• aralarinda herhangi bakimdan ilgi veya benzerlik bulunan seylerin tamami. (bkz: beni kategorize etme).
  • nesneler ve bu nesneler arasında tanımlanmış donusumlerden oluşan matematik hedesi.
    (bkz: kategori kurami)
  • gerçekten de "kamu önünde suçlamak" anlamındaki katêgoreuô fiilinden gelir. ortasında bir agora da gizlidir. başındaki kata ise "boyunca", "konusunda" ve "gereğince" gibi anlamlara geldiğinden, kategori aslında harfiyen "kamu önünde bir kişi hakkında konuşma" demektir ve illa "suçlama" gibi bir anlam vermez ama nasılsa olumsuz anlamlar üstün gelmiş, "hodri meydan" ve "itham" gibi anlamlara kaymış: "sen katilsin!"

    böyle suçlamalarda aşırıya kaçılmasına türkçede "fazla yüklenmek" diyoruz ya, aristo da katêgoria derken bence böyle bir "yükleme" kast ediyor: bir şeye yüklenenler. bizim dilbilgisinde "yüklem" sözcüğümüz de aynı fikri sürdürür çünkü hypokeimenon'a katêgoroumenon yüklenir, substratum, subiectum ya da substantia'ya praedictum'lar yüklenir, mevzu'ya bir mahmul ve konuya bir yüklem biner: "sen sokrates'in katilisin!"

    bizim kutu ve koli anlamındaki "kategori" sözcüğünün kökeni olan aristo'cu kategoride de bu hukuki anlamlar mı var alttan alta? daha temellendirmedim ama bence olabilir: aristo'nun "kategoriler"i bir özneye neler yüklenebileceğini işler: ne yaptın? nasıl yaptın? ne kadar yaptın? neredeydin? kime yaptın? neyle yaptın?... adli bir sorgulama bu. belki de aristo'nun kategoriler'i, yani ithamları, belki bir hukuki savunmanın, bir apologia'nın kontratağı.

    (bkz: sokrates'in savunması)
  • porno dünyasında filmlerin çeşitli kriterlere göre sınıflandırılması sonucu bu sınıfların her birine verilen genel ad.
    örneğin (bkz: konulu) (bkz: zencili) gibi... bunların her biri birer kategoridir.
  • insanları hemen herkesi kapsamak üzere dört kategoriye yerleştirebiliriz: dindar veya tanrılı inançlılar, dindar/tanrılı inançsızlar, tanrısız/dinsiz inançlılar, tanrısız/dinsiz inançsızlar.

    bunlardan tanrılı inançsızlar çelişkilerini, kötülüklerini gördüğümüz, sezdiğimiz dindarlar olup dinle ve dindarlıkla ilgili eleştirilerin çoğu aslında bu kategori insanlarla mücadele sayılır. tanrısız inançlılar ise söylemleri dinsiz/tanrısız olduğu halde ahlaktan, iyilikten yana açık vermeyen, dahası insanın çekimine kapılıp, onaylayası geldiği tipler. dışında kalan iki kategori, içi dışı bir, tutarlı, adeta karikatür ve uç sınıflar.

    kurtuluş/huzur/bilgelik için tanrılı inançsızlık yeterli mi, makbul mü bilmiyorum. (çekince, itiraz ve karşı savlarım var.) tanrısız inançlılık sahibinin kurtuluşunu dışlama, reddediş için yeterli bahane mi? değil gibi. tanrısız inançsızları kavramakta zorlandığımı, empati yapamadığımı, sadece var olsalar gerek diye tasarladığımı söyleyebilirim. aslında kategori kast gibi bir şeydir, neyin içinde bulunuyorsan ömür boyu oraya hapis olabilirsin. bu temelde yaşama aykırı. oluş, olmakta olan zırt pırt ve vergisiz değişmiyor sayabilirim. kategori kutusunu değiştirici bir ilham gelse, o ilhamın ya öncesinde ya sonrasında bir hesaplaşma, sorumluluk, varlık vergisi söz konusu olabilir. insanlar genellikle kutularını değiştirmek istemez görünür. krizler, dönüştürücü ve büyük olaylar tam bunun olabilirliği için, tam insanlığa göre.

    "aynı şekilde ebeveyn, eş, çocuklar, doğum ve ölüm de psişik kabiliyetler olarak, fiili imgeler olarak doğuştan gelir. bu a priori kategoriler, doğası gereği kolektif bir karaktere sahiptir." carl gustav jung - aspects of the feminine

    "kategoriler bir anlamda atalardan kalma tüm deneyimlerimizin birikimidir fakat deneyimin kendisi değildir. en azından günümüzdeki bilgimizin sınırlı yapısında bize böyle görünürler (anı imgelerinin kalıtımına dair kesin bir kanıt bulamadığımı itiraf etmeliyim fakat bunun özellikle hiçbir bireysellik içermeyen bu kolektif birikimleri kesin olarak engellediğini düşünmüyorum, ayrıca bireysel olarak belirlenmiş kalıtsal anılar var olabilir)." carl gustav jung - aspects of the feminine

    (bkz: kategorize etmek)
    (bkz: kategorik/@ibisile)
  • aristotales "kategori" terimiyle varlığın her zaman, her yerde ortaya çıkan en genel özelliklerinden bahsediyordu. burada kategori kelimesinin anlamı, 'yargıda bulunmak' idi.
    kant ise salt anlama yetisinin temel kavramlarına "kategori" ismini vermiştir.
  • türkçe karşılığı için:

    (bkz: ulam)
hesabın var mı? giriş yap