dertli kaval
-
güftesi ali ulvi bey'e, bestesi miralay zati arca bey'e ait nihavend eser..
nasıl yapıyor bilemiyorum ama, zati bey'in besteleri çok derine tesir ediyor.. melodiyi yayına koyup eğip bükmeden doğrudan kalbe nişan alıyor ve bırakıyor kirişi.. o nağme ok gibi saplanırken yüreğinizin orta yerine, kıpırdayamadan kalıveriyorsunuz bîçare.. öyle ki zati bey için "türk mûsikisi açısından önemli bir bestekâr değildir" deniyor muteber musiki kitaplarında..
"önemli olmak" neye göre belirleniyor bilmiyorum.. işin sanat boyutunu çok bilemem ama yüreğimi tutabilen eser önemlidir diye düşündürülüyorum.. gerisini bilemem..
neyse efendim, orijinal nota sayfasından birebir yazarsak güftesi şöyle:
dertli kaval gönlüm gibi inle dur
yüreğimin acısını unuttur
yanık sesinle yâreme merhem vur
dertli kaval dertlerimi sen sustur
hani benim yıkandığım dereler
hani benim tırmandığım tepeler
bu yerlerde onulmaz bu yâreler
dertli kaval dertlerimi sen sustur
bu da yeşil bağ amma bu bağ değil
bu da ulu dağ amma o dağ değil
ah neyleyim anam babam sağ değil
dertli kaval dertlerimi sen sustur
https://www.youtube.com/watch?v=hci77iatluw (tülûn korman korosu)
https://www.youtube.com/watch?v=bwp-dftsulq (şüküre bita - tatar teyze)
https://www.youtube.com/watch?v=qdd5zjvld9s (lise spor salonu - prova) (muazzam, muazzam!!)
https://www.youtube.com/watch?v=xan9p_vmslk (ktü devlet konservatuarı - selma agat)
(şüküre teyze'nin okuduğu farklı sözler de aşağıda)
bu da yeşil bağ amma bu bağ değil
bu da yeşil bağ amma bu bağ değil
ah neyleyim anam da babam sağ değil
inle kaval dertlerimi sen sustur
yedi yıldır (...) göremedim
ah nerde kemikler çürüdü
mezarında bülbül de kuşlar (...) (kaçırdı?)
inle kaval dertlerimi sen sustur -
müziği oldukça hoşuma giden bir ersen şarkısıdır. teyzemden öğrendiğim bu şarkıyı her dinlediğimde, küçüklüğünde çobanlık yapmış dedemi ve çocukken onların evinde bulup çalmaya çalıştığım o eski kavalı hatırlarım.
https://youtu.be/gxm49-r8c5u
sözleri:
ey çoban nedir kederin
yalnızlık buymuş kaderin
senden ırak mı
senden uzak mı sürülerin
senden ırak mı
senden uzak mı sürülerin
dertli kavalım yanık öter ovalarda
sürülerim meler yaylalarda
gün ağarırken bulutlarla
beni götürün yara
beni götürün yara
beni götürün yara
vay aman aman
dertliyim, dertliyim
dertli kavalım benim
dertliyim, dertliyim
dertli kavalım benim
derdini dök de ey çoban
bu akşam biraz oyalan
yine gezersin sürülerinle
dertli çoban
yine gezersin sürülerinle
dertli çoban
dertli kavalım yanık öter ovalarda
sürülerim meler yaylalarda
gün ağarırken bulutlarla
beni götürün yara
beni götürün yara
beni götürün yara
vay aman aman
dertliyim, dertliyim
dertli kavalım benim
dertliyim, dertliyim
dertli kavalım benim -
eflatun cem güney'in 1945 tarihli masal kitabı.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap