• hoş sohbet tarihçimiz.
    bedii sanatları seveni sever.
    kitaplarla olduğu kadar, günle... sporla. el'hasıl, eğlence ile de hemhal olmuştur.
    yaşayışı bu mana ile mütevazı (ve belki de bu yüzden yazmıyor). fakat, söylediklerinde iddialıdır.
  • özellikle sabah saatlerinde görülmesiyle istemsizce gülümseten, güzel sohbetiyle, gülen gözleriyle kendisini çok sevdiren hocamdır. şahsımda mana ve ehemmiyeti büyüktür, (biz tarihçiyiz anlam ve önem demeyiz) havayı hafiften iyi görmesiyle dışarıda ders işlediği için ayrıca gönlümü kazanır. sınavları da genelde ay çok zor denilse de şahsım tarafından dört yıl boyunca çılgın gibi beklenmiş fransız ihtilali sorusuyla bambaşka bir tat kazanmıştır.

    tevekkeli değil, sizi pek çok seviyoruz özden hocam!
  • akademisyenliği adına yaraşırlıkla icra eden gerçek bir entelektüeldir. muhteşem bir bibliyografya bilgisi olduğuna inanıyorum kendisinin. çok yönlü okumalar vererek öğrencisini her alanda bilgi sahibi kılmaya çabalar fakat kendisinin tatlı cahilleri olarak bizler bu çabaları bölümden mezun olunca anlamaktayız. olsun, okuttuğu kitaplar yeter. yazdığı makaleleri okumak ise şu günlerde en büyük zevk aracı benim için.

    anahtar kelimeler: çimenlerde ders, sarma sigara, klasik türk müziği, mandalina, hürriyet, musavat, adalet

    özlüyoruz efendim.
  • böylesine kritik, kimsenin evinden çıkmak istemediği bir dönemde bizlere göre büyük fedakarlık göstererek kara harp okulu'nda misafir öğretim üyesi olarak harbiyelilere yüz yüze eğitim vermiştir. kısa bir zaman zarfında, nevi şahsına münhasır kişiliği ile (hitabetinden giyimine her anlamda entelektüel tarzı, sarma sigara, 'cahiller' vs.) harbiyelilerin sevgi ve saygısına mazhar olmuştur.
  • hacettepe üniversitesi tarih bölümünde yakınçağ türkiye ve dünya tarihi derslerini okuduğumuz hocamız.

    ben mezun olmadan önce, münasebetsiz bir arkadaşımız tarafından ağzından düşürmediği sarma tütün sebebiyle cimer'e şikayet edilmişse de derslerde camı açıp sigarasını tellendirmekten vazgeçmemişti. bu istisna haricinde öğrencilerle arası genellikle iyidir. derste zaman zaman kemal tahir, nicole kidman, monica belluci, beşiktaş ve muğla'ya konuyu getirmeden edemez. hani akademisyenler ilginç tiplerdir derler ya, işte mehmet hoca o teze bir örnek teşkil eder.
  • kendisi gerçekten bilgili ve entelektüel birisi. yani solu da biliyor, milliyetçileri de islamcıları da.
    ancak beğenmediğim yönü ise ona göre türkiye’nin batısı çok aydın ve ileri görüşlü, muhafazakar/milliyetçi kesim ise tamamen eğitim ve kültüre muhtaç! bunu da hep bir şekilde dile getirir. bu düşüncesini/ ideolojisini öğrencilere alttan alta dayatır (ya da dayatmasa da öyle bir konuşur ki öğrenci karşı fikir söylemeye çekinir) ve dersi olabildiğince subjektif anlatır. o zaman da entelektüelliğine başlayayım diyor insan.
    bir de bir konuyla ilgili 5 tane yan başlık açar, konu dağılır, tam toparlamaz ve konu öylece havada kalır.

    edit: imla
hesabın var mı? giriş yap