sunshine

• cekici bir konu ve yerinde temposuyla kanatlanmis ucarken ne idugu belirsiz bir son yarim saatle irtifa kaybetse de yere cakilmamis bence. isin muhendislik kisminda da evet, nasil bir malzeme kullanip yapildigi belli olmayan agir hasarli ve sadece on tarafi koruyan kalkanla gunesin derinliklerine ne sekilde ulasacak, patlayicilarini o isilarda o derinliklere kadar nasil muhafaza edeceksin, bunlar hep soru isareti.
  
  diger ayri bir alem de 'pinbacker' denen lavuk. bilimsel bilimsel giderken birden mistik katalim, tanri'ya baglanalim mi denmis ne denmis bilmiyorum da, film hicbir yere baglanamadan sik gibi havada kalmis onu biliyorum. izledikten sonra da sunu dedim hep; the island, the beach ve 28 days later gibi harika baslayip berbat biterek hicbir zaman akil sir erdiremeyecegim filmlere ahanda nurtopu gibi bir kardes geldi. alex garland koydu cocugu dedim. sonra sozlukten de ogrendigime gore the beach, 28 days later ve sunshine'in senaristi bu alex garland denen ayni lavuk degil miymis? yuh lan. adam bildigin kendine bir tarz tutturmus gidiyor. loser'likta cigir aciyor. zeki ama calismiyor.