kumrunun gördüğü

• bir kitap ismi. olursa, doğarsa, kar çözülürse falan.
• ahmet büke'nin can yayınları'ndan çıkan öykü kitabı.
  
  bir kitap ismi oldu, doğdu ve karlar çözüldü vesselam.
  
  ^*
  annem de görmüş babamı. ağlayıp gözlerini perdeye silmiş. o leke kaldı orada. ortası koyu, kenarlara gittikçe duman gibi açılıyor. bilmiyorlar bunu. acıdan leke çıkmaz. acı zaten yerinden kalkmaz. taş ve dağdır. taşları üst üste dizip üzerine toprak, toprağa da ağaç ve zeytin, ot, böcek koyarsan dağ olur. perdeden yayıldı bütün eve leke. duvarlara kirli damar attı. çatallarının ucu parçalanıp dağıldı. tavan doldu, damlayıp halıların üzerinde birikti. katı kuleler oldu odalarda. divan örtüsüne bulaştı. içi saman dolu kalıp gibi sert duran yastıklarımız kirlendi. koştum, gördüm.”
  
  ahmet büke, yeni öykü kitabı "kumrunun gördüğü"yle can yayınları’nda. büke, daha önce yayımlanan kitaplarıyla edebiyat dünyasının beğenisini kazanmış, kendi sesini, çizgisini oturtmuş bir öykücü. yapıtlarında kendine özgü, akıcı, şiirli, esprilerle dolu bir dil kullanıyor; yakından tanıdığı, iyi bildiği çevrelerin hikâyelerini anlatıyor. bu güzel öyküleri okurken samimi, kendi halinde yaşayan insanların sesini duyacaksınız.
• içinde hikayeler olan bir kitap... içinde insan olan bir kitap... içinde insan hikayeleri olan bir kitap... ahmet büke, bu kez bir kumrunun kanadında öykücülüğünün doruğuna doğru ilerliyor. umuyorum ki daha uzun süre yükselecek ve yuva yapacak o doruğa.
• (bkz: karıncanın su içtiği)
• kumrunun gördüklerinin anlatıldığı, aynı sokaktaki insanların öykülerini barındıran pek güzel ahmet büke kitabı.
• dördüncü baskısını yapmış ahmet büke kitabıdır. gelenek olduğu üzere, sosyal medyadan kendileri duysunlar, daha çok sevinsinler diye can yayınları yazarlarına yeni baskılarını haber vermez. ahmet büke de internet sitesinde görmüştür kitabının yeni baskı yaptığını.
• öykücülüğümüzün geçirdiği evreleri kendisinde harmanlayan ve "sert gerçekçi" bir anlatım dili yaratan yazar ahmet büke'nin okumuş olduğum ödüllü kitabıdır.
  nitelikli edebiyat, genç usta yazarlar ile yerini sağlamlaştırıyor gittikçe. yayımlanmasının üstünden kocaman bir on yıl geçerek okuduğum bu öykü kitabı ile ilgili kaybolmasını istemediğim, kitabı okuyanların yolunu aydınlatacak harika iki inceleme metnini buraya iliştiriyorum:metin celal'in sanat ve kitap yazıları hülya soyşekerci, edebiyathaber
• 2011 sait faik hikaye ödülünü kazanmış ahmet büke'nin bir öykü kitabı. toplam yirmi öyküden oluşan kitapta ince göndermeler var. cumartesi anneleri, işci ölümleri, gözaltında kaybedilenler, açlık grevleri, ölüm oruçları...
• son öykünün son cümlesi ile birlikte içimde garip bir hüzün bırakan öykü kitabı olmuştur.