• new york timesin en yeni kose yazari. gastenin eski pekin ve tokyo muhabiri. esi sheryl wudunn ile birlikte tiananmen meydaninda olanlarla ilgili yazisi icin pulitzer kazandi. genelde acik fikirli, arada beklenenin tersini savunmaktan kacinmayan bir sahis.
  • darfur'la ilgili siklikla yazi yazmis. ancak yazdigi yazilarda verdigi rakamlar birbirini tutmakta. bir yazisinda verdigi olu rakami, diger yazisinda dususe geciyor. dusus dedigim 10bin 20bin olsa iyidir. arada bazen 100binler oynuyor.
    kendisine bir universitede, "400bin kisinin oldugu soylenen darfur icin bu kadar mucadele verirken, neden 4 milyon kisinin oldugu kongo'yla ilgilenmedigi soruldugunda", "sitmadan da her yil milyonlarca insanin oldugunu" soyleyebilmis (aslinda o konferansta eveleyip geveleip daha sonra yazdigi bir yazisinda soylemis bunu).
    sonuc olarak diyebilirim ki darfur'a duyarli olmasi guzel bir sey. orada insanliga karsi suc islendigi dogrudur. ancak bunun durdurulmasi icin amerika'nin mudahalesini istemek, hele hele mudahalede gorev alacak askerlerin oldurme yetkisine sahip olmasini ve guc kullanmak icin kimseden izin almamalarini istemek baris icin degil de baska bir sey icin gidiliyor izlenimi vermekte.

    not 1: kendisi sudan'da sadece hukumete bagli guclerin kiyim yaptigini soylemektedir. halbuki birlesmis milletler raporlari asilerin de kiyimlar yaptigini gozler onune sermistir.
    not 2: darfur'da iki suclu taraf varken, tek bir tarafin savunulmasini talep etmektedir. amerika ruanda'daki soykirim yasanmadan once de tek bir tarafa yardim ederek olaylarin patlak vermesinde etkili rol oynamistir (yine de belirtmek gerekir amerika'nin destek verdigi taraf soykirima ugrayan taraftir, ancak soyledigim destek olaylar oncesine dayanmaktadir).
    not 3: amerika kongo'daki milis gucleri egitip silahlandiran uganda ve ruanda'ya destek vermektedir.

    (bkz: darfur/@okuz)

    edit: ruby tuesday (sarki degil, yazar) sayesinde yazida bir anlatim hatasi oldugunu fark ettim, tesekkurler.
    bu arada ben bu entry yazdiktan yaklasik 1 yil sonra gittigim bir belgesel gosteriminde nicholas kristof'un kongo'yla ilgili bir belgeseli gosteriliyordu.
  • daha once kendisiyle ilgili yazdigim entry'de kendisi hakkindaki olumsuz goruslerimi dile getirmistim. aslinda duyarliligindan dolayi kendisini takdir ettigimi ancak sudan icin kendisinin ya da new york times'in cozum onerisini begenmedigimi soylemek istemistim. uzerine bir de kongo'da olanlara duyarsiz oldugunu yazmistim.

    gecen hafta bruksel'de one world adi altinda insan haklari belgeselleri gosterimi yapildi. bu belgesellerden biri de nicholas kristof'la alakaliydi. adi reporter olan belgesel kristof'un yanina iki gonullu genci alarak kongo'ya gidisini anlatiyor. kongo'da savaslirdlariyla gorusuyor, bazi koylere gidiyorlar.
    belgeseli izleyince nicholas kristof'la ilgili goruslerim buyuk olcude degisti. artik en azindan kongo'ya da duyarli oldugunu ve kendisini dunyanin dikkatini bu unutulmus yerlere cekmeye adadigini biliyorum.

    seni seviyorum nicholas, ama yine de daha onceki entry'mi silmiyorum.
  • yavaş yavaş ısındığım the new york times yazarı. lafını sakınmayan ama buna rağmen uzlaşmacı ve sakin bir ton tutturabilen iyi bir yazar, onun ötesinde iyi de bir insan.

    bir de dün babalar gününde bir hafta önce vefat eden babası için yazdığı bir yazı var ki, ne dense boş... iyisi mi siz okuyun.
  • paul krugman'ın kafası kesilmiş tavuk gibi her yere saldırdığı, thomas frieman'ın sığlıkta çığır açtığı, gail collins'in seçim dönemi boyunca aynı geyiği yaptığı günlerde the new york times'ın sitesini sık kullanılanlarda hala tutmamın sebebi, örnek insan, örnek gazeteci.
  • kendisi ermeni asıllıymış ve aynen şöyle yazmış twitter'da: on behalf of armenian-americans, i apologize for kim kardashian. let's start a rumor that she's actually turkish.

    meali:
    kim kardashian yüzünden amerikalı ermenilerin adına özür dilerim. haydi kendisinin aslında türk olduğuna dair bir dedikodu çıkartalım.

    new york times'da yazan, pulitzer ödüllü birinden daha az sığ bir şey bekliyorsun ama nafile.
  • kendisi benim gozumde fakirlik pornosu yapan bir gazetecidir: "afrikalilar'in gozune baktim ve aslinda hepimizin insan oldugunu farkettim" modunda sig, oryantalist yorumlar yapar. kose yazilari new york times okuyup liberal oldugunu, zeki oldugunu sanan insanlar tarafindan cok begenilse de, kalkinma alaninda calisanlar tarafindan sik sik alay edilen biridir.
  • uzun zamandır aklımdan geçenleri kağıda dökmüş olan gazeteci. diyor ki özetle, birkaç yıl öncesine kadar ateist çevreler allah'a ve dine yönelik çok saldırgan bir üslup içindelerdi, ancak son yıllarda ilginç bir şekilde bu çevreler dine ve din ahlakına hayranlık beslemeye başladılar. ateistlerin saldırgan ve düşmanca üslubu bıraktıklarını, saygılı bir üsluba dönüş yaptıklarını söylüyor. bu görüşünü de çeşitli alıntılarla destekliyor. okunmalı.

    http://www.nytimes.com/…?_r=1&ref=nicholasdkristof#
hesabın var mı? giriş yap