gerek fatih ve bayezid'in karaman ilinde huzursuzluk yaratan cemaatleri dağıtma politikasının gereği olarak varsaklar 'ın bir kolu antalya bölgesine gelmiştir. teke sancağı ile ilgili 2. bayezid döneminde düzenlenen tapu tahrir defterinde varsak yörüklerinin adı "cemaat-i yörükan-ı varsak " adı ile geçmektedir.
    15. yüzyılın sonlarında antalya bölgesine gelen varsaklar, antalya 'nın 14 km. kuzeyinde bulunan ve zenginlik kaynağı zeytin bahçelerinin oluşturduğu büyük bir çiftlikle süslü antik lyrboton kome yöresine yerleştiler. ancak bölgeye türkler 13. yüzyılın başlarından itibaren kesin olarak yerleşmiştir. çünkü anadolu selçuklu sultanı birinci gıyaseddin keyhüsrev 5 mart 1207 tarihinde antalya'yı aldığı zaman çevre yerleşim birimlerini de fethetmiştir.

    1530 yılı verilerine göre teke sancağına bağlı antalya, kaş ve finike nahiyelerinde yaşayan "cemaat-i yörükan-ı varsahan " 914 haneden oluşmaktadır. nüfusu 4570 olarak belirlenebilir.

    görsel/ görsel/ görsel

    osmanlı devleti 17. yüzyılın ikinci yarısından itibaren aşiretleri hayat tarzları dolayısıyla yerleşik halka zarar vermelerini önlemek, harab ve boş olan yerleri imar etmek amacıyla iskan etmek istemiştir. bu amaçla 1732 yılında çıkarılan bir emre göre teke (antalya), hamid, beyşehir, alaiye ve akşehir sanacaklarında yaşayan yörükler başta yaylak ve kışlakları olmak üzere uygun bir yere yerleştirilecektir. bu emir üzerine teke sancağı sınırları içinde yaşayan yörük gruplarından olan varsaklar, kışlak merkezi olan lyrboton kome'nin güney eteklerine yerleştirilmiştir. böylece varsak, döşemealtı - perge yönündeki tarihi kervan yolunun üzerinde kurulmuştur. hem varsak kasabasının merkezinde hem de döşemealtı- perge yönlerinde bulunan su sarnıçları tarihi kervan yolunu belirlememize yardımcı olmaktadır.
    görsel / görsel

    kaynak: akmed / adalya / no 3 / muhammet güçlü
    görsel
  • koşma türü varsağının kaynağı olan türkler.
  • antalya merkez'e 11 km ve denizden uzaklığı ise 13 km olan ilçe görünümünde bir beldedir.

    beldemiz 29 mart 2009 da antalya kepez belediyesi ile birleşerek kepez ilçesine dahil olmuştur.
    varsak 54.000 m2 alana sahip. batısında mazı dağı , kuzeyinde lyrboton kome antik kenti (ören mevkii ) , doğusunda ısparta yolu , güneyinde düden şelelesi bulunan bir beldedir.

    antalya kepez ilçesine bağlı olan varsak mahalleleri 2000 yılı resmi nüfus sayımına göre 17.273 nüfusa sahip.
    yıllara göre nüfusu,
    2000 - 17.372
    1997 - 12.070
    1990 - 5.786
    1985 - 4.176

    beldemiz insanlarının başlıca geçim kaynakları tarım, hayvancılık , ticaret , turizm , inşaat , emlakçılık ve örtü altı saracılığıdır .

    varsak tarihi :
    varsak beldesi, birçok yerleşim yeri gibi, adını tarihinden ve geçmişinden alan bir isme sahiptir. varsak ismi ulaşabildiğimiz kaynaklara göre orta asya’dan göç eden türk boylarından avşar boyunun varsak’ lılar oymağındandır. bu göçler esnasında anadolu ya gelerek yerleşmişlerdir.

    varsak’lıların, atalarımızdan hükümdar yıldırım beyazıt ile hun türkleri hükümdarı timur arasındaki savaşta adları öne çıkmış ve bu savaştan sonrada selçuklu devletinin beyliklere ayrılmışlardır. beylikler döneminde çeşitli beyliklerle beraber veya ayrı olarak valıklarını sürdürmüşlerdir.

