• öykülerini notos, öykülem ve varlık'tan bildiğimiz mevsim yenice'nin everest yayınları'ndan çıkacak olan öykü kitabı.
  • mevsim yenice'nin ilk kitabı. öyküleriyle daha sık karşılaşıyordum ama varlık da yayınlandıktan sonra kitap beklentim artmıştı ki öyle de oldu.
    bazen birileri tarif edemediklerinizi, başka hikayelerde, belki de sizden çok daha başka birilerinin cümlelerine sığdırıyor. gerçek bir hikayeniz olduğunu, yerine koyduklarınızın tatsızlığını tattırarak hatırlatıyor.
  • farklı zamanlarda farklı kişilerden duyduğum kitap, baya baya met ediliyor çevrelerce. aldım okudum beklentiyi fazlasıyla karşılıyor.
    yazarın ilk kitabı olmasına rağmen epey sağlam öyküler var içerisinde.
  • daha önce tilkili hikayesini okuyup beğendiğim mevsim yenice'nin kardeşimin tavsiyesiyle okuduğum öykü derlemesi. çarpıcı, trajik, ironik, lezzetli!
  • edebiyat dünyasına “açık arttırma” öyküsü ile katılan mevsim yenice’nin ilk kitabı, uzun süredir bir inceleme yazmak isteyip nereden başlayacağımı bilemediğim bir kitap kendileri. mevsim yenice, "açık artırma" isimli öyküsüyle altkitap 2015 öykü ödülünü kazanmış yetenekli bir kalem. 2015 ve 2016 yıllarında iki farklı öykü dosyasıyla yaşar nabi nayır gençlik ödüllerinde dikkate değer bulunmuş. çeşitli dergilerde adına ve öykülerine sıkça rastladığımız bir yazar. ben de elimden geldiğince bu ilk göz ağrısını anlatıp yorumlayacağım.

    kitapta içerisinde kitaba ismi veren öyküyle birlikte on öykü daha yer alıyor. kitapta yer alan öyküler sırasıyla: açık arttırma, muz ve kovboylar, tilkiler aç mı kalsın, durağan yolcu, tekme tokatlı şehir rehberi, böyle, ya da, burada bir yerde olmalı, okyanus sesi, yalandan kim ölmüş ltd şti, yer yarıldı yerin içine girdi. özellikle paylaşmak istedim isimlerini, öykülerin çok ilgi çekici başlıklara sahip olduklarını düşünüyorum. öykü okumalarında uzun süredir yer veremesem de gerek kitabın isminin çekimi ve gerek çevremden aldığım duyumlar ile elime almaya karar verdim kitabı. başlayalım bakalım neler var konuşalım bu ince ama vurucu öykü kitabında.

    öncelikle dil ve üslub konusuna değinmek isterim ki mevsim yenice çok da süslü ve abartılı bir dil kullanmayarak gönlümü fethetti bu konuda. öykülerdeki dil oldukça duru ve akıcı, üslup olarak da sizi kolaylıkla öyküye adapte edecek bir tavır sergiliyor.

    öykülerin konuları ve kurgularındaki yaratıcılık beni etkiledi açıkcası, öyküde anlatmak istediğini ilk girişte oldukça güzel bir şekilde saklıyor ve bu saklama kısmını yaparken siz çoktan öyküye tutunmuş ilerliyor oluyorsunuz. o her şeyin ilmek ilmek çözüldüğü yere geldiğinizde ise öykü zaten olağan seyrinde siz fark etmeden sizi satırların arasına katmış akmakta. dikkatimi çeken bir başka husus da öykülerdeki olayların veya karakterlerin bir kayıp sebebiyle seyretmesiydi. bu bütün öykülerin kilit noktasını oluşturuyor.

    **bu kısımdan sonrası kitabı okumayan arkadaşlar için sürpriz yumurta sayılabilecek öğeler barındırır. **

    --- spoiler ---

    öyküleri okurken satırlar arasında birçok duyguyu bir arada yaşadım. kitaba ismini veren öyküde başlangıçta yahu bu adam niye dayaktan zevk alıyor böyle diye şaşırıp yer yer gülerken birden bu adamın aslında neden böyle olduğunu öğrendiğimde adama duyguğum kısa süreli öfke ve ardından gelen acıma falan derken bir öykü içinde en az beş hissi birden aldım. tilkiler aç mı kalsın öyküsünde ise başta gülerek ilerlerken aslında ismail'in son günlerini sayan bir adam olduğunu öğrenmemle yerimde afalladım. böyle öyküsü bana kalırsa kitaptaki en karmaşık kurgulardan biriydi, yani bir kadının düşünceleri ve olaylar kopuk kopuk gibi veriliyor görünse de aslında öyle dozlarda size öyküyü aktarmış ki belli bir yerden sonra bu öyküyü yazarken mevsim yenice'nin düşünce yapısını hayal etmeye durduğumu fark ettim. ya da öyküsü, geçen yıllarda okuduğum etgar keret'in kir öyküsüne nazire olarak yazılmış. etgar keret seven biri olarak bunu oldukça sevdim. okyanus sesi ve burada bir yerde olmalı öykülerinde benzer diyebileceğim aile bağları çok güzel aktarılmıştı ve beni çok etkileyen öykülerdi. yalandan kim ölmüş ltd şti ise gerçekten çekici bir başlıkla ve konuyla ilerleyen güzel bir serüvendi benim için. muz ve kovboylar daha en baştan size mevsim yenice'nin kalemi hakkında güçlü çağrışımlar sağlayacak bir kurguya sahip.
    --- spoiler ---

    oturup saatlerce anlatmak istediğim 11 öykü kazandırdı bana mevsim hanım, eserlerini ve kalemini severek takip edeceğim.
  • hakkında bu kadar az entry görünce bi üzüldüm. hikayeleri çok hoşuma gitti. zaten minnacıcık bi kitap 112 sayfacık. sırf işten eve gelince hemen bitmesin diye günde 2 hikayeden fazla okumayayım diyerekten bir haftada yayıla yayıla okudum. ama kah eğlendim kah üzüldüm. o duygu geçişlerini de yazar ne güzel vermiş yahu. hikayelerin birinde yüzünüzde şapşal gülümseme oluşurken, ötekinde tam tersi bir gerginlik, garipseme, öfke duyuyorsunuz.

    bundan sonra birisi kitap tavsiyesi istese artık bu kitabı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. şu kısmı da ayrıca sevdim, onu da paylaşmak istiyorum:

    görsel
hesabın var mı? giriş yap