kısarak
-
kısaca, biraz kısa, kısa gibi, kısamsı.
"kısarak boylu, kara kuru nadir hanım'ın yerinde şimdi şişman denilecek kadar etlenmiş bir hanım var." memduh şevket esendal
"toplu kısarak ve kaslı bedenini lenehan beğenerek süzdü. yüzünde, tombul kırmızı yanaklarında ve utançsız gözlerinde dobra dobra, biraz da kaba saba bir sağlıklılık görülüyordu." james joyce - dubliners (iki çapkın*)
(bkz: kısa/@ibisile)
(bkz: kısmak)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap