• kendi düzenlediği mitingte 1 kişinin "yuh" diye bağırmasıyla başlayan mitingten 4 gün sonra kurşuna dizilerek öldürülen diktatör.
  • son döneminde halkı sefalet içinde yaşarken kendi en görkemli saraylardan birini yaptırmıştır. ve kendi sonunu hazırlamıştır. eşiyle birlikte idam kararı sonucu kurşuna dizilerek ölmüştür.
  • boyu kısa, 157 cm olduğundan parlemento sarayına normal gözükmek için merdiven aldırtmıştır, sarayında şuanda mevcuttur.boyu kısa olduğundan dolayı özgüven problemi de vardır.
  • sonunda eşi ile birlikte kendine yaptırdığı şatafatlı saraydan kaçarken, bir duvarının önünde kurşuna dizilerek öldürüldü...
    darısı bu dünyada halkını sömürerek milyarlarca dolarlık servet edinirken halkına "öğünlerinizi küçültün" "açlığa alışacaksınız" "asfalt yiyin" tarzı açıklamalar yaparken yüzü bile kızarmayan siyasilerin başına...
    tabii ki ülkemizden bahsetmiyorum, buralar süpper, dünya bizi gısganiyehhh...
  • bu adam ve karısının bir duvarın önünde kurşuna dizilmeleri televizyondan açık seçik yayınlanırken 9-10 yaşlarındaydım. o görüntünün içimi feci burduğunu hatırlıyorum. bu hissiyat çok uzun süre de devam etti. hep açıklayabilecekleri bir taraf olduğuna falan inandım çünkü. yani "insan ne yaparsa yapsın..." mantığı.

    ama son yıllarda her ne olduysa, romanya halkının içinin başka türlü soğumayacağına ikna oldum. ölmeleri gerekmese de, ateşlenmeye hazırlanan o silahların kendilerine doğrultulduğu an hissettikleri korkunun uzadıkça uzaması en iyi ceza, daha doğrusu en iyi intikam yoluymuş.

    daha iyisi fantezi: hemen öldürülmemelilerdi, çünkü ölmeleri oyunu bitiriverdi. on tane silah hep kendilerini göstermeliydi, öldürülme korkusunun getirdiği pişmanlığı sürekli yaşamalılardı. filmi bin kere baştan alıp her defasında "biz nasıl bir bok yedik? değer miydi amk?" diye tekrar ederkeeen... tak tak tak tak.

    hiç değilse o birkaç saniye hissettikleri korkunun yeterince uzununu, geçmişe bakmayı akıl edemeyen, geleceği de göremeyen diğer tüm namussuzlar için diliyorum.
  • utanç kaynağıdır. bir diktatörün hayatını tekrar gözler önüne sürmüş, güvenilen iktidarların saman gibi basit bir kıvılcım ile nasıl yok olacağına güzel bir örnek oluşturmuştur.

    ancak ikinci bir utanç sebebi de vardır ki o da kanlı darbenin mimarlarıdır. suçu ne olursa olsun, bir insanın öldürülmesi kamu yayınlarından verilmemelidir. açıkça birileri tarafından bakın alaşağı ettik, öldürdük ve herkese de izlettiriyoruz sirk hayvanı gibi denilerek yapılan bir kara propaganda eseridir.

    o dönemin pek çok çocuğunun aklında iç bulandırıcı ve korku verici bir anı olarak kalmıştır bu isim. şimdinin yetişkinleri olan büyüklerime ne zaman çavuşesku desem mide bulantısı ifadesi takınmaktadırlar.
  • bükreş'e gittiğimde öğrenmiştim kim olduğunu. kendisi bir eli yağda bir eli balda yaşarken halka reva gördüğü yoksulluk bana çok tanıdıktı…

    karısı da kendisi de korkunç insanlarmış. halkın canına tak etmiş ve cezalarını kesmişler. helikopterle kaçmaya niyetliyken tutuklanıyorlar ve infaz ediliyorlar. ne kadar kötü bir son değil mi? aynı sonu hatta beterini yaşamasını dilediğim birileri var. umarım her şeyi canlı yayın aracılığıyla görmek bizlere kısmet olur.
hesabın var mı? giriş yap