• fransız ihtilalinin en kanlı dönemi. 5 eylül 1793 tarihinden, 1794 sonbaharına kadar yaklaşık bir sene süren bu dönemde 35-40 bin kişi devrim karşıtı oldukları iddia edilerek giyotin ile öldürülmüştür. gerçekte insanlar o kadar alakasız, sudan sebeple öldürülmüşlerdir ki bu döneme terör rejimi denmiştir. bu ölümlerin baş sorumlusu maximillien robespierre ilahi adaletin tecelli etmesi sonucu kendi başlattığı kampanyaya kurban giderek, giyotini boylamıştır.
  • (bkz: 22 prairial)
  • fransız ihtilalinde terörün saltanatı dönemi. robespierre ile saint just'un terör konusunda suçları olsa da gerçek suç terörden çıkar sağlayan freron,barras, fouche gibi thermidorcu üçkağıtçı takımınındır. onlar terörü gittikçe azdırmışlar ve suçu montanyarlara yüklemişlerdir. montanyarları kamu selameti komitesinin diğer üyelerinden ,kamu selameti komitesini konvansiyondan, konvansiyonu da komitelerden soyutlayıp halkı ve giyotin tehditi altındaki burjuvaziyi terörden tiksindirmişler bütün suçu robespierre'e ve montanyarlara yüklemişlerdir. hizipçi grubun terör icraatı çok kabarıktır. 17000 kişinin 1,5 ayda giyotine yollandığı terör döneminin son günlerindeki çok az tutuklama kararında robespierre'in imzası vardır. kamu selameti komitesinin tutuklama kararları genel güvenlik komitesinin tutuklama kararlarının yanında çok azdır. sonuçta yıllar sonra herkes robespierre'in değerini kabul etmiş ve hatta 1830 devrimi yıllarında salonları onun portreleriyle doldurmuşlardır.
  • fransa’da devrim gerek içte gerekse dışta bir takım tepkilerle birlikte gelişmiştir. bu tepkilerin içteki yansıması “terör dönemi”ni beraberinde getirirken dıştaki yansıması askeriye ile ekonomi sınıfı arası çatışmayı beraberinde getirmiştir. 1793’te paris komünü’nün yönlendirdiği bir ayaklanma jironden iktidarını devirip jakoben iktidarını başa geçiren robespierre şu sözleri sarf etmiştir:
    “iç tehlikeler burjuvalardan geliyor; onları yenmek için de halkla birleşilmelidir.”

    bu aşamadan sonra süreç sınıf çıkarları kavgası olmaktan çıkmış, iktidar kavgasına dönüşmüş, çatışmalar da nitelik değiştirmeye başlamıştır. zira konvansiyon meclisinin toplu askere alınmayı yasalaştırması neticesinde feodal düzenin geri gelmesinden korkan köylü sınıfı hızla askeri güce yönelmiştir. çünkü kilisenin ve soyluların mallarının önceden "adil" bölüşüm adı altında halka dağıtılarak bölüştürülmesi zaten toprak sahibi olan yüksek burjuvaziye yaramış; mevcut durum toprak sahiplerinin gücünün artması şeklinde gelişmiştir.

    ayrıca şu noktayı da göz önünde tutmak gerekir ki jakobenler burjuvalardan, köylü sınıfından, aşağı kent tabakasından oluşmakta idi ve bir türdeşlikten söz etmemiz mümkün değildir. bu farklılığın bir çatışmaya yol açması ise gecikmemiştir. bu çatışmalar başta halk arasında hortlayan "masum" bir hoşnutsuzluk olarak görülürken daha sonra fransa'yı içte ve dışta önemi ölçüde çökertecek bir durum halini almış, tarihin en kanlı dönemlerinden biri yaşanmıştır.

