maximilian i

• 1459-1419 yillari arasinda yasamis kutsal roma imparatoru ve alman (avusturya) kralidir. habsburg ailesindendir.
  
  bir imparator olarak, imparatorlugunun gucunu genisletmek ve buyuk olcude merkeziyetini kaybetmis olan viyana hukumetinin merkeziyetini tekrardan saglamak icin gerek savasla, gerekse diplomatik evlilikler ile bircok basari kazanmistir. ozellikle habsburg hanedanligi'nin guclenmesi icin, alman devletlerine sirtini bile donebilmistir.
  
  burgundy prensesi mary ile 1477 yilinda evlenmistir. bunun sonucunda gunumuzde burgundy (veya france comte) denilen yogun fransiz nufusunun yasadigi bolgeyi, diplomatik yollarlan avusturya topraklarina katmayi basarmistir.
  
  1486'da kutsal roma imparatoru olarak secildikten hemen sonra, fransiz krali sekizinci charles, brittany prensesi anne'i kendisi ile evlenmeye zorlamistir (bu da, birkac sene sonra, galya olarak da bilinen yogun kelt nufuslu fransa'nin bati burnunun fransa egemenligine girmesine neden olmustur).
  
  ancak eski esi mary'nin olumu uzerine essiz kalan maximilian, dolayli yoldan brittany prensesi anne ile evlidir. bu nedenle maximilian bir hayli sinirlenir ve fransa ile savasa girer.
  
  bu savasin ardindan senlis antlasmasi imzalanir (1493). bu antlasma ile hersey savas oncesi normal duruma geri doner.
  
  habsburglar'i genisletmek ugruna italya uzerine de seferler yapmis olan maximilian, aslinda habsburg tarihinin en onemli yoneticilerinden de biridir.
  
  zira bohemya, macaristan, ispanya, milan (lombardia) ve hatta dolayli yoldan macaristan'in habsburg hanedanligi icerisinde bir butun olmasinin ilk adimlarini o atmistir. her ne kadar ispanya hicbir zaman avusturya topraklarina katilmamis olsa bile, hanedanlik uzun yillar viyana'dan yonetilmis, ispanya ile avusturya arasinda tarihin en buyuk ittifaklarindan birine neden olmustur.
• (bkz: birinci maximilian)
• zamanının en önemli figürlerinden biridir maximilian i. ortaçağın bu aydınlık yüzü, biraz uçarı hayalleri ve himayesinde gerçekleştirilenlerle ünlenmişti. sanattan, bilime birçok taş kondu kollarının altında.
  burgundy prensesi ile olan evliliği ile ortaçağ kültürünün başkentini dolayısıyla ilhak etmişti. flemish school'un isimleri ile de bu sayede tanışmıştı. çocukluğundan gelen müzik sevgisi, zamanın en iyi örneklerini duymasının verdiği coşkuyla kendi sarayının müzisyenlerinin peşine düşmüştü. bu isim de heinrich isaac'tan başkası değildi. isaac'ın da tek gerçek öğrencisi ludwig senfl'in ilk öğrencilik yıllarını da gördü kutsal roma imparatoru. sanatın ve sanatçının dostu birinci maximilian'ın için belirli bir süre çalışmış olanlara bir örnek daha vermeli. albrecht dürer 1512 yılında imparator için çizmeye başlar. fakat ikilinin ilişkisi de tuhaf zira maddi konularda pek anlaşamamışlar bilindiği kadarıyla. imparator para vermek yerine, sanatçıya çeşitli vergi istisnaları tanınmasını emreder. lakin bu muafiyet tatmin etmez dürer'i. daha sonrasında bir maaş bağlanmasını emreder imparator. zor da olsa ödemeler yapılır, ikili 1518'de tanışır. dürer imparatorunun portesini çizer. portrenin teslimini müteakip kısa bir süre sonra maximilian'ın vefatı, yine filmi başa sarar ve dürer'e ödenmesi gereken maaş es geçilir...
  bonus (bkz: markgraf albrecht von brandenburg)
• benito juárez tarafından devrilmiş napolyon iii destekli avusturya'lı meksika imparatoru. konservatif kesim tarafından başa getirilmesine rağmen aksiyonları hep cumhuriyetçi nitelikte olmuş, toprak reformu, dini özgürlükler vs. amerikan sivil savaşı'nın da bitmesiyle amerika'dan çokça destek gören juárez destekçisi porfirio diaz ile birlikte imparatoru devirmeyi başarmıştır. amerikan desteği monroe doktrini prensibi ile ilişkilendirilmelidir. zira sonuç olarak fransa, kuvvetlerini meksika topraklarından da çekmiştir
• avusturyalı olmasına rağmen, fransa'nın ve diğer avrupa devletlerinin desteğiyle meksika imparatoru olmak için çabalayan kişi.
  sonuçta amacını kısa bir süre için başarsa da meksikalılarca destek görmemiş ve idam edilmiştir.
• (bkz: ölü portresi)
• bu adamın yaptığı en meşhur iş burada yazılmamış, ben söyleyeyim: bu arkadaşın başardığı en büyük şey, weber'in modern devletin temeli olarak kabul ettiği ''meşru şiddetin tekeli''ni devlete kazandıracak reformu 1495 senesinde yapabilmiş olmasıdır. ortaçağ'da soylular, birbirleriyle savaşır ve bu meşru görülür, devlet de buna karışamazdı. zaten devletin buna mani olacak gücü, bürokrasisi ve ordusu da yoktu. sadece aman tüccarlara elleşmeyin, yok efendim hayvan otlatan köylüleri öldürüp mallarını almayın şeklinde düzenlemeler yapılabiliyordu. bu kan davalarına feud deniliyordu. ilkel cermen kabile hukukundan kalma bir âdet, feodal devirde de hükümdardı. maximilian ise çıkıp, artık siz bunları yapamazsınız devlet bunları halleder, hukuk, kamu davası diye bir şey duymadınız mı kerkenezler diyerek bu saçmalığı yasakladı. bir 50-60 sene daha sürse de realitede, devletler feodalizmden eser kalmadığında soyluların kafasını ezerek bu sayede modern, bürokratik, merkezî devletler haline geldiler.
• vasiyetinde yakılmadan önce kendisine don giydirilmesini buyuran ve donunu giydirecek kişinin de gözlerinin kapalı olmasını şart koşan kutsal roma imparatoru.