constructivism

• (bkz: konstruktivizm)
• (bkz: deconstructivism)
• matematikte sadece insa edebilecegimiz (yani ispatlayabilecegimiz) onermelerin dogru oldugunu, law of the excluded middle, dolayisiyla celiski yoluyla ispati kabul etmeyen dusunce okulu. bu felsefe'nin onculeri kronecker, brouwer, bishopve poincaredir. ornegin bu goruse gore eger "forall x, p(x)" gibi bir cumleyi ispat etmek istiyorsak, soz konusu her x'i insa eden bir algoritma sunmaliyiz, ve bu insa edilen nesneler icin p(x)'in dogru oldugunu gostermeliyiz. platonist matematikte bu gerekli gorulmez cunku matematiksel nesnelerin ispat eden matematikciden bagimsiz bir varligi oldugu dusunulur.
• (bkz: mathematical intuitionism)
• bir constructivist icin matematik metafiziksel, insani asan gerceklere ulasmanin bir yolu degil, kendi zihninde yarattigi bir dunyadir. bu dunya ise pek tabii ki aklin sinirlarinin otesine gecemez. matematiksel aktivite bu durumda constructivist icin bir language game'dir, kendi kendine ve baskalariyla oynadigi. rus ekolu constructivismdeki en ilginc pozisyonu yaratmistir. markovun recursive constructive mathematicsi matematiksel nesnelerin sonlu turing hesaplamasiyla kesin bicimde karakterize edilebildigini iddia eder, bu insan aklinin hesapsal oldugu ve matematigin zihinsel bir aktivite oldugu varsayimlarinin direkt bir sonucu gibi gozukmektedir. tanriya inanclarini muhafaza etmek isteyen batililara karsi ruslar mekanik bir akil tezini 1950'lerde benimsemislerdi. web kaynaklari: http://www.math.fau.edu/richman/html/construc.htm ,
  http://plato.stanford.edu/…athematics-constructive/ , http://sakharov.net/foundation_rt.html
• öğrenci merkezli yaklaşım ,aktif öğrenci,bilgileri yapılandırma,ezberle değil yaparak yaşayarak öğrenme gibi kavramları merkezinde tutarak eğitim sistemine yeni bir soluk getirmesi beklenen yaklaşım.
• eğitim açısından bakarsak; yapılandırmacılık, piaget'e ait çalışmaların sonuçları üzerine kurulmuş bir teori. gelenekselin aksine, bireyselliğin bağımsızlığı üzerinde duran, immanuel kant ve wittgeinstein’in tezlerinde olduğu gibi özneler arası süreçlerle öğrenmeyi savunan bir yaklaşım...
  
  yapılandırmacılıkta, bilgi hiçbir zaman bireyden bağımsız değil; dış dünyanın kopyası veya bireyden bireye geçen bir emilim de değil. bilgi, bireysel olarak oluşturulan ve insanın nesneler üzerindeki etkinlikleriyle var olan bir olgu. constructivism süreci de, öğrencinin geçmiş öğrenmelerinden yararlanarak, öğretmen rehberliğinde karşılaştığı yeni bilgiyi anlamlandırması ve yorumlaması sadece.
  
  sınıfta bunu uygulamaya kalkarsanız merak uyandırmak, araştırma ve keşfetmeye yönlendirmek, derinleştirmek için fırsat yaratmak^* ve yaşantıya uygulamak gibi evreleri yönlendirmek zorundasınız. tabii ki rehber olarak, asla ön plana çıkmedan; öğrenci merkezli davranarak. evet.
• 2005-2006 yılından itibaren türkiye'de çoklu zeka ile birlikte uygulanmaya başlandığı varsayılan kuram.
  
  bu kuram nesnel bilgiyi tamamen reddeder.herkesin gelen bilgiyi ilgi,ihtiyaç,tutum,ön bilgiler gibi faktörler ışığında farklı farklı örgütleyim zihninde sakladığını savunur.yani herkes farklı farklı anlar herşeyi ve dolayısıyla bilgi özneldir der.
• türkçe'si oluşturmacılık olan ingilizce sözcük.
• (bkz: yapısalcılık)