• plotinos'ta yetkin bir anla-tı-mı bulunan pleroma, olanak halinde oluş ve edimsel hale geçiş açısından şöyle bir döngüsellik üretir gibidir: her potansiyel/olanaklılık bir edimsellik üretir ve her edimselliğin kendisi yeni bir olanaklılığa dönüşür. buradaki temel mesele, bu yeni döngüsellikte edimsel halde olanın dönüştüğü yeni-olanak açısından, örneğin platon ve ötesindeki levinas açısından, nasıl bir artma hali sözkonusudur -ya da böyle bir artma hali var mıdır daha önce sorulması gereken soru olarak- ve bu artmanın platon'da ve levinas'ta varlığın ötesinde konumlanan iyi açısından ne gibi bir anlamı vardır, bunlar daha derin bir tartışmanın konusu haline gelebilir. ama şurası kesin ki pleroma açısından varlığın ötesinin bir anlamlandırması mevcuttur ve bu öte açısından eldeki olanaklılık ve edimsellik kavramları sınıfta kalır, onun yanında ancak iyi durabilir ve bu iyi aynı'nın yansıtıcı ve yutucu işlemlerinden kaçıp gider, ondan artar, ona artar.
  • eğer pleroma bir varoluşa sahip olabilseydi, manifestosu abraxas olurdu. - c. jung

    "if the pleroma were capable of having a being, abraxas would be its manifestation."
  • vajranin muhtesem albumudur.

    erode the will
    inside the flame
    blind
    almost one

    gibi birbirinden muhtesem sarkilar barindirir.

    bu kadin annamaria pinna hep sarki yazsin, soylesin, hep kendini hindistan'a surgun etsin, hep arasin, bulsun, muzik yapsin.

    kendilerinin
    'vajra music will leave you spellbound' seklinde tarif ettigi ve pek de haksiz sayilmadiklari muzige

    http://vajratemple.bandcamp.com/

    adresinden ulasabilirsiniz.
  • yunanca kökenli "dolduran" anlamında bir sözcük. bir şeyin doğasının tamamını kuran özelliklerin toplamına karşılık kullanılırmış.

    "the articles of faith of science are: space, time and causality. the fourth is missing and rejected: the pleroma. [bilimin iman ettikleri şunlardır: uzay, zaman ve nedensellik. dördüncüsü eksiktir ve dışlanmıştır: pleroma.]" carl gustav jung

    "sen aracısın. onlar senin şu an yaşadığın hayatta buluşurlar. pleroma'da birbirlerine karışırlar -doğada birdirler- ve ilkel olan her daim onun birliğine karşı savaşır. buzul her daim ordadır. uygarlığımız bu şeyleri bir süreliğine tatmin edecek bir adaptasyon bulur ve sakinleşirler. (...) muhtemelen insandan sonra hayvanlar, sonra da bitkiler dönemi başlayacak -kim bilir?- peki bilincin lambasını kim taşıyacak? kim bilir?" carl gustav jung - aspects of the masculine

    (bkz: plazma), ektoplazma
  • mastodon benzeri olan bir activitypub istemcisi.

    https://pleroma.social/
hesabın var mı? giriş yap