• kristen stewart, julianne moore, kate bosworth, alec baldwin gibi oyuncuların yer alacağı drama. 2015 yılında vizyona girecek.
  • beklenmedik bir skandal? sonucu internet alemine dusmus olan film. dun oglen saatlerinde preview dvd kopyasi servis edildi ve uzerinden cok gecmeden kaldirildi. goruntu ve ses kalitesi iyi bir kopya ile vizyona girmeden internete dusmesini beklemiyordum.

    not: still alice ile beraber, fury ve annie de dvd kopyalari ile yer almisti ortamlarda, belirtmeden gecmeyelim.
  • alzheimer hastalığını anlatan 9/10'luk film. 2015'te vizyona girmesi beklenen filmlerden biri idi ancak malum sebeplerden vizyona girmeden izlenebiliyor. öncelikle altyazı sıkıntısı var, türkçe zaten yok da ingilizce de yok. italyanca, ispanyolca, portekizce, almanca altyazıları buldum ama ingilizce yok. o açıdan ingilizcesi olmayanlar/olup da çok iyi olmayanlar filmi izlemek için bir süre daha beklemek isteyebilirler. film hakkında bu derece az entry girilmesinin sebeplerinden biri de bu çeviri sorunu muhtemelen.

    julianne moore müthiş bir kadın. çok iyi seçim olmuş bu film için. daha geçenlerde maps to stars'ı izlerken de aynı hayranlığa sahiptim, filmi izlerken bir alzheimer hastasının yaşadıklarını hissedebildim, öyle müthişti. ancak maalesef aynı şeyi kristen stewart için söyleyemeceğim. bana göre kadın harbiden güzel bir kadın ama oyunculuk yok. sıfır. hani bir şeyi çok iyi yapmak için kasarsın ama daha da batırırsın ya aynı öyle. iyi bir oyuncu olmak için o kadar sıkmış ki kendini bunu filmi izlerken farkediyorsunuz. aşırı rahatsız edici.

    oyuncularla ilgili son söz: alec baldwin sen nasıl bi adamsın! hay maşallah şarap gibin! ancak oyunculuğu için maalesef aynı şeyi söyleyemeceğim.

    --- spoiler ---

    evet film alzheimer üzerine ancak filmi orjinalleştiren dünyanın en iyi filologlarından birinin alzheimer hastası olması. üstelik genetik. alice bu yüzden kendini suçlu hissediyor, çocuklarımda da olabilir mi endişesiyle. intiharını planlaması vurucu sahnelerdendi gerçekten de. bir de 50 yaşında bir profesörün altını ıslatması? ne pislik bi hastalıkmış bu alzheimer dedirtiyor insana. bir süre sonra kendi çocuğunu bile tanıyamıyorsun.

    aile çok tipik. büyük kardeş sorumluluk sahibi, ebeveynlerin gözüne girmek için her şeyi yapıyor. küçük olan da tam aksine, şimarık kafasının dikine giden, daha özgür, daha birey. en basitinden abla test sonuçlarını öğrenmek isterken küçük kardeş öğrenmek istemiyor. buna rağmen içlerinde en ama en güçlüsü, en cesuru "küçük" lydia çıkıyor ya... işte bu diyorsun, ordan belki john stuart mill'in bireysel özgürlüğüne kadar gidiyorsun işte.

    "please do not think that i'm suffering, i am not suffering, i am struggling to be a part of things, to stay connected who i once was. all i can do, it's really all i can do to live in the moment, not beat myself up too much for mastering the art of losing."

    --- spoiler ---

    ayrıca filmde alzheimer ile ilgili müthiş bilgiler de var. misal daha eğitimli insanlarda hastalık daha hızlı ilerliyormuş. çok enteresan.

    filmi izlerken aklıma alzheimer olan babaannem geldi. beni, annemin gençliği zannetmişti. annemin babası çok erken yaşta ölmüş, babamla evlendikten hemen sonra, annem 20 yaşındayken. babaannem beni annem zannetmişti bir gün, "senin de baban erkenden öldü yazık" demişti. o sırada babam, babaannemin öbür yanında oturuyordu.

    izleyin, film gerçekten güzel.
  • kendi başıma gelse ne hissederdim ne yapardım diye düşüne düşüne izledim filmi açıkçası.
    belki julianne moore'un yeteneğine borçluyum bunu bilemiyorum ama her insan için beyninin kapasitesi aynı önemi teşkil etmiyor, tabi tuvaletin yerini unutmak herkes için önemli oluyor bir noktada ama.
    hele ki alzheimer veya demans hastası bir tanıdığınız varsa kesinlikle hüzünlenerek seyrettirir.
  • yillar once kitabini izledigim, julianne moore'un oynadigini ogrenmemle yurt disinda izledigim festival filmi. julianne moore' un festival filmlerindeki basarisina lafim yok, ancak still alice filmindeki duyguyu yanlis anlatan montage ve direktoral hatalardan dolayi bu adaptasyon filmi beni kitabi kadar etkileyemedi.
  • insanı etkileyen, duygulandıran, düşündüren bir yaşam ve hastalık hikayesi.

    julianne moore çok başarılı oynamış, ödüllük performans sergilemiş.
  • izlediğim en çarpıcı filmlerden biri olabilir.
    süssüz, püssüz, son derece dingin ve sade. bu yüzden avaz avaz, sarsıcı ve sahici.
    julianne moore'a altın küre'den fazlasını getireceği kesin.
  • ailemizde artik kızıl adiyla andigimiz julianne mooreun alip goturdugu, her zamanki gibi muthis oyunculugu ile kalbimizi caldigi film olmustur.

    film bittikten sonra, karsinizda still alice yazisi yer aliyor. bu filme konulacak en isimi bulmuslar. insana evinin yolunu, evlatlarinin adini unutturan, bir sure sonra konusmayi unutan sey siz degilsiniz, hastalik. hastaligi kenara koydugunuzda siz gene kendinizsiniz. alice'in hala alice olmasi gibi ....

    hayatini dile adayan, akademisyen bir insanin sozcukleri kaybetmesi bambaska bir hikaye. egitimli kisilerin kelime haznesi daha genis oldugu ve bir kelimeyi kaybettikleri zaman yerine koyacak cok kelimeleri oldugu icin daha gec fark ediliyor ve hizli ilerliyormus hastalik.... bir de dusunun genetik miras nedeniyle 50'lerinizin basinda geldigini ....
  • hastalığın size ne yaptığından çok, hastalık nedeni ile sizin kendinize ne yaptığınız ve etrafınızdaki insanların sizi nasıl algıladığına odaklanmış film.

    still-alice-hala-buradayim
  • izlerken insan bir yandan kendini hastanın yerine koyuyor bir yandan etrafındaki insanların yerine.acaba ben nasıl davranırdım ?her iki durumda da zor.filmde hastalığı daha ilerlememiş iken eşine keşke kanser olsaydım diyor.bu hastalık öyle bir şey ki anılarınla birlikte sende koybolup gidiyorsun.
hesabın var mı? giriş yap