su sulamak
-
"iyice boy atsın, güneş görsün bakiim, hah." diye saksı içinde pencere kenarına şefkatle konulan suyun güneşten yok olması ve kurumaya başlamasıyla delimizin 'allah allah suyum kuruyor, ölüyor bre' koşturarak giriştiği kurtarma eylemidir.
(şüphesiz suyun sucoşturanı da yine su efendinin ta kendisidir/iski öğretileri-19) -
-
sulu pasta'nın yapımı esnasında gerçekleştirilen eylemdir.
"evet, şimdi de daha önceden başka bir kaba aldığımız suyu, suluyoruz. sulayın sulayın, kıvamına gelinceye kadar sulayın." -
daha çok; tarımla iç içe olan, ekmeğini bu işten kazanan insanlar kullanır bunu. teknik bir terim olduğundan şüpheleniyorum.
-
(bkz: ütü ütülemek)
-
-
(bkz: yagli yag)
-
köy yerinde karşılaşılan bir deyim. tarlayı sulamak anlamında kullanılır. örn:
- yenge amcam nerdedir?
- tarlaya gitti. su sulayıp geleceğdi. çay koyam?
- yok yenge. ben varırım yanına.
nedendir bilinmez, bu deyimi duyduğum zaman mutlu olurum, istemsizce tebessüm ederim. -
alasını aldırmak hem tarla sürmeyle hem su sulamakla ilgili eksiğini tamamlamak anlamında kullanılabilir.
(bkz: sulamak/@ibisile)
(bkz: suvarmak)
(bkz: gen kalmak) -
ölünün ölmesi
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap