• eagles grubuna ait müzik tarihinin en çok satan albümü, ilginçtir ki hiç bir zaman dergi veya televizyonların yaptığı hiç bir araştırmada listede yer alamamıştır.
  • 1984-1999 yılları arasında en çok satan albümler listesinde ilk sırada yer alan album "thriller"ı o sıralar 22 milyonluk satışıyla 2. sırada izleyen eagles albümü "their greatest hits", 99 yılından itibaren abd'de "thriller"ın önüne geçer. fakat dünya genelindeki satış rakamlarına bakıldığında thriller hala 1. sıradadır.
  • justin h. min'in (the umbrella academy, after yang) kadrosunda yer alacağı duygusal - müzikal searchlight pictures projesini ned benson yönetecek.

    --- spoiler ---

    while character details are under wraps, the project is described as a love story centering on the connection between music and memory, and how the two transport us (in the case of this film, physically).

    --- spoiler ---
  • the greatest hits (david fingerhut's greatest hits), bir ned benson filmi.

    vizyon tarihi: belirsiz
    tür: komedi, müzikal, romantik, dram, fantastik
    yapım yılı: 2024
    süre: 94 dakika
    ülke: abd

    filmin konusu:

    “harriet, bazı şarkıların onu kelimenin tam anlamıyla zamanda geriye götürme gücüne sahip olduğunu keşfettiğinde sanatın hayatı taklit ettiğini fark eder.

    eski erkek arkadaşının romantik anılarıyla geçmişi yeniden yaşamaya devam ederken, zaman yolculuğu, şimdiki zamana karşı gelişen yeni bir aşkla çatışır.”

    yönetmen: ned benson
    oyuncular: lucy boynton, justin h. min, david corenswet, retta, jackson kelly, austin crute, andie ju, rory keane, evan shafran, tom yi, thomas ochoa, naomi phan, jenne kang, mary eileen o'donnell, ren burttet
    senaryo: ned benson
    müzik: ryan lott

    vizyon tarihi: belirsiz

    filmin fragmanını buradan izlemek mümkün.
  • bayıldım. kurgu nefis, oyuncular çok şeker, müzikle zaman yolculuğu teması şahane işlenmiş. bitsin istemedim. harika parçalar çaliyor nostaljik. çok keyifle izlediğim bir film oldu, finali de mükemmeldi.
  • güzel bir finalle biten, kulak pasını silen, sempatik oyuncularla izlemesi keyifli olan bir film. hep gerçekçi sinema hep sanat nereye kadar? bu doz romantizm ve müzik iyi geldi. kalbim olduğunu hatırladım.
  • 12 nisan'da disney+'da yayınlanan the greatest hits filmi hakkında yazdık! yazımız için: bir plak, bir anı

    yönetmenliğini, senaristliğini ve yapımcılığını ned benson‘ın üstlendiği, the greatest hits, 12 nisan’da disney+ kitaplığındaki yerini aldı.

    2013 yılında the dissappearance of eleanor rigby: her ve him isimli, aynı senaryoyu bir kadın karakterin gözünden, bir de erkek karakterin gözünden çektiği iki farklı uzun metraj filmiyle tanıdığımız benson, uzun bir sürenin ardından the greatest hits ile izleyiciyle buluştu. incelikli, dokunaklı ve hüzünlü bu hikayede en son barbie‘de izlediğimiz yetenekli oyuncu lucy boynton‘ı görüyoruz. ona eşlik eden partnerleri ise daha önce after yang ve rebirth filmleriyle tanınan justin h. min ve pearl ve netflix mini dizisi hollywood ile tanınan david corenswet.

    --- spoiler ---

    ayrılığın fantastik bir deneyime evrilişi

    “o olmadan nasıl hayata başlayabilirim? bazen ona kızıyorum ve hayaletiyle kavga ediyorum. ama sonra… suçlu hissediyorum.”

    film henüz ilk dakikalarında bir yas terapisinin ortasında, bu replikle başlıyor. harriet, iki yıl önce trafik kazasında kaybettiği erkek arkadaşı max’in bitmeyen yasıyla karşılıyor bizi. darmadağınık ve her türlü uyarandan izole hâle getirilmiş tek odalı evinde, max ile beraber yıllardır biriktirdikleri fotoğraf, mektup, hediye notları, bilet ve tarihlerle dolu bir panonun önünde öylece duruyor. bir ilişkiden geriye kalan, acı verici onca anıyla baş başa. üstelik bunlardan kopmaya da pek niyeti yok. öyle ki, ilişkileri boyunca beraber dinledikleri herhangi bir şarkıyı duymak, onu geçmişteki beraber oldukları hatıralarına götürüyor.

    herkes tanıdık bir şarkıda, o şarkıyla olan en belirgin anısını hatırlayıp o duygulara bürünebilir. fakat harriet’in durumu farklı. o, kaybettiği sevgilisiyle birlikte bir anı yarattığı her şarkıda, gerçek anlamda o anın yaşandığı zamana yolculuk ediyor. max’le beraber geçirdiği trafik kazasında erkek arkadaşı vefat ederken kendisi bir hafta boyunca komada kalıyor ve o komadan ona kalan şey, işte bu fantastik yetenek oluyor: beraber dinledikleri her şarkıda, o şarkıyı dinledikleri ilk anıya ışınlanabilmek.

    yetenek demek çok talihsiz bir isimlendirme olur. zira bu özellik her seferinde tahmin edilemez bir şekilde acı verici bir deneyime dönüşüyor. öyle ki harriet, her an tanıdık bir şarkı duyma korkusuyla kulak tıkacı ve yüksek sesli, tehlikesiz müzikler açtığı kulaklığıyla etrafa sağır olarak yaşamayı öğreniyor bu iki yılda. her tanıdık bir şarkı duyup geçmişe ışınlandığı anda ise kısıtlı süresince tek bir amacı oluyor: max’in ölmesine sebep olan trafik kazasını engelleyebilecek herhangi bir harekette bulunmak. öyle ki, kendisini max’in hayatını kurtarabileceği doğru anın şarkısını bulabilmeye adıyor. her şeyden vazgeçerek, evini anılarla dolu plaklarla dolduruyor ve her gün yılmadan doğru plağı bulmak için deniyor. harriet, hayatına devam edebilmesini imkansız hâle getiren bu özelliğiyle baş edebilmek için yas grup terapilerine katıldığı günlerden birinde david’le tanışıyor.

    en karanlık anlarda beklenmedik umutlar

    “onu kaybedince kendimi de kaybettim.”

    anne ve babasının ölümü üzerine, onlardan kalan her eşyaya umutsuzca tutunan david, bu grup terapisine katılarak hem kendisinin hem de harriet’in döngüsünü tepetaklak ediyor. kaybettiği sevgilisini kurtarabilme ümidiyle girdiği bu kısır döngünün içinde, beklenmedik bir şekilde david’le tanışmak, harriet’e aklından dahi geçmeyen ihtimalleri hatırlatıyor.

    yeniden başlamak, yeniden hissedebilmek mümkün mü? sahip olduğu bu özellikle kaybettiği sevgilisini kurtarabilmek gerçekten mümkün mü? yoksa hayatı sonsuza dek geçmiş anlara ışınlanmak ve geçmişte olmadığı anlarda da geçmişi nasıl değiştirebileceğini düşünmekle mi geçecek? her şeye son verebilmenin bir yolu var mı? eğer varsa bile bunun bedelleri neler olacak? uzun yıllar boyunca inanılmaz bir aşk ve tutkuyla bağlı olduğu sevgilisine dair her anıyı silmek onu kurtarabilir mi? max’i ölümden kurtarma ihtimali, ona tekrar umudu hatırlatan david’le hiç tanışmamış olmayı gerektirse bile?

    bir anı kutusu hissiyle plak kutuları

    “bence insan olmanın en korkunç ve en muhteşem olan yanı bu. devam etme kabiliyeti.”

    film, bu hüzünlü senaryosuna karşın umut dolu, birbirinden güzel şarkılara ev sahipliği yapıyor. 94 dakikalık keyifli süresi boyunca, birbirinden dokunaklı ve kısmen neşeli şarkı seçimleriyle izleyiciye adeta bir konfor köşesi vadediyor. her sahne sahip olduğu plak dükkanı estetiği ile birlikte işlediği nostaljik duygularla iç burkan ama umudu da hatırlatan bir deneyime dönüşüyor.

    the beatles‘dan the rolling stones‘a, lana del rey‘den alessia cara‘ya çeşitli müzik yelpazesinde her şarkıyı bir anıya dönüştürerek bağ kurabileceğimiz birçok alan açıyor. film, onca anıya sahipken kaybetmek durumunda kalmanın, o anılara veda etmek zorunda olmanın ve yeni ihtimallerin de var olabileceğini hatırlamanın resmini, incelikle ve hüzünle çiziyor. adeta yaşanan tüm anılara bir çiçek bırakma isteği. sevginin yüceliği ve göze alabileceği bedeller. göze alınabildiği takdirde bambaşka yeni anlara kucak açabilme gücü… keyifli ya da keyifsiz bir akşamüstünüzde, bir yanıyla canınızı acıtacak, bir yanıyla da sizi geleceğe umutla baktıracak bir film izlemek istiyorsanız, the greatest hits belki de tam olarak izlemeniz gereken o filmdir.

    +”seni her yerde arayacağım.”

    -“seni her yerde arayacağım.”
    --- spoiler ---
  • lucy boyntonu daha önce hiç fark etmemiştim, güzel ve yetenekli bir oyuncu imiş.

    epey değişik bir aşk hikayesi. romantizm var, dram var, bilim kurgu var.

    konusu kısaca: "genç bir kızın sevgilisinin ölümünden sonra beraberken dinledikleri müzikleri duyunca geçmişte o şarkıyı onunla beraber dinlediği anlara dönmesi ve hatıralarıyla geçen dönemde geçmişle şimdiki zaman arasındaki bocalaması"

    eğlenceli bir filmdi, finali de iyi bağlandı bence. benim notum 6/10
  • beni tanımayanlar için x filmini izlemeyi bitirip koştur koştur entry girmeye gelmek hobilerim arasındadır. bu seferki şanslı filmimiz başlıktaki oluyo. şakalar komikliklerle girişimi de yaptıysam buradan sonrasına nolur nolmaz spoiler ibaresi atıyorum, izlemeyen dostimlere şiddetle öneririm. tam çıtır çerezlik kafa yormayan love filmisi.

    --- spoiler ---

    ya ben hasret kalmışım böyle romantikli ama asla baymayan özgün senaryolu filmlere. hemen iki kelam etmek istiyorum izninizle. öncelikle lucy boynton'ın güzelliği ve havası bambaşkaydı, film boyunca gözümü alamadım kendisinden. aralarındaki kimyayı david abimizle ex'ine kıyasla daha çok uydurdum gibi. ne yaşadıklarını detaylı bilmiyoruz tabii ama ex'inden biraz daha yaşasaydı bu kızı üzerdi vibe'ı aldım, o ilişki yürümezdi gibi geldi bi tık. kısaca lucy boynton'ın güzelliği ve david'in tatlı salak sırıtışlarını izlemek keyifliydi. he bi de david'in kızın uber çağırdığı sahnede taksinin camına gelip öpmesi de epey içimi eriten bi andı, sevdik seni davidko çocuk.
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap