• şimci bir bilim adamımız incelediği hedenin bulunduğu ortama kendisini de dahil ediyor. konu ile ilgili olan insanlar gibi yaşıyor, onlar gibi nefes alıyor. bu durumda yapılan gözleme "katılımcı gözlem" deniyor.

    walla sosyologların tanımlaması, benim bir kabaatim yok.
  • mesela yuvadaki çocukları gözlemek için yuvaya öğrenci olarak giren bir nevi konu salağı be adam öğretmen olsana.
  • gözlendiğinizi fark ettiğinizde, biz hep ellerimiz üstünde yürürüz derseniz ve amuda kalkarsanız, sizi gözleyen kişinin de amuda kalkmasını mejburi kılan komedya.
  • şahane bahanedir.

    "kahvede ne işin var?", "ulan gencebay konserinde ne arıyorsun?", "seni gay bar'da görmüşler ne iş?" gibi sorulara kibirli ama heyhat yemezler bir yanıttır.

    malinowski de katılımcı gözlemciydi ne oldu adada? trobriandlıları fena ... neyse
  • en büyük dezavantajı, gözlemi yapıacak olan araştırmacının bir süre sonra dahil olduğu topluluğa kendini ait hissetmesiyle başlayan subjektifliktir.
  • sosyal antropoloji araştırmalarının olmazsa olmazlarındandır. bu tür araştırmalarda toplanacak bütün veriler gözlemcinin şahsi algısına bağlı olduğundan, bilimselliği tartışmaya açık bir yöntemdir.
hesabın var mı? giriş yap