• bilindiği gibi japon güneş tanrıçasının kurt formundaki enkarnasyonunu* yönettiğimiz action/adventure oyunu. fazla uzatmadan hikayesine geçecek olursak (her ne kadar hikaye oyunun daha ilk saatinde ortaya serilse de spoiler uyarısı adettendir):

    --- spoiler ---

    kamiki adında barış ve huzur içinde yaşayan bir köy vardır. yalnız diğer barış ve huzur dolu yerlerin aksine bu köyün ödemesi gereken bir ücret vardır. köye dadanmış olan orochi adındaki 8 başlı bir yılan her yıl festival zamanında beyaz bir ok ile seçtiği kişilerin evini vurur, ve bu evde yaşayan bakire orochi'ye kurban olarak verilir. orochi'nin gelmesinden sonraki 100. yılda festival zamanı yaklaştığında shiranui adında beyaz bir kurt ortalıkta dolaşmaya başlar. köydeki nagi adındaki bir savaşçı, kurdun orochi'nin ajanlarından birisi olduğunu düşündüğü için sürekli köyden uzaklaştırmaya çalışır. nitekim festival zamanı gelir ve nagi'nin sevgilisi nami kurban olarak seçilir. hem sevgilisini kurtarmak, hem de köyü bu musibetten kurtarmak isteyen nagi, 8 başlı yılanı öldürmeye gider. malesef başarılı olamaz ve tam öldürülecekken shiranui adındaki kurt araya girer ve cesurca dövüşmeye başlar. yine de orochi'yi mağlup edemez ve gücünün son damlasıyla göklerden bir kılıç çağırır. nagi doğrularak kılıcı alır ve 8 başlı yılanın üstüne atlayarak yılanı mağlup eder. nagi, kanlar içindeki shiranuiyi köye taşırken, kılıç da orochi'yi mühürlemek için savaştıkları mağarada kalır. shiranui köyde ölür ve anısına bir heykel yaptırılır.

    bu olaylardan sonra 100 yıl boyunca kamiki köyüne barış ve huzur hakim olur. 100. yılda festival zamanı yaklaşırken her hikayede olan olur, ve birisi gidip mağaradaki kılıcı yerinden çıkarır ve orochiyi serbest bırakır. orochi'nin kötülüğünün ve karanlığının yeryüzüne tekrar yayılması üzerine, kamiki köyünün koruyucusu olan sakuya adındaki bir ağaç perisi shiranui'nin heykeline giderek shiranui'nin tekrar yaşama dönmesini sağlar.

    shiranui, tahmin edildiği gibi japon güneş tanrıçası amaterasu'dan başkası değildir. shiranui'nin yokluğunda güçleri 13 daha küçük tanrıya bölünmüştür. yaşama döndükten sonra issun* adında bir de ufak bir arkadaş edinen amaterasu; bir yandan 13 daha küçük tanrıda bulunan güçlerini toplamaya çalışırken bir yandan da gezdiği yerleri orochi'nin karanlığından kurtarmaya çalışır.

    --- spoiler ---

    oynanışa gelecek olursak; aslında bu oyunun üzerine atlarkenki ilk düşüncem god of war ve shadow of the colossus'dan bu yana adam gibi bir action/adventure oynamadığımdı, ve okami bu açlığı giderebilecek gibi görünüyordu. ancak okami'nin yapısına bakacak olursak tam da bahsedilen oyunların peşinden gitmiyor. god of war ve shadow of the colossus biraz daha ağır ve yetişkinlere yönelik hikayeleriyle dikkat çekerken, okami'de bu ağırlık yok. kısacası daha her yaşa uygun gibi görünürken, diğer oyunlara nazaran daha eğlenceli ve daha az yalnızlık hissi barındırıyor. hikaye aynı shadow of the colossus gibi epik olmasına rağmen, oynanış daha çok sly cooper serisini anımsatıyor. ayrıca anime'msi görünüm aslında diğer bir çok oyunda olduğu gibi sly cooper'da da kullanılmış cel-shading teknolojisi. her ne kadar başta çiçekler, böcükler, beslediğiniz hayvanlar falan söz konusu olunca çocuklara yönelik gibi gelse de oynanışın zevkli, hikayenin de sürükleyici olması bu tür 'sevgi pıtırcıklıklarını'* görmezden gelinmesini sağlıyor.

    oyun birbirine bağlanmış pek çok bölgeden oluşuyor ve öncelikli amaç bu bölgelerdeki guardian sapling'leri bulup hayata geri döndürerek bölgeyi cursed zone'lardan temizlemek. bütün bunları yaparken amaterasu'muz pek ağzını açmazken espriler, konuşmalar, tutorial'lar amaterasu'muzun yol arkadaşı issun'a yüklenmiş durumda. issun'un bu nedenle jak and daxter serisindeki daxter'a karşılık geldiği gözlerden kaçmıyor. oyundaki experience kavramı da aslında bir tanrı olduğunuz için inançla ilgili biraz. yani oyunun aslında biraz yavan olan action kısmında encounterlarla dövüşerek sadece para kazanırken, özelliklerinizi geliştirmeye yarayacak asıl experience'ı insanlar için görevler yaparak ya da hayvanları besleyerek elde ediyorsunuz.

