fraud

• ingilizce sahtekarlik.
• (bkz: dolandırıcılık)
  (bkz: hile)
• david rakoff'un kitabının ismi.
• catch me if you can filminde nadide örneklerini görmek mümkündür.
• aşırı kullanım
• (bkz: fraude)
• (bkz: fraud agent)
• sigortacılıkta poliçe şartlarını suistimal ederek, evrak üzerinde veya usülde sahtekarlık yaparak tazminat/ hasar talebinde bulunulması^*
  örnek olarak
  1. poliçeden önce hasar görmüş arabanın hasarını evrak düzenleyerek alma girişimi.
  2. estetik ameliyatını başka ameliyat gibi göstermek
  3. olmayan ameliyata ilişkin belge düzenleyip ödeme almaya çalışmak.
  4...^*
  
  (bkz: dont try this at home)
• ülkemizde pekçok büyük kurumsal şirketin daha farkına bile varmadığı, ancak dünyada oldukça önemli bir uzmanlık alanı olan, bu nedenle de sektör çalışanlarının 'yauu sen tam olarak ne iş yapıyordun birader şimdi' sorularına muhatab olan ama söylense bir, söylenmese bin dert olunan meslek kolu.
• fraud kelime anlamıyla sahtecilik dolandırıcılık demektir.
  
  bir de bankalarda fraud diye bir departman vardır.bankacılıkta fraud genel bir tanım olarak " bankayı aldatmaya yönelik işlem" demektir.
  bu birimdeki çalışanlar çeşitli yollardan bankayı dolandırmaya ya da aldatmaya yönelik işlemleri önlemekle uğraşırlar.
  
  genelde hiçbir işe yaramazlar çünkü kurum genelinde sözleri geçmez.
  çünkü türk bankaları dürüst olanı değil fraud meyilli adamları çok sever.
  
  bir türk bankası tarafından , geçmişte dolandırıcılık yapıp zengin olmuş dolandırıcılıktan hüküm giymiş bir kişi olmasına rağmen dolandırıcılık yaparak kazandıklarını rehin vermesi ve mevduata yatırması karşılığında yüksek miktarlarda kredi verildiği olmuştur.