• bankaların, yurt dışından döviz cinsinden aldıkları kredi. genellikle faizi türkiye'deki faizlerden düşük olur, bu yüzden de sendikasyon kredisi alan bankalar büyük kar yazarlar. lakin borç döviz cinsinden olduğundan, bunu türk lirasına çevirip değerlendiren* bankalar, olası bir devalüasyon durumunda batma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilirler.
  • surekli alındıgı icin artık belirli bir i$lem prosedurune oturmu$, alınma isteginden sonra yakla$ık 2 ay sonrasında hayata gecirilebilinen kredi. krediyi ayarlayan arranger bankalar en yuksek komisyon bedelini alırken katılan banka sayısı 20 ila 40 arasında degisebilir, ornek olarak arranger bankalar 15 milyon dolarlarla katılırken katılımcılar daha kucuk meblaglarla yer alabilirler. ozellikle fiyatlama ve krediyi alan bankanın bulundugu ulkenin $artlarına gore one surulen ek istekler konusunda puruzler ya$anmaktadır.
  • krediyi alan banka icin prestij ve guvenilirlik gostergesidir. bu sebepten bazi uyanik bankalar once yabanci bankalara yurtdisi kredi verir, daha sonra onu sendikasyon kredisi olarak kendisi kullanir.
  • krediyi almak prestij meselesi oldugu gibi, krediyi alirken de önceki prestije bakilir: her bankanin s&p gibi kurumlardan aldiklari b,b-,c gibi notlar sendikasyonu hangi faizle alacagini belirlemede etkili olur. örnek olarak deutsche bank %3 ile kredi alabilirken herhangi bir türk bankasi icin bu rakam %6-7'lere cikabilir. minimum faiz amerikan t-bill'lerinden 2-3 puan yüksek olur genelde.
  • bu krediler ek faiz taşırlar. bu ek faize spread denir.
  • milletin hayrına alıyoruz diye açıklanır, ancak bugüne kadar vatan/millet için faydalı bir şekilde kullanıldığı ya da kaynak yaratıldığı pek nadir görülmüştür.

    ne kadar güvenilirlik, o kadar sendikasyon..
  • ülkedeki reel sektör şirketlerinin 100 milyar dolara yakın döviz kredisi ve bireylerin de birkaç milyar dolar ev kredisi borcu varken; bu borçlanmayı sağlayan türk bankalarının ana fonlama aracı olan sendikasyon kredilerini "yararsız, boş" şeylermiş gibi gö(ste)rmek (ayıptır söylemesi) biraz cahilliktir. o kişiler ve firmalar aldıkları kredileri çarçur ediyorlarsa o çok başka bir konu.
  • son dönemde bankalarımızın birikimini imkbde değerlendiren japon ev kadınlarından ilham alarak oldukça rağbet ettiği kredi türü.
  • türkiye'de genelde 1 yıl vadeli kullanılır. daha uzun vadeli olanına da seküritizasyon denir. bankalar uzun vadeli yatırım kredilerini, konut kredilerini vs. bunlarla finanse ederler.
  • bankaların ya da büyük şirketlerin kullanabileceği yüksek tutarlı kredilerdir. bankalar, sendikasyona giderek, yurtdışı diğer bankalardan teklif toplarlar. tek bir bankanın kullandırması gibi, birçok bankanın bir araya gelerek kullandırması sözkonusu olabilir; ki genelde şirketlerin yurtiçi bankalardan aldığı teklifler böyledir. birçok bankanın yer aldığı sendikasyon kredilerinde, bir lider banka bulunur (bkz: sendikasyon lideri).
    yurtdışı kaynaklardan kullanılan bu kredilerin fiyatlaması, her ne kadar kullanacak bankanın kredibilitesi ile doğru orantılı olsa da; ülke riskinden bağımsız olamaz.
    ayrıca ikincil piyasası da bulunur.
hesabın var mı? giriş yap