    oyundaki diğer bir nokta da fırça teknikleri. her ne kadar başta inanılmaz yaratıcı görünse de, fırça teknikleri çok fazla özgürlük vermiyor. oyunda 13 tane küçük tanrıya dağılmış güçlerimizi (ki fırça teknikleri bunlar) toplarken bir yandan da bunları kullanarak yolumuzu açmaya çalışıyoruz. ama bunları yaparken "m16 çiziyorum, düşmanlarımı öldürüyorum" değil de, daha kısıtlı imkanlarımız var. mesela rejuvenation ile yıkılmış bir köprüyü tekrar getirebiliyoruz, ya da daire çizerek çiçeklerin açmasını sağlayabiliyoruz, gökyüzüne çizersek güneşin açmasını sağlayabiliyoruz, fakat hiç yoktan bir merdiven çizemiyoruz mesela. yine de her ne kadar fırça teknikleri yaratıcılık değil de, puzzlevari bir hava ve etkileşim katmak için tasarlanmış olsa da oyun içinde o kadar çok ve ayrıntılı şekilde yer buluyor ki asla sıkmadığı gibi sizi oyunun içine daha fazla sokuyor. bu açıdan bakıldığında yarattığı etkileşimle bana nintendo wii'nin kontrol cihazını hatırlatmadı değil (henüz kullanmadığım bir cihaza nasıl benzetebiliyorsam artık).

    genel olarak bakacak olursak action'ı pek zevkli olmasa da gayet güzel ve sürükleyici bir adventure hissine sahip, bir çok sürpriz barındıran neredeyse kusursuz bir oyun. kusurlar demişken, biraz daha az börtü böcek olabilirmiş. action kısmını da daha çekici kılabilecek bir kaç unsur konulabilse çok güzel olabilirmiş. yine de bunların görmezden gelinmesini sağlayacak sayısız güzelliklere sahip. yine de bu oyuna başlamadan önce benim gibi shadow of the colossus ya da god of war'u değil de, sly cooper ve jak and daxter serisini referans almanız daha uygun olur.
  • jap. kurt (ookami diye okunur)
  • (bkz: occamy)
  • ps2'de legend of zelda serisinin verdiği hisse en çok yaklaşan oyundur. aynı zamanda, grafikler açısından shadow of the colossus ile birlikte beni en çok etkileyen ps2 oyunudur. sırf amaterasu'nun verdiği tepkileri izlemek bile keyif verir. aynı zamanda wii'ye de uyarlanmıştır.
  • oyunculuğu call of duty ve türevi serilerden ibaret yeni neslin sıkıcı bulduğu yapım. aslında ps2'nin son bombalarından olan okami, bana göre fantastik boyutlara açılan bir kapı ve tüm ps2 sahiplerinin konsollarını elden çıkartmadan yaşamaları gereken muazzam bir deneyimdir. ayrıca bu şirin mi şirin sanat eserinin yapımcısı resident evil 2 , bayonetta ve devil may cry gibi oyunlardan da tanıdığımız hideki kamiya kişisidir.
  • ps3 icin hd versiyonu psn'de 39,99 tl olarak satistadir.
  • oyun tarihinin açık ara en gerizekalıca açılışına sahip olan oyun. bu oyunun ilk yarım saatinin bu şekilde olmasına karar veren adamı oyun sektöründen siktiretmekle kalmayıp direk idam etmek lazım bence. lan acaip sinirlendim oyuna öyle böyle değil. devamını oynayasım da kaçtı.
  • gerçekten kötü bir oyun, boşuna kurup sinir stres olmayın derim. bu ay ps plus bedava verdiği için indirdim, indirmez olaydım. oyuna başladığınız andan itibaren yirmi dakika sırf bıdı bıdır konuşma oluyor. oturup izlemelik filan da değil bi sik anlaşılmayan lüzumsuz bir altyazı ve onay vermeniz gerekiyor her diyalog sonunda. her şey bitti derken issun adında bi bok böceği geliyor ve bu sefer o konuşmaya başlıyor, bok böceği böyle geveze olur mu ya. susmuyor orospu çocuğu. güç bela oyuna başlıyoruz 35 dakika sonra, fakat yine aynı bok, oyun arasında bölüyor konuşuyor, bi görev yapacaksın daha sana düşünme fırsatı bile vermeden tepeye bi güneş çiz de her yer aydınlanıversin diyor, sus amına kodumun issun'u sus diyerek oyunu kapatıp sildim. bir bok böceği yüzünden cihazı kıracaktım, cidden bu kadar sinir bozucu bir oyun görmedim.
  • ps plusın bu ay bedava olarak sunduğu oyun. allah belanı versin senin tansiyonum düştü 25 dakikadır x'e basıyorum. lan gece vakti bi de o ses ürkütüyo adamı bari doğru düzgün biri konuşsaydı da katlanılabilir olsaydı.
hesabın var mı? giriş yap