efelek

• labada da denilen bir bitki.
• bildim bileli kare ve cengel bulmacalarin gedikli sorusu.
• dolması yapılan iri yapraklı bitki.
• boyu tam olarak ıspanak ve pazı arasında bir yerdedir. aramaya üşenmek kanunu gereği kim şimdi gogıl'a yazacak da; ailesini, sülalesini, latince soyadını bulacak. ben kendi kendime eminim bu üçünün kardeş olduğuna. ama her ne kadar yaprak boyu olarak efelek bu ikisine göre ortanca dursa da, yaş olarak en küçüğü odur. netekim çıtırdır. dehşet fakat enfes bi ekşiliği vardır. herhangi bir şekilde pişirerek tüketmek, bu tazeyi harcamaktır.
• çorbası çok güzel olur, yaprak sarması da olur.
  yoğurtla süper olur.
  tadından yinmez
• (bkz: evelik)
• bu hayatin bana ogrettiklerinden biri, efelekin labada, labadanin da efelek oldugudur. icinden cikilmaz bir dongudur benim icin, hatta efelek basligina tikladigimda gozlemlemeyi umdugum olay, surekli olarak birbirine yonlenen bir efelek labada dongusuydu; hayal kirikligina ugradim.
• (bkz: ilibada), labada, evelik
• güneş almayan, nemli kaya diplerinde bolca bulunabilen bitki. hele ki bahar aylarında.
  anadolu'da yapılan ve içine ot giren her şeyle aşk yaşıyorum. bunların arasında madımak ve efelek benim için ilk iki sırayı paylaşıyor.
  her iki bitki de işinin ehli ellerden çıkınca bir çılgınlığa dönüşüyor. efelek kuzu kulağına hem görüntü hem lezzet olarak çok benzese de pişirilmesi halinde işin rengi değişiyor. özellikle etli efelek sarması anadolu'nun kıymeti bilinmeyen rafine lezzetlerinden biridir bana göre.