• bir birlikteliği, topluluğu, zumreyi veya cemaati belirtir, belirtmesi için kullanılır... vakit geçmeden kullanayım: (bkz: futbol camiasi) veya muasir medeniyet seviyesini zorlayanları yürekten takdir edenler camiasi...
  • kendini bir gruba mensup olarak gosterip adam yerine konulmam gerek havasi yaratmak isteyenlerin pek sevdigi kelime.
    (magazin camiasi, galatasaray camiasi...)
  • camia kelimesinin paparazzi gazeteciliğimizde büyüleyici bir haysiyeti vardır. camia elit sosyeteyi, seçkin sınıfı ifade eder. camianın dışında kalanlarsa olağan paparazzinin hudutları arasında değerlendirmeye tabi tutulur. gülben ergen, ibrahim tatlıses, ebru gündeş, hakan şükür, kamer genç gibi isimler, bu hududun içinde kalan alelade paparazzi objeleridir. asla camiaya dahil edilemezler.

    edildikleri zaman ne olur? konsept ihlalinden mütevellit doku uyuşmazlıkları, seviye münakaşaları şeklinde semptomlardan müşteki olarak ortaya çıkan bir takım seçkin magazin garnitürleri midemizi bozmaya ant içmiş bir şekilde “magazin” istihkakımızın bütününe kıvam olur.

    örnek olarak camianın içinden gelen, meşhur ralli pilotu renç koçibey’in de kızı olan, alara koçibey, alara uzan olup evinin hanımı kabul edilebilir, ama ancak olağan paparazzinin mevzusu olarak kalabilecek özellikte bir yeşim salkım, yeşim uzan olamaz. olmaya yeltendiğinde “toksisite” yaşanır. camianın bünyesi bu toksik sızıntıyı kaldırmaz ve yeşim salkım kısa bir zaman sonra hak ettiği seviyeye, barlara-pavyonlara, uğurlanır. camia böylelikle tehlikeyi bertaraf etmiş olur.

    camianın “magazin” hüviyetinin dışında bir kimlikle görüntülenmeyi arzu ediyor gibi görünmesi de başlı başına bir aldatmacadır. paparazzi haberlerinden teşkilatlı bir magazin olayının dışında kalmak, seviye olarak düşkün ama halkın teveccühünden müstefid bir sınıfın imkanlarından da mahrum kalmak demektir. biri para yer, diğeri teveccüh kemirir. ikisi de “güncel”in kibirli kulları, köleleridir. hem köle hem kibirli, yaman bir çelişki anlayacağınız…

    özetle, camia nitelikte bencil, basit ve kibirli bir kitlenin “sınıf teşebbüsü” olmaktan öteye gidemeyen sığ bir atraksiyonun barınağıdır. bir benciller kulübüdür.
  • türk futbol camiasının "eyyam"la birlikte favori kelimelerindendir. "bu camiaya bu taraftara layık olmaya çalışacağım.", "şampiyonluk bu yüce gassaray camiasına armağan olsun." gibi klişe, kalıplaşmış kullanımları da mevcuttur. korkunçtur, evet.
  • + evet şemsi, çohsüper yunaytıd'a transfer oldun. düşüncelerini alalım.
    - böyle büyük bir camiaya geldiğim için çok sevinçliyim. çocukluk hayallerim gerçek oldu adeta. ben doğduğumdan beri çohsüperliyim. göstereceğim performansla camiamıza şampiyonluk yaşatmak istiyorum. camiamız beni çok sıcak karşıladı. onları çok seviyorum. hele taraftarlara canım kurban. kolumu kessem taraftar akar. böyle bütünleşmiş bir cami...
    + şemsi, çok güzel anlatıyorsun da, camia ne demek acaba?
    - eee, ööö, öee, eöö, ööe, eeö, œœœ... kulüp?
  • anlaşılan okyanusötesi, cemaatin yerine kullanılan hizmet adını da pek tutmamış olacak ki bundan sonra kendisini camia olarak isimlendirmeye karar vermiş. isterseniz bin tane isim verin kendinize gençler, sizin adınız cemaat.

    tanım: cemaatin kendine taktığı yeni 'lakap'. *
  • bir cesit "imrali". fethullahcilarin kendileri icin kirlenen "cemaat" isminin yerine kullandiklari kelime.
  • özellikle büyük futbol kulüplerimizin -topluluk anlamında- kullandıkları kelime.
    fenerbahçe camiası örneğinde görüldüğü üzere kulübe heybetli, saygıdeğer bir hava vermektedir.
hesabın var mı? giriş yap