• bu vatana kastedenler, ali elverdi paşanın (ki kendisi tuğgenerallikten emeklidir sanırım) 1980 öncesi yazdığı, özelde deniz gezmiş, yusuf aslan ve hüseyin inan'ın asılmalarını, genelde ise bilumum solcu eşhası "gomonist hainler" diskuruyla ve de büyük bir "zevk"le anlattığı bir kitaptır.

    yeni asya yayınları'ndan çıkmıştır. elimdeki nüshası, sağcı, anti komünist dedemin kütüphanesinin gereksiz bir elemanı olarak hâlâ yerinde durmaktadır. böyle, kapağında bayrak renginde bir türkiye haritası üstünde silahlı bir asker silüeti olan inceden bir kitap; rezil bir broşürdü. en son 15. baskısına bir sahafta tesadüf etmiştim.

    bilindiği üzere ali elverdi, deniz gezmiş ve arkadaşlarını 6 mayıs 1972 tarihinde asan ankara 1. no.lu sıkıyönetim mahkemesi'nin başkanıydı. aynı mahkemenin savcısı baki tuğ ile birlikte 1974'ten sonra adalet partisi saflarına katılmış ve dahi mebus olmuştur.

    kitabın içinde mi, arkasında mı hatırlamıyorum (bayramda eve gidince bakarım), ali elverdi için yayıncının düştüğü not aşağı yukarı şöyleydi: "anarşistleri idam ederek memleketimizi kızıl tehlikeden ve komünistlerden korumuştur."

    kitabın nazarımda en kasık çatlatan, beni gülmekten kıran kısımlarında elverdi paşa, deniz baykal, çetin altan ve ilhan selçuk için, "zehirli kalem ve fikirleriyle komünist propaganda yapıp devletimizi tezyif ediyorlar, milletimizi zehirliyorlar" mealinde sözler söylemesidir. elverdi paşa eğer hâlâ hayattaysa bu zikrettiği isimlerin bugünlerini görüp utanıyordur diyeceğim ama buna da pek ihtimal vermiyorum. siyasî nedenlerle adam asmaca oynar gibi infaz kararı veren birinden bahsediyoruz netekim. zaten lakabı katil elverdi'dir.

    işte bu kitap, türkiye'de özellikle 70'li yılların sonunda sağ çevrelerde son derece popülerliği korumuş; 1980'den sonra da eski nüshaları hâlâ okunur bir kitap olarak bir süre daha elden ele gezmiştir. ali elverdi tabii ki baki tuğ ile birlikte süleyman demirel'in iltifatına mazhar olmuş ve hesabını vermeden sessizce çekilmiştir.

    not: ben elverdi paşa'nın, deniz gezmiş'ın mahkemesi sırasında albay olduğunu hatırlıyordum, ancak justinianus hocamız'dan gelen doğru bilgi şöyledir:

    "ali elverdi, deniz'leri astığı zaman tuğgeneraldi. aslında kurmay değildir. 1963'te talat aydemir meselesinde radyoda okuduğu bildiri ile ismet inönü'nün gözüne girmiş, daha sonra eşantiyondan general olmuştur. kurmay olmayanların general olmasına "eşantiyon general" derlerdi."
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap