ayni

• nesnesel, nesne olarak. (bkz: ayniyat)
• hukukta mal ile odenen anlaminda kullanilan kelimedir. ornegin yemeginizi yemekhanede yiyor ve ise gidis gelisinizde servis kullaniyorsaniz, isveren size yemek ve yol bedelini ayni olarak oduyor anlamina gelir ve kidem tazminati hesabinda bunlar da goz onune alinir.
• hıncal uluç'un ısrarla aynı yerine kullandığı kelime.
• "para olarak değil de madde olarak verilen" anlamında arapça sözcük.
  
  (bkz: ayni yardım)
• "ayn" kökünden gelir. eşya anlamına da gelmektedir.
• (1766-1837) ayıntablı [gaziantepli] aynî efendi olarak da bilinen, olaylara tarih düşürmedeki başarısı ve sâkinâme [bkz. sâki-nâmeler] adlı başyapıtındaki zengin tasvirleriyle tanınan osmanlı divan şairi. istanbul'da ölmüş ve galata mevlevihanesi mezarlığına defnedilmiştir. aynî divanında içkiden, meyden, sevgiliden, sâkiden, meyhaneden dem vurmuş, bu konularda ve mesnevi tarzında uzun manzumeler yazmıştır. kendisi de akşamcıydı. boğaziçi'nde çengelköy meyhanelerinin bir yangında mahvolmasından duyduğu üzüntüyü şöyle terennüm etmişti:
  
  kariyei çengel'de yandı ah kim meyhaneler
  nare atsun kendin ol sûde olan mestaneler
  gayri zülfi yâr ile dârüşşifayı aşkte
  zapt olunmaz değme bir zencir ile divaneler...
  
  (reşad ekrem koçu - eski istanbul'da meyhaneler ve meyhane köçekleri)
  ---
  (alıntı: rakı ansiklopedisi)
• (bkz: nakdi)
  (bkz: barter), takas, değiştokuş
• ne güzel söylemiş kendileri;
  
  tev’em olmuş sûruna kahpe cihânın mâtemi
  duhterin tezvîc eden mâder hem ağlar hem güler