• kitabin bir yerinde bulunan olum sahnesinde kulaklari cinlayan adamin trajedisi oyle guzel anlatilir ki okurun da kulaklari cinlar.
  • (bkz: burma gunleri)
  • george orwell'in can yayınlarından çıkan üçüncü kitabı. george orwell'in imparatorluk polisi olarak hindistan'da görev aldığı yıllar süresince deneyimledikleriyle yazılmıştır. orwell'in ingiliz sömürgeciliğine bakış açısını yansıtır. kitap ilk kez 1934 yılında abd'de yayınlandı. kitap ve yazarı hakkında herhangi bir dava açılmayınca, ertesi yıl ingiltere'de de basıldı. ama sömürgecilik dönemi sona erinceye kadar kitabın hindistan ve burma'da satılması yasaklandı ve okuyanlar hakkında yasal işlem yapıldı. burma günleri, ingiltere'nin üzerinde güneş batmayan bir imparatorluk olduğu dönemdeki politik ve sosyal yaklaşımını göz önüne sererken, romandaki karakterlerin işlenmesindeki ayrıntılı ustalıkla da orwell'in başarısını pekiştirdi. en başarılı yapıtı olarak da tanımlanır.

    (bkz: 1984)
    (bkz: animal farm) veya (bkz: hayvan çiftliği)
    (bkz: papazın kızı)
  • 1984'ün yazarı george orwell'ın bir dönem sömürge memurluğu yaptığı birmanya'da şahit olduğu ingiliz sömürgeciliğini gözler önüne serdiği romanı. ingiltere'nin genel bir politika olarak benimsediği 'sömürülen halkların 'vahşi' ve 'ilkel' gösterilmek suretiyle yapılanların haklı gösterilmeye çalışılması' romanda çok akıcı bir dille vurgulanmış.
  • bazı kitapları erken okuduğumu düşünüyorum. edebi değerine vakıf olamayacak yaşlarda klasikleri okuyunca hakkını veremiyormuşum; yıllar sonra tekrar okuyunca fark ediyorum bunu. george orwell da böyle bence. daha önce politik görüşlerine odaklanmışken kaleminin gücünü ıskalamışım.

    kendisi de burma'da imparatorluk polisi olarak yaşamış olan ve pek de oradaki ingilizler gibi düşünmeyen orwell, flory karakteri üzerinden ingiliz sömürgeciliğini anlatır. onların yerel halka nasıl köpek gibi davrandığını, nasıl soyduğunu betimler. bir yandan da yerli halk arasında yükselmek isteyen memurların nasıl bencilce birbirlerine kumpaslar kurduğunu da anlatır. ve elbetteki o küçük komünitedeki yöneticilerin birbirleriyle yapmacık ve çıkar dolu ilişkisini yazar.

    o kadar güzel betimlemelerle dolu ki kitap hızlı bir şekilde okuyup bitirdim. sıcaklar, cangıl, leopar avı, muson yağmurları... hepsi gözünün önünde canlanıyor inanın. uzun süre sonra bu kadar lezzet aldım bir kitaptan.

    --- spoiler ---

    sonu koyuyor be

    --- spoiler ---
  • sömürgeciliği ve ardından gelen yerli-yabancı nüfus arasındaki keskin sınıf ayrımını anlatan klasik bir george orwell romanı. gençliğinde sömürge devletinde polis memuru olarak görev yapmış olan orwell'ın bu kitapta flory karakteri ile kendini anlattığını görüyoruz.

    roman hakkında söylenecek en güzel şey sınıf ayrımının bütün tiksinçliği ile gözler önüne serilmiş olması. ingilizler yerli halkı beklendiği gibi eziyor ancak asıl insanı düşündüren ise yerel halkın kendini bu kadar aşağılık görmesi ve çaresizliği. bunlar dışında insanın özü hakkında da gözlemlerde bulunan orwell ile görüyoruz ki bu hayatta kim ne kadar eşit davranmak istese de sistem ve doğamız buna izin vermiyor. yerlileri öven ve hatta onlarını dilini bilen flory bile aşık olunca elizabeth için tüm bu kavramları silebiliyor. aynı şekilde romanın en iyi karakterlerinden biri sayılabilecek ma kin de en sonunda ingiliz kadınlarıyla aynı masada oturup o ihtişamlı elbiseleri giyme hevesine girince kocasının çevirdiği dümenlere ister istemez göz yumabiliyor. kitap biraz yavaş ilerliyor ancak sonuna doğru orwell akıcılığı sağlamış.

    --- spoiler ---

    klasik ve umutsuz bir george orwell sonu gene hüzünlendirdi. intihar sahnesini ise çok başarılı aktarmış, okurken tüylerim diken diken oldu.

    --- spoiler ---
  • sömürge düzenini aşk ve cin ile harmanlayıp baharat ve nem kokularıyla servis eden george orwell yapıtı...
  • 1984 ve hayvan çiftliği kadar başarılı bi roman olmasına rağmen onların yakaladığı ünü yakalayamamış george orwell kitabı. üstelik sömürgecilik, her anlamda, sosyalizmden daha yaygın olmasına rağmen. onun bunun çocukları propagandalarına edebiyatı da alet etmese olmaz.
  • --- spoiler ---
    genel itibariyle kadınların efendi adam yerine piç tercihini yüzümüze vuran, doğulu ezikliği ve batılı kibrini güzel tarifleyen bir orwell eseri.
    --- spoiler ---

    bari bunu okumasa.
  • orwell reyizin en underrated eseri. çevremde "orwell'in tüm kitaplarını okudum cnm bnm" diye gezen white chocolate mocha&iphone tayfasının adını bile duymadığı eserdir.

    "bu ülkede bulunmamızın, hırsızlıktan başka bir nedeni olduğunu söyleyebilir misiniz? bu öylesine kolay ki. ingiltere'nin memuru, burmalı'nın kollarını tutar, tüccar da adamın ceplerini boşaltır. britanya imparatorluğu, ingilizlerin, daha doğrusu yahudi ve iskoç çetelerinin ticaret tekelleri kurmalarını sağlayan bir aracıdan başka bir şey değildir."
hesabın var mı? giriş yap