    daha çok jakoben devlet anlayışının sebep olduğu bu kanlı dönem, yönetimin topluma bakışı, bireyin toplum içindeki algılanışı ve onun kontrolü açısından tarihte ders alınması gereken bir dönemdir.
    jakoben gelenekte devlet – birey arası ilişkiler “dikey” nitelikli ve güce dayalı olarak yorumlanırken, toplumu oluşturan bireyler arasındaki tüm ilişkilerin “yatay”, sözleşmeye dayalı, güç içermeyen yapıda ilişkiler olduğu varsayılıyordu. işte bu anlayış neticesinde jakobenler devrimi kurtarmak adına karşılarında duran engelleri güç kullanarak bastırmaktan çekinmemişlerdir. devrim karşıtlarına yönelik (çoğunlukla kralcılar) içteki savaş, hem jirondenlere karşı verilirken hem de halkı örgütleme sorunu gündeme gelmiş tam da bu dönemde, 1793’te, önde gelen jakoben kişiliklerden chalier’in lyon’da idam edilmesi tarihteki en kanlı süreçlerden biri olan “lyon katliamı”nın gerçekleşmesine sebep olmuştur. meydan savaşı diye tabir edeceğimiz bir uygulamayla lyon kenti, vatana ihanet suçuna mahkum edilirken cumhuriyetin en büyük erdem olduğu vurgulanmış, bu uğurda yüzlerce insanın bir rejim uğruna nasıl feda edilebileceği acı bir şekilde kanıtlanmıştır.
  • "hareketin gerçek öncüsünü oluşturan sınıf burjuvaziydi. proletarya ve kentlilerin burjuvaziye dahil olmayan katmanları ya henüz burjuvazininkinden ayrı çıkarlara sahip değillerdi, ya da henüz bağımsız olarak gelişmiş sınıflar ya da sınıfların alt-bölümlerini oluşturmuyorlardı. bundan ötürü, örneğin fransa’da, 1793’ten 1794’e kadar olduğu gibi, burjuvaziyle karşı karşıya geldiklerinde, burjuvaziye özgü bir biçimde olmasa bile, yalnızca burjuvazinin çıkarlarının gerçekleşmesi için savaşım verdiler. tüm fransız terörizmi, burjuvazinin düşmanlarıyla, mutlakiyet ile, feodalizm ile ve darkafalılık ile avamca hesaplaşmaktan başka bir şey değildi."

    karl marx, burjuvazi ve karşı-devrim
  • ''...devrimin dinamikleri fransa ile avusturya liderliğindeki birinci koalisyon arasında 1792'de patlak veren savaşla geri dönülemeyecek biçimde değişti. savaş devrimcilerin ve kitlelerin (o zaman moda olan tarzda pantolonlar giyecek maddi imkana sahip olmadıklarından onlara ''baldırı çıplaklar'' anlamına gelen sans-culottes deniyordu) kararlılığını ve radikalizmini arttırdı. bu sürecin ürünü xvi. louis ve marie antoinette'in infazından sonra patlak veren; robespierre ve saint-just liderliğindeki jakoben grubun idaresindeki terör dönemi olarak bilinen evreydi. terör dönemi yalnızca çok sayıda aristokrat ve karşı devrimcinin değil, eski popüler liderlerden brissot, danton ve desmoulins'in de aralarında olduğu devrimin bazı önemli figürlerinin de infaz edilmesine yol açtı.
    fakat terör dönemi çok geçmeden kontrolden çıktı ve nihayet robespierre ve saint-just'ün de dahil, kendi liderlerinin infazıyla temmuz 1794'te sona erdi.''

    -ulusların düşüşü
  • on numara dönemdir.
  • bir siyasi taktikle, yüzyıllardan beri birikmiş halkın haklı isyanıyla dozunda akan devrimin önüne geçmek için icat edilen suni kanli rejim dönemi. fakirligi nedeniyle derebeylerine isyan ederek sokalara dağılan halkı korkutmak ancak böyle bir iç savaş çığırtkanlığı ile olabilirdi. sonunda halk sindirilmiştir ve devrimin dümeninden sonuna kadar haklı olan halk indirilmiştir. bu terör rejimi'nin fikir babası mirabeau'dur. amacı paris'e çoktürdükleri yoğun gri terör bulutlarıyla halkı geçmişteki monarşiye tekrar razı etmekti. halkın önüne dört düşman serilmiş: vergiler, iflas, ordu ve kış.
    ve mirebeau demistir ki, iç savas katidir ve belki de mecburidir!
hesabın var mı? giriş yap