döşek

• yatak, şilte.
  halk dilinde; dovulmek uzere harman yerine serilmis ekin saplarının olusturdugu kalınca tabaka.
  denizcilikte; agac harp gemilerinde sekiz parcadan olusan egrilerin omurga uzerine gelen parcası.
• üzerine yorgan serilen yatak yeri.
• yere serilen yatak.
• (bkz: yorgan dosek yatmak)
• rüyada görüldüğünde, alişilmadik mutluluklarin habercisi olarak yorumlanan nesnedir.
• "akşam aralar beni
  fitil yaralar beni
  sensiz yatağa girsem
  döşek paralar beni"^*
• uretici firmalari beni sinir sahibi yapti.
  ayyy.. bu reklamlar yuzunden ben mahfoluyorum. idas olsun yatas olsun mondi olsun istikbal ve su anda adini sayamadigim bir suru dosek ureten firma olsun beni sinir sahibi yaptilar.
  reklamlarda uzerinde horrs hoorrss diye insanlar yatmiyor muu? hoplamiyor mu? ben de burda hop oturup hop kalkiyorum.
  uzerine bir carsaf sererek reklami yapilamiyor mu acaba bu nesnenin?
  hic dayanamam oyle carsafsiz koruyucu ortusuz yatilan doseklere. bizim evdekinde once bir normal carsaf, ustune koruyucu zimbirti, onun ustunde lastikli havlu carsaf serili. en son nevrsimin carsafini seriiyorum. boylelikleee terrrrtemiz kaliyor.
  boyle insanlar tasinirken falan hemen dosekleri incelerim ben. kirli mirli olursa iiiiyyyyyy... sahiplerinin verdigi bir bardak cayi icmem, icemem, konusamam ben kirli dosekli insanlarla. o ne len oyle hastane yatagi gibi demi?
  
  (ayrica senelerdir hakkinda yazilmamis bir nesne hakkinda gece gece yazmaktan dolayi kivancliyim. bu en onemli esyamiz hakkinda tenezzul edip de iki satir yazmamissiniz? evlerinizden toplattirilsin da gorun gununuzu)
• dünyadaki en samimi kelime.
• döşün dayanıp, cinsel ilişkiye girilen, geçilen yer. köpekleme pozisyonunun atalarımızın öncelikli tercihi olduğunu kanıtlar. aynı nesneyi yatmak için kullanacaklarında bakın yatak demeyi de biliyorlar. döşek, döşemek içindir. modern evlerdeki tabana döşeme demelerine girmiyor ve içindeki sapık eğilimleri deşmiyorum.
  
  kosovalı büyük babaanne türkçesi: "erken açtım yatokın."
  arn. yatak: düşegin/düşeg (okunuş yaklaşık böyle).
  
  kız anası minder kabası, oğlan anası kapı arkası (yeni kurulan çift merkez alındığında). yöresi? ben ilk zonguldaklıdan duydum.
  
  [fakat hikaye edilen şeylere, uzun ömürlü şair süleyman çelebi'ye, sevdiği "merhaba" kısmına hemen sinekli bakkal'ın kız mevlitçisine rağmen tahammül edilir gibi değildi. (...) yoksa peygamberin doğum parçasında, hava üzre bir döşek döşendiğini, bu döşeği döşeyen meleğin adının da sündüs olduğunu söyleyen kısma, süleyman çelebi'nin hatırı için dahi eyvallah etmek imkansızdı.] kemal tahir - karılar koğuşu
  
  (bkz: yatak), yaygı
  (bkz: refref)
• dabılbatımları bordadan bordaya ayıran yapı elemanlarıdır.