sunshine
-
(bkz: aint no sunshine)
-
odtunun merkezinde bulunan kafe.. butun yurtlarin aktigi bir ortamdir..
-
(bkz: let the sunshine in)
-
(bkz: sunshine of your love)
-
(bkz: shine)
-
-
kotu sandvic, kumpir, cay vs vs. ama super bahceli ortami vardir, bulusma yeri gibidir. onunden bilimum (sehir ici, disi vs) otobus kalkar. gece yarisina kadar acik olmasi ise ayri bir guzelliktir.
-
facelift*te bir anda çıkar karşınıza bu şarkı. genellikle hazırlıksız yakalar, zira it ain t like that, bleed the freak ve love hate loveın etkisi henüz geçmemiştir. mükemmel şarkıdır, o ayrı. canlı versiyonunda cantrell*ın sololarına dikkat.
am i too contagious
full of sick desire
am i that i promise
burning corpsed pyre
then some dude came down to touch the mother
mother touched, and dude ain't here no more
am i your reflection
melting mirror smile
am i worth the value
do my love defile
then some dude came down to touch the mother
mother touched and dude ain't here no more
ain't no day the sun don't crack
try brand some name across my back so you care?
find someone to tell you
sunshine...sweet love my labor
don't mind...i don't care no more
can you face the queston?
is my soul entire? -
üç saatlik, muhteşem bir film..yahudi bir ailenin üç kuşağının hikayesi anlatılırken, olaylar birbirinin devamı ama sanki herbiri ayrı bir film tadında..ve gerçekten de ralph fiennes büyükbaba, oğul ve torun rollerinin hepsinde de çok başarılı.
-
home da en sevdiğim parça.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap