enkaz kaldırma çalışmaları

• bir enkazi yeniden insa edenlerlerden önceki gönüllü yatırımcılar, bedava hizmet veren sivil örgütlerin olaylar patladıkça parlayan yıldızlarına verilen isim. ^*
• grapon kağıtları'nda yer alan, beş bölümlü bir didem madak şiiri.
  
  ı-
  bir tezgahtar parçasıyım ben
  üç kuruşluk acıya müdahale edemem
  kanatlarımda sigara yanıkları
  gül diye okşadım onu yıllarca
  sen istersen derdim müşterilerime
  sen istersen kalbimin hepsi de melek olsun
  inanırdım bazen bir kase bal bile umutsuzdur.
  gül tutan bir adam aradım yıllarca
  rakamlar büyür, şehir küçülürdü.
  vazgeçtim, vazgeçtim sonra
  beni anneme götürsün bindiğim bütün taksiler.
  kalbim neden isli bir şehir?
  kalbim! neden ben?
  bir tek aşk sözü söylememiş gibiyim.
  
  ıı-
  bir tezgahtar parçasıyım ben
  kendime alıştım bodrum katlarında
  geceleri yokluğum karşıladı beni
  kuru yapraklar sererdi merdivenlerine
  viks sürdüm burnuma, coca-cola içtim
  ağlamaklı oldum kaç kere çilek reçeli yüzünden.
  büyülendim sibel can çalınan taksilerden
  büyülendiğin şeyler,
  büyülenmediğin şeyleri döverdi bilem.
  neden sen böyle çocukluk resmiydin kalbim?
  kendime alıştım bodrum katlarında
  artık bir karanlık bağımlısıyım.
  kezzap attı yüzüme sokak lambaları
  tenekeden bir aydınlıkla kestim
  hayatla ilgili bütün bağlarımı
  hazırım ben
  bir anne ismine bağlamayı her şeyi:
  füsun...
  
  ııı-
  acıklı sözler kraliçesiyim ben
  yağmur bir daktilo kız kadar hızlı
  hızlı daha hızlı
  fazla vaktim kalmadı
  artık ifadem alınmalı.
  asaletim de sizin olsun baylar, rezaletim de!
  beni bir sutyen lastiğiyle asın.
  inanın kendimin
  “yokluğunda çok kitap okudum”
  bana birkaç hayati meseleyi ödünç ver kalbim
  görüş günlerinde seninle konuşabilmem için.
  kalbim neden ben?
  sırf sevinsin diye seni bir kere bile
  elinden tutup parka götürmedim.
  
  ıv-
  melankoli ve kolonya şişesi
  kalbim ile izmir aynı şey mi?
  boyunlarında simsiyah birer halka
  kumruların hepsi de dişi mi?
  gugukguk yusufçuk
  nerdesin? burdayım.
  bekleyin, bekleyin geliyorum!
  melankoli ve kolonya şişesi
  
  hayatımın üstünde imkansız kuşlar uçuyor.
  
  v-
  kalbimi bıraktım bir yanıbaşımda
  kanatlarımda hep böyle yalnız başıma
  son şiirimi de kaybettim.
  kalbim! neden ben?
  son çocukluk resmimi de bir yabancıya gönderdim.
• olay anında kendimde değildim, kaç kişiydiler, başka nelerimi kaybettim sayamadım.
  enkaz kaldırma çalışmaları daha başlamadı.
• türk edebiyatının en iyi şiirlerinden birisi. bazı şiirler tek bir dizeyi yazmak için içi boş mısralarla doldurulur ama bu şiirde doldurma tek bir mısra bile yok. hepsi çok naif, hepsi çok güzel.
• "hayatımın üstünde imkansız kuşlar uçuyor."
• bakın arkadaşlar bu iş çok ciddi bir olay.
  
  selçuk tepeli de 12 şubat 2023 tarihinde gerçekleştirdiği yayında da bahsettiği bir konu. buna dikkat çekmeye çalışıyorum bir iki gündür hala ama hala ümit var.
  
  iş bilmez insanların saçma sapan enkaz kaldırma çalışmalarına başlamaması lazım.
  
  eğer başlanıyorsa da enkazdan kesinlikle yaşam belirtisi gelmemesi gerek ya da evler yıkılmaya başlanmış aynı şekilde o evlerin etrafındaki enkazların da profesyoneller tarafından kontrol edilmesi gerekiyor.
  
  selçuk tepeli (bkz: letarji) durumdan bahsetti, ben çok bilimsel bir tanımlama yapamayacağım ama uzman olan suserler eminim bilgilerini paylaşacaktır.
  
  ben farklı bir konuya dikkat çekmek istiyorum. (bkz: 12 ocak 2010 haiti depremi)nde kurtulan kişilerin hangi gün kurtulduğunu görün artık. kamuoyu oluşturup kurtarma çalışmalarının profesyonel olarak devam etmesi gerekliliğini ortaya koyulsun diye bir bbc haberinin linkini veriyorum. kendiniz bakın ya.
  http://news.bbc.co.uk/2/hi/americas/8459090.stm
  
  ümit var başlığında da medyaya mesajımı yazmıştım.
  (bkz: ümit var)
  
  kurtulan bazı kişilerin bilgilerini vereyim.
  
  (bkz: evans monsigrace) depremden tam 4 hafta sonra kurtarılmış. hürriyet linkinden bakın.
  https://www.hurriyet.com.tr/…n-canli-cikti-13742756
  
  (bkz: darlene etienne) 15 gün sonra kurtarılmış.
  https://www.cbsnews.com/…e-survivor-in-good-health/
  
  nolursunuz enkaz altında bulunan insanlarımızı umutlarımızı kaybederek ölüme terketmeyelim.
• yazar arkadaşın değindiği konu çok çok çok önemli. herbir ülke ferdi, konunun takipçisi olmalı. ilk günden beri gördüğümüz, konuştuğumuz her şey, akışında ilerliyor.
  
  o yıkılan binalardan çıkacak olan demir, bakır gibi malzemeler ne olacak?
  
  ayrıca (bkz: kamu ihale kanunu) (bkz: 21/b)
  
  pazarlık usulü ihale yönetmeliğini bilen arkadaşlar, daha sağlıklı bilgi verecektir.
• #149220961 numaralı entryde yazar arkadaşın belirttiği konuya bu sabah izlediğim bir haber programında da değinildi yeniden.
  
  insanlar enkaza gömüldü, bari geride evsiz barksız, anasız babasız, evlatsız, beş parasız kalanların malına çökülmesin.
• bu enkazlardan bir yığın tehlikeli atık salınıyor çevreye. ölümcül gazlar böyle yoğun bir şekilde atmosfere salınmışken çevre ve şehircilik bakanlığı ölçüm yapıyor mu? afad çadır kentlerini kurarken bilimsel veriler ışığında hareket ediyor mu dersiniz?
  
  afad’ın çadır kent planlarındaki baştan savmalığı gören herkes ortada bilim ve düzen namına bir şey olmadığını anlar. o sebeple ben depremzedelerin devletin bu konuda da ihmal içinde olduğunu varsayarak imkanlarını zorlasa da şehirlerini terk etmeleri gerektiğini düşünüyorum. enkazları başıboş bir şekilde doğaya atıyorlar ve enkazın bölge üzerinde yarattığı radyasyon salınımını ölçmüyorlar. bu ihmal bölge halkında başta kanser olmak üzere ciddi sağlık sorunları doğurur. tabii bölge halkıyla da kalmaz… ülke hepimizin ülkesi. hepimiz enkaz kaldırma çalışmalarının takipçisi olmalıyız.
  
  edit: #149220961 nolu entryi şimdi okudum. bu da çok önemli bir başka husus. hukukçuların enkaz çalışmalarını dikkatle izlemesi gerekiyor.
• yahu kimse bahsetmiyor mu anlamiyorum basliklarda bile goremedim, bu enkazlari kaldiriyorlar fakat cenazeler ne oldu bunlarin tamami cikarildi mi durum nedir bilgisi olan var mi ?