• cumhuriyet dönemi türk şiiri dersinde kendi kitabını* okutur.
  • fahriye abla şiirini işlerken konu fetişizme gelince, sınıfın en içine kapanık öğrencilerinden birine " bir kadının en çok neresine dikkat edersin" diye sorup , çocuğun kulaklarından alev alev bir halde dumanlar çıkarken verdiği "gözleri*" cevabına "hadi ordan" diyerek tüm sınıfı yaylım kahkahaya boğan, doçentlik tezini behçet necatigil üzerine vermiş değerli öğretim görevlisi.
  • en az dersleri kadar yüzükleri de ilginç olan öğretim görevlisi.
  • "ölü ozanlar derneği"nin kaptanı neyse, öğrencileri için de rahim tarım odur.
  • "sonra rahim hoca dediydi dersiniz" cümlesi dillere pelesenk msgsü hocasıdır.

    ve harbiden yıllar sonra bile "rahim hoca böyle dediydi" dersiniz.

    öğrencisi olduğunuz dönemde derslerde goygoy yaptığını, aslında pek bir şey anlatmadığını ve dersi inanılmaz dağınık anlattığını düşünebilirsiniz ancak bir zaman sonra onun anlattıklarından alıntılar yapmaya başladığınınızı farkedersiniz.

    eklektik bir hocadır. edebiyatın sadece edebiyat olmadığının farkındadır.

    bölüm içerisinde abdullah uçman ile arasında bir gerginlik olduğunu yıllardır bilinen, hissedilen mevzudur. ancak ne hikmetse, işin ardına baktığınız vakit abdullah uçman'ın rahim tarımı çok sevdiği, rahim tarım'ın da hocası olan abdullah uçman'a derin saygı beslediği görülür.

    2013 yılı içerisinde profesör olmuştur.
  • söyledikleri çıkar, kesin bilgi yayalım. iyi bir gözlemci, mükemmel bir analitik zekaya sahip, öğrencisini koruyan, arkasında duran gerçek bir hocadır. lisansta derslerini dinlerken hoca ne anlatıyor ya, buraya nasıl geldik, bunun konuyla ne alakası var dersiniz ama o anlatılanlar sizin o dönemde algılayamayacağınız bir bağla ustaca bağlanır. yıllar sonra onun anlattığı derslerin defterlerine bakarken aldığınız notlara "oha hoca neler anlatmış, vayyy beee" dersiniz. kıymeti bilinesidir.
hesabın var mı? giriş yap