• pragmatics'te kullanılan bir terim. deixis bazı kelime ya da ifadelerin söylendikleri contexte anlamlı olmaları durumudur. ben, sen, o, şimdi, burda, orda, bugün, yarın, dün, bu, şu, o gibi kelimer deictic kelimelerdir. dayksis ya da di:ksis olarak okunur.
  • en basit anlamı ile "pointing with words" olarak tanımlayabileceğimiz olay. bu terimi alman psikolog karl bühler (1879-1963), 1934 yılında ortaya atmış.

    mesela, bir sokağı işaret ederek "sen burayı görmüş müydün dün?" dersem burada "sen" (ahmet yerine sen dediğim için) person deixis oluyor (bazı dillerde ikinci tekil şahıs iki kelimeyle ifade edildiğinde buna social deixis deniyor); "bu" (mesela bu sokak yerine bu dediğim için) place deixis, "dün" de (cumartesi yerine dün dediğim için) time deixis oluyor. bir de discourse deixis var (mesela yukarıdaki soruya "evet, bunu az önce de sormuştun" gibi bir cevap verirsek "bunu" (bu sokağı görme sorusu) da discourse deixis oluyor.

    şimdi bu place deixis olayındaki ilginç durumlardan birisi, belirli place deixisler kullanarak, etrafımızdaki cisimleri, kendimizi merkezine aldığımız bir koordinat sistemiyle tanımlıyor olmamız. diyelim karşımızda bir ağaç varsa, solunda da bir top varsa "top ağacın solunda" diyoruz, bu durumu tarif ederken kendi solumuzu kullanıyoruz ama karşımızdaki ağaç değil de adamsa ve yüzü bize dönükse "top adamın solunda" değil "top adamın sağında " diyoruz! ha adamın yüzü değil de sırtı bize dönük olsaydı, "top adamın solunda" diyecektik yine.

    şimdi eğer önümüzde bir ağaç varsa ve ağacın arkasında bir top olduğunu biliyorsak, "top ağacın arkasında diyoruz". amma velakin afrika dolaylarında bir yerlerde (hausa dilinde), aynı durumda adamlar "top ağacın arkasında" demek yerine "top ağacın önünde" diyormuş. ha önümüzde (topla bizim aramızda) bir adam varsa ve sırtı bize dönükse, biz de "top adamın önünde" diyoruz. afrikalılar mı ağaca adam muamelesi yapıyor, biz mi sırtı dönük adama ağaç muamelesi yapıyoruz bilmiyorum artık.

    place deixis ile ilgili başka bir durum, bu sağ-sol algımızın birine yer tarif ederken abuklaşması ile farkedilebilir. şimdi soldaki sokakta bir eczane varsa, eczanenin yerini tarif ettiğimiz adam da karşımızda duruyorsa sokak adamın sağına düştüğü için, ve adama "eczane sağdaki sokakta "demek de bizim kafamızı karıştırdığı için ne yapıyoruz? adamın yanına geçmeye ya da adamı yanımıza çekip yeri tarif etmeye çalışıyoruz ki aynı tariften aynı şeyi anlayalım. aha işte bu da deixis olayının davranışlarımızın kökenine uzanan yönü.
    velhasılıkelam, anlat anlat bitmez bu deixis.

    bu arada bilen biri bu terimlerin türkçelerini yazsa pek makbule geçer.

    yıllar sonra gelen edit: türkçesi gösterici sözcükmüş, krem shanti söyledi.
  • (bkz: blickwechsel)
  • türkçesi lazım
  • türkçe olarak deixis karşılığı için 'gösterici sözcük' kullanılmaktadır.
  • bence index burdan geliyor. işaret etmek.
    linguistic'teki zamirler bu kategoriye girermiş.
    deixis and gaze.
hesabın var mı? giriş yap