*

  • christoph colomb'un mu, yoksa zheng he'nin mi gerceklestirdigi hala bazi cevrelerce tartisma konusu olan olay.
    (bkz: conquest of the paradise)
    (bkz: 1492)
  • bi daha yapilmamasi gereken eylemler icin klasiklesmis ornektir
    (bkz: amerikayi yeniden kesfetmek)
  • (bkz: kızıl erik)
  • 06.03.2002 tarihli milliyet gazetesinde cinliler tarafindan gerceklestirildigi iddia edilen olay.*
  • pek cok kizilderilinin ulkelerinden zorla cikartilmasi hatta oldurulmesiyle sonuclanmis bir 'buyuk amerika' kesfi..
    kristof kolomb, kesfi sirasinda bir gunluk tutmus:
    'kizilderililer son derece sade, durust ve eliacik insanlar. herhangi birinden sahip oldugu herhangi birsey istenince hemen veriyorlar. kotulugun ne oldugunu hic bilmiyorlar, calmiyorlar, oldurmuyorlar. komsularini kendileri kadar cok seviyorlar. dunyada onlar kadar tatli dilli insan yoktur. her zaman guluyorlar.
    elli adamla bu halkin hepsini boyunduruk altina alabilir ve onlara her istedigimizi yaptirabiliriz'
  • umberto eco'ya göre tam ve gerçek bir serendipity.
    iyi bir gemici olsa da kötü bir astronom olduğunu düşündüğü kolomb'un bu keşfi üzerinden, eco, hayatın ne kadar da karmaşık; gerçek ve değil, doğru ve yanlış arasındaki sınırların ne kadar da ince ve kırılgan* olduğuna getirir sözü.
    iman ve inançla yanlışının/hatasının peşine düşen der eco, serendipity ile doğruyu* bulmuştur.
    her zaman böyle olacağına inananlar ise papazı bulmuştur.*
  • (bkz: colonization)
  • bir de şu var (bkz: bir amerika fatihinin güncesi)...
  • yanlış adlandırmayla falan ilgisi olmayan saçmalıktır. herşeye güçlünün ve batılı tarih anlayışının pörsüpektifinden bakılmasının suni sonucuyken,doğal sonucu gibi algılanmakta ve buna dair hatalar ayrıntıyı kaçırma,yanlış adlandırma gibi adlandırılmaktadır. hayır efendi, her türk genci direkman okulda bunu böle öğrenmektedir ve yanlıştır. yani doğrusu öğretilmiş de sonradan yanlış adlandırılmış falan değildir.
    amerika'yı yeniden keşfetmenin anlamı yoktur.

    mesela sıfırı kim buldu,su saatini kim kullandı,ilk kanalizasyon sistemini kim kullandı,dünyayı ilk kim döndürdü felan tartışmalarının esasında da bu vardır. biz kültürler arası transakşına inanıyoz. amma kalkıp da 2000 yıllık icada 1500 de italyalı bir papazın oğlu yaptı diyen zihniyet amerikayı keşfede keşfede bitirememektedir.
    sömürgeci ipneler indiana cons kıvamında herşeyin hamiliğine soyunmakla kalmayıp, ilk mektep kitaplarına kadar iniyorlar.
    sözlerimi william wallace kardeşimizden derlediğim bir vecizeyle bitiriyorum;
    tarihi;kahramanları asan hainler yazar.
  • vikingler tarafından ilk defa gerçekleştirildiği iddiası da gündem de olan hede.

    "isveçli çiftçi olof öhman 1898 yılında, yüz binlerce iskandinavyalı göçmenin yeni vatanı olan minnesota'da, üzerinde rünik işaretlerin bulunduğu bir taş bulmuştu. yeşilimsi gri yazıt üzerinde on kuzeyli denizcinin ölümle biten keşif gezisi anlatılmakta. yazıtı bir kavak ağacının kökleri arasından çıkaran öhman o tarihlerde pek ciddiye alınmadıysa da, yakındaki kensington kentinin adı verilen buluntu, göçmenleri sevindirmişti.
    yazıtın tarihine göre kuzeyli denizciler amerika kıtasını 1362 yılında yani kolomb'dan önce keşfetmişlerdi. fakat neredeyse tüm uzmanlar bu ilginç buluntunun sahte olduğuna inandı ve bundan sonraki yaşamanı şarlatan ve yalancı olarak geçirmek zorunda kalan öhman, yazıtı işaretleri alta gelecek şekilde kapısının önüne basamak olarak yerleştirdi.

    ve aradan bunca yıl geçtikten sonra öhman ve buluntusu kıymete bindi. kensington taşının gizini çözmek isteyen stockholm tarih müzesi, çiftçiyi sempozyumun açılışına davet etti ve basamak olarak kullanılan yazıt da bu vesileyle ilk kez avrupa'ya getirildi.

    minerolojik inceleme

    yeni mineraloji incelemeleri ve metindeki farklı yorumlar sayesinde en gizemli runa yazıtı yeniden önem kazandı diyor müze müdürü kristian berg. bununla birlikte minnesota buluntusuyla ilgili son görüş ayrılıkları bir gerilim senaryosu (berg) gibi, her yanıt yeni bir soruyu da beraberinde getiriyor.
    isveçli bilim adamları şimdi yazıtı yakından inceleme fırsatını yakaladılar. yazıt, şubat ayına kadar stockholm'da kaldıktan sonra kensington'daki alexandria kasabasına götürülecek. burada 8,5 metre yüksekliğindeki bir viking heykelinin kalkanında "alexandria, amerika'nın doğum yeri" yazılı.
    rünik metnin ayrıntılı analizlerinden sonra gerçekler ortaya çıkacak. isveçli bilgin sveruansson, 1948 yılında yazıtın sahte olduğunu iddia edince o tarihte yürürlükte olan tüm araştırmalar durmuştu.

    yazitta neler var?

    gizemli buluntu seksenli yıllarda yeniden önem kazandı. vikinglerin azimliliği ve yayılışlarının anısına dikilen anıtlar üzerindeki yazılar, tüccarların ve korsanların ladoga gölü, dinieper ırmağı ve hazar denizinden sonra grönland ve neufundlan'da dönüşlerini anlatıyor.
    bir denizci tayfasının amerika'nın içlerine kadar girmiş olması birçok tarihçeye inandırıcı gelmiyor. fakat kensington yazıtında anlatılanlar böyle. adı bilinmeyen tarihçi dokuz dizelik yazısında sekiz götalandlı (bugünkü isveç) ve yirmi iki norveçlinin keşif yolculukları sırasında bu yazıtın kuzeyinde günübirlik bir gezi yaptıklarını anlatıyor. bazıları balığa çıkmış ve dönüşte on kişiyi kan revan içinde bulmuştu.

    çiftçi öhman ve kensington yazıtı: her yanıt yeni bir soruyu getiriyor. yazı "bizi bu kötülükten kurtar" cümlesiyle bitiyor ve taşın dar kısmında 1362 tarihi kazılı. özel bir beşli sisteme göre kazılan sayı stockholm anıtlar dairesi başkanı ve runa uzmanı helmer gustavson'a göre yazıtın sahte olduğunu kanıtlamakta. bu tarihlendirme biçimi ve diğer dikkat çekici özellikler bugüne dek sadece ahşap bir hayvan omuzluğunda saptanmış. runa işaretleri bir rünik yazı uzmanı tarafından 1907 yılında bu geleneğin yeni çağa kadar süregeldiği dalama bölgesinde kazılmıştı omuzluğun üzerine. işte kensington yazıtı da bu döneme ait diyor gustavson.

    yazilar aşinabilir

    amerikalı jeolog scott wolter'in görüşü ise farklı. wolter, yazının üzerindeki aşınmaları 19.yy'daki mezar taşlarıyla karşılaştırarak şu sonuca vardı: yazıların tamamen aşınıp yok olması 194 yıl içinde gerçekleşebilir.
    yazıtın yüzeyi şimdi stockholmlu jeolog runo löfvendahl tarafından yeniden inceleniyor. löfvendahl, runa yazıtlarının aşınma süreci konusunda uzman. el değmeden hazırlanan üçboyutlu görüntüler harf biçimlerinin yorumlanmasını kolaylaştıracak.

    kensington yazıtı üzerindeki her sözcük üzerinde tartışılabilir diyor uppsala üniversitesi filologu henrik williams. metindeki tutarsızlıkları ve hataları inkar etmiyor uzman. bazı sözcükler 19.yy'a uygunken diğerleri de ortaçağdaki iskandinav metinlerine yakın. fakat bunlar rünik yazı uzmanının şivesinden ya da hatalarından da kaynaklanabilir diyor araştırmacı.

    bilim camiası, yazıtın runa işaretlerinden dolayı özel bir mesele olduğu konusunda hemfikir ve bu konuyla ilgili açıklama kısaca şöyle: akla her şey gelebilir, birçok şey mümkün, olasılıklar az ve hiçbir şey kesin değil.

    nilgün özbaşaran dede
    bilim teknik, 17 nisan 2004, y: 18, s: 891

    http://www.imagehell.com/out.php/i131405_runa.jpg
hesabın var mı? giriş yap