found object

• (bkz: bulunan esya)
• bazen, yolda yururken buldugunuz veya diger gunluk kullanim esyalarini bir araya getirerek yaptiginiz "sanatsal" calismalara da bu ismi verebilirsiniz.
  mesela, bir kahve fincani alirsiniz, icine tampon koyarsiniz, ve bunun "kadinin yuzyillar boyu maruz kaldigi baski"yi sok edici bir sekilde ifade eden bir "found object" oldugunu soyleyebilirsiniz, biz de inaniriz. (bkz: ghost world)
• (bkz: durex select)
• bu konuya adanmis bir dergi bile var, abd'nin ve dunyanin her yerinden insanlar sokakta, metroda, supermarkette, halka acik tuvaletlerde, halk plajinda, kisaca orada ve burada bulduklari "unutulmus" ya da "kasten birakilmis" ask mektubu, fotograf, kartpostallari falan yolluyorlar. tam bir baska insanlarin hayatlarina acilan minik bir pencere, "icinizdeki voyeuru besleyin" sel bir dergi. cok fazla konusmadan adresi de verelim de:
  
  http://www.foundmagazine.com/
• found object, tek başlarına sanatsal bir özelliğe sahip olmayan gündelik objelerin, sanat amacıyla bir araya getirilmesine dayanır. pablo picassso'nun - still life with chair caning adlı çalışmasıyla - tekniğin temelini attığı, marcel duchamp'ın ise readymade'leri ile mükemmeleştirdiği kabul edilir (fountain).
  
  gündelik objelere sanatsal bir kimlik kazandırılabilmesinde, sanatçının objeye anlamını verebilmesi için yaptığı dokunuşlar ve objenin toplum nezdinde temsil ettikleri önemli rol oynar. başlarda tepkiyle karşılanmış olsa da sonradan sanat tarihinde kendine önemli bir yer edinmiştir. özellikle gözlemcinin eseri incelerken eser ile birlikte sanatın da ne olduğunu sorgulaması (bir bakıma sınırsızlığını keşfetmesi) found object türünü önemli kılar.
  
  isminden de anlaşılacağı gibi found object, kullanılacak objelerin gündelik yaşama ait olması yani seri üretilmiş olması gerekmektedir. dolayısıyla modifikasyon ya da obje bütünlüğünün değiştirilmesi, ilgili objenin toplum nezdindeki anlamının kullanılmasına engel olmak demektir. fakat birçok readymade'de objelerde modifikasyon görülür.
  
  ek 1: 1973'te michael craig-martin, yarısı su ile dolu olan bir bardaktan oluşan 'oak tree' adlı eserinin sembolik bir anlam taşımadığını, meşe ağacının fiziksel varlığını bir suyunkine dönüştürdüğünü, aslında bu bardağın bir meşe ağacı olduğunu söylemiştir.
  
  ek 2: trash art found object sanatının bir alt dalıdır ve çöpe atılmış objelerin kullanılmasına dayanır (ready-made'lerin tüketim toplumu karşıtı kuzeni).
  
  ek 3: found object sanatının hammaddesi olan bu gündelik objeler musique concrete türünde de çoğu zaman enstrüman olarak kullanılmaktadır.