    son olarak ta cem sultanın taht mücadelesinin sonunda anadolu’nun çeşitli semtlerine dağılarak yerleşmişlerdir. anadolu’nun antalya, adana, adıyaman, aydın, muğla, osmaniye, mersin ve diğer bazı illerde yerleşen varsaklı’ların bir kolu antalya ili varsak’ ta bulunmaktadır. varsak bey’inin oğlunun varsak’ lılar la birlikte varsak’ a geldiği söylenmektedir.

    varsak’lılar ilk olarak, yazları korkuteli varsak yaylasında yaklaşık 8 ay ve varsak’ ta ise 4 ay olmak üzere göçerek hayvancılık ve tarımla uğraşarak geçirmişlerdir. şimdi ise 1650 rakımlı korkuteli varsak yaylasında yazları 3/2’si 4 ay kalmakta, tarım ve hayvancılıkla uğraşmaktadırlar. antalya’da sıcakların sona ermesi ile tekrar geri gelmekte, varsak’ ta ise yılda 8 aylarını geçirmektedirler.

    antalya varsak’ta, düden şelalesi ve kuru düden etrafında yerleşen varsak’lılar yüz yıllarca yaşamışlar ve genelde hayvancılık la geçinmeleri nedeniyle göçebe hayatını bu iki yerleşim biriminde devam ettirmişlerdir.ancak 1960’ dan sonra da tam yerleşik düzene geçmişler, sahil ve yaylada çok detaylı tarım işleri ile uğraşmaya başlamışlar, aynı zamanda hayvancılıkla uğraşmaya devam etmişlerdir. 1990 yılından sonra ise küçükbaş hayvancılık oldukça azalmış, yerini büyükbaş hayvancılığa yani besiciliğe bırakmıştır. hayvancılıktan başka yıllarca tarım işleri ile uğraşmışlardır. halende zeytincilik, çeşitli sebzecilik, sera ve çiçekçilik işleri ile uğraşmaktadırlar. son yıllarda seracılık (çiçekçilik ve tüm sebzecilik) üretimi çok yükselmiştir.

    varsak 1973 yılına kadar köy statüsünde kalmış ve 1973 yılından sonra ise belediye kurulmuştur. 1973 yılından itibaren kasaba olmuştur.

    2000 yılından itibaren bir kasaba olarak, antalya merkezi ile yerleşim bakımından adeta birleşmiştir.

    ancak 23.07.2004 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 5216 sayılı yasa gereğince, 2005 yılından itibaren antalya büyükşehir belediyesinin ilk kademe belediyesi olmuştur.

    29.mart 2009 genel mahalli idareler seçimlerinden itibaren; “5747 sayılı kanun gereği, büyükşehir sınırları içinde ilçe oluşturulmasıyla ilgili kanun gereğince, varsak belediyesi kepez belediyesi ile birleştirilmiştir.

    kamu tüzel kişiliği ortadan kaldırılarak, varsak belediyesinin sekiz mahallesi, ayrı ayrı mahalle olarak kepez belediyesine bağlanmıştır.”

    bu gün varsak imara ve yapılaşmaya açılan yerlerinde faaliyet gösteren yüzlerce kooperatifin yeni yapmakta olduğu ve yaptığı ruhsatlı binalar ile modern bir kent görünümüne dönmüş durumdadır

    varsakların kökeni

    tetkik ettiğimiz kaynaklar varsakların, oğuz veya diğer adıyla türkmen olduklarını ortaya koymaktadır. 9-12. yüzyıl arasında yazılmış eserlerde barsahların, türk olduğu ve barsah beyinin (dihkân) karluklara, halkın oğuzlara bağlı olduğu kayıtlıdır. 14. yüzyıla ait bir memlûk kaynağında varsaklar, oğuz (türkmen) boylarından biri olarak zikredilmiştir. yine aynı kaynakta varsaklar için ''tarsus türkmenleri'' tabiri kullanılmıştır. memlûk sahasında yaşayan türk müelliflerden bedreddin el-aynî ve arap müelliflerden makrizî, varsakların türkmen olduğunu yazmaktadırlar. aşıkpaşazâde, neşrî ve hoca saadeddin gibi osmanlı müverrihleri de, varsakların türkmen olduğunu ve çukurova'ya gelen üç-oklardan olduklarını belirtmektedirler.
    varsak türkmenleri, çeşitli oğuz boylarına mensup aşiretlerin birleşmesinden oluşmuş bir federasyondur. bu federasyonunu oluşturan boylardan birisi ulaş boyudur. ulaş'ın en belirgin özelliği, büyük ölçüde oğuzların üç-ok koluna mensup bayındır ve salur boylarına bağlı aşiretlerden oluşmasıdır. varsak federasyonu içerisinde yine üç-oklara bağlı iğdir, eymir ve peçenek boylarının isimlerini taşıyan aşiretler de bulunmaktadır.
    varsak federasyonu içerisinde oğuzların boz-ok koluna mensup beğdilli, kargın ve dodurga boyları da bulunmaktadır. bunlardan dodurga (todurga) boyuna bağlı aşiretler oldukça mühim bir yer tutmaktadır. tarsus merkez nahiyesinde sakin olan dodurga aşiretleri, bozca esenlü ve ertena esenlü (veya eretne) olmak üzere iki kola ayrılmıştır.
    yukarıdaki bilgilerden de açıkça görülebileceği gibi, varsakların türkmen olduğu kesinlik arzetmektedir.bununla birlikte, varsakların tatar olduğuna ve tatar serdarı baycu noyan’ın soyundan geldiklerine dair bazı kayıtlarda mevcuttur. varsaklar arasında teberrük ve devletşah aşiretleri gibi moğol boylarının adlarını taşıyan bir kaç aşiret ismine rastlanmakta ise de, bunlar türkmen aşiretleridir. hattı zatında anadolu'ya gelen bir takım tatar boyları umumiyetle türk boyları etrafında toplanmış ve zamanla bu kabileler türk sosyal hayatının da etkisiyle türkleşmişlerdir[xxxviii].
    varsakların menşei hakkında yazılanlardan biri de, oğuzların boz-ok kolundan avşar boyuna mensup olduklarıdır[xxxix]. ancak, kaynak eserlerde ve tahrir defterlerinde bu boya bağlı olduklarına dair kayıt bulunmadığı gibi, varsak federasyonunda avşar adını taşıyan herhangi bir aşirete de rastlanmamaktadır[xl]. yalnızca varsak aşiretleri ile avşar obaları arasında birbirine isim benzerliği bulunan teşekküller vardır. meselâ; varsak aşiretlerinden imane ile avşarların imanlu kolu, varsaklardan üselü ile avşarlardan usalu obası gibi. bu misallerde verilen varsak cemaatlerinin avşar olduklarına dair tahrir defterlerinde kayıt bulunmamasından dolayı, isim benzerliğinden başka, herhangi bir boy bağlılıkları olması mümkün görülmemektedir. kesin olan bir husus varsa, o da avşarlardan olduğu kabul edilen karamanoğulları'nın[xli] varsaklarla münasebetlerinin çok iyi olduğudur. özellikle osmanlı-karaman mücadeleleri esnasında varsaklar, sürekli olarak karamanlıların yanında yer almışlardır. varsakların karamanlıları desteklemesini, aynı soydan geldiklerine bağlamak yerine, bunun bir iktidar ve hayat tarzının devam ettirilmesi meselesi olduğunu kabul etmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. zira varsaklar, yüksek dağlarda, boyunduruk altına girmeden, kendi halinde, hür ve müstakil yaşamayı tercih eden ve bunu bir hayat nizamı olarak kabul eden bir anlayışa sahipti. bu yönüyle karamanlılarla ortak özellikleri pek çoktu. oysa osmanlı devleti, aşiretleri daimi olarak kontrol altında tutan, başıboş hareket etmelerini istemeyen, bir hukuk ve nizam devletiydi. varsaklar için osmanlıların kurallı yapısı itici, karamanlıların kendi haline bırakma yapısı ise çekiciydi. işte, varsakların osmanlıların karşısında, karamanlıların yanında yer almasının başlıca sebebi budur.
  • halis mulis türk kenti olan bölgenin şimdilerde kürt, arap, suriyeli, afgan merkezi olması nasıl bir ironidir bilinmez.
hesabın var mı? giriş yap