• (#750142)
    trabzon devlet tiyatrosu sahneliyor.
    yurdaer okur yönetmiş. hakan meriçliler başrolde.
    16-21 ekim arası ankara'da şinasi sahnesi'nde izlenebilir.

    http://www.devtiyatro.gov.tr/…y-ben-feuerbach2.html
  • hakan meriçliler'in performansına hayran bıraktıran, sonlara doğru biraz sıkabilse de çok etkileyici bir oyun.
  • "oyunculuk" kavramına dair birçok aforizması olan güzel oyun. hakan meriçliler, oyunu birkaç kat daha güzelleştiriyor.
  • hakan meriçliler'in oyunculuğuyla taçlanan trabzon dt oyunu. geçtiğimiz hafta ankara'da turnedelerdi. (hala devam ediyor olsa gerek.)

    --- spoiler ---

    oyun sakin sakin başlayıp, feuerbach'ın kendini-dertlerini açığa vurmasıyla sona eriyor. oyunun başında asistanla olan çekişmelerini seyretmek çok hoştu.

    --- spoiler ---
  • konusu oyunculuk olan bir oyunun tek oyuncu üzerine kurulması çok şaşırtıcı değildi. güzel bir sahne performansı ama on numara bir oyun değil. yan unsurlar çok zayıf kaldığı için bütünlükten uzak kalıyor. bir sonuca bağlanma veya düğümleri çözme elbette tiyatronun olmazsa olmazlarından değil ama çizilen çerçeve öyle bir beklenti yaratıyor ne yazık ki.
  • trabzon devlet tiyatrosu'nun tek perde ve yaklaşık 1,5 saatlik, ruhunu tiyatroya adamış bir insanın hikayesini anlatan oyunu. tedavisinden sonra yeniden oyuncu seçmelerine gelerek yıllardır uzak durduğu sahnenin havasını soluyan, yönetmeni beklerken tekrar kanına karışan tiyatroyla gelgitler yaşayan, sadece "ışığı" görmek isteyen bir adamın dramı.

    --- spoiler ---

    oyunun inişli çıkışlı bir temposu var. yani final yükselişli oyunlardan değil. karanlıkta yolunu bulmaya çalışan feuerbach ile başlayan oyun yine feuerbach'ın karanlığa karışmasıyla son buluyor.

    --- spoiler ---

    la gran sultana'da doğru düzgün izleyemediğimiz hakan meriçliler açığımızı nihayet kapattık. yalan yok baştan acaba tv etkisinde kalmış mıdır diye tereddüt ettim. ikinci tereddütüm de çağatay izlemeye gelecek izleyicilerdi. zaten bu kesim yüzünden tiyatro oyuncularının tvye çıkmasını yasaklayasım gelmiyor değil. neyse ilk tereddütümüz hakan meriçliler tarafından giderildi. hatta maalesef ikinci tahminimizi doğrulayan izleyiciye rağmen oyunu düşürmeden ve neye gülüyorlar acaba diye duraksamadan. düşündüm de ben olsam nasılsa kaçık bir adamı canlandırıyorum diyerekten hazır asistanın gırtladığına yapışmışken bir kaç izleyiciyi de silkeleyip evdeki koltukta tv izlemediklerini haykırabilirdim. aktarılan tespihli hikayede potansiyel de vardı hani. gözüne gözüne atardım taneleri falan. şükür sahne yeteneğim yok. kıps.

    hakan meriçliler feuerbach'ın tutkusunu sonuna kadar hisettirdi. dengesizliği güzel dengelemiş. emre ön ise asistan rolünde ezilmeden ve gevşemeden eşlik etmiş. böyle genç yeteneklere daha sık fırsat verilmeli. bir de dört ayaklı arkadaş var ki delirme sahnesinde nasıl oldu da saldırmadı şaşırdım. oyun fotolarında başka bir arkadaş vardı gerçi, "oyuncu" değişikliğine gidilmiş sanırım. patilerinden sıkıyorum kendisini.
  • sıkıcı bir oyun.başrolde hakan meriçliler nam-ı diğer çağatay koçtuğ olmasa aynı ilgiyi görür müydü diye düşündürüyor haliyle.

    asistan rolündeki oyuncu seslendirme yapıyor olsa gerek öyle tanıdıktı ki sesi oyun süresince sanki kendisine dublaj yapılıyormuş hissi uyandırdı.*
    ve sanırım daha çok amerikan filmleri seslendiriyor.**
  • hakan meriçliler performansıyla hayran bıraksa da güzel oyundu diyemiyorum. tek perde, bir kesit ama yine bişeyler eksikti. metin ve hikayenin iyi olmaması sorundu. bir de böyle olabileceğini önceden tahmin ederken bilet aldım, üzülmüyorum fakat turne oyunlarına karşı bi önyargı oluştu artık bende.

    notlar:
    -asistanı oynayan emre önbarış akarsu'ya çok benzettim.
    -yönetmen yardımcısı tansel öngel'miş.
    -oyunda gerçekten rol üstlenen köpek çok tatlıydı.
  • oyunu çok beğenmesem de hakan meriçliler'in performansı gerçekten takdire şayandı. bir ruh halinden diğerine geçişleri,mimikleri izlemeye değerdi.

    sırf çağatay karakterini görmeye gelmiş bir sürü yurdum insanı vardı. üzgünüm ama istediklerini bulamadılar, sanırım "oo nooo..." gibi çıkışlarda bulunmasını bekliyorlardı. oyun çıkışında "bu neydi şimdi? " diye söylenenler oldukça fazlaydı.
  • izmir'de tiyatro 4 tarafından sahneye koyulan, derya efe'nin yönettiği ve feuerbach'ı kağan uluca'nın oynadığı halini izlemiştik, hakan meriçliler'in nasıl canlandırdığını da az çok kafamda canlandırabiliyorum ama kağan uluca'nın performansı o kadar iyiydi ki bar tiyatrosu olmasına rağmen insanlar biten içkilerinin bile farkına varmadılar.
hesabın var mı? giriş yap