• üç büyük psikologtan biri ( diğer ikisi freud ve jung) şu anda "insanı tanıma sanatı" isimli kitabına yeni başlamış olduğum ve okuduktan sonra detaylı tanımlamalar yapabileceğimi sandığım değerli bir abimiz.
  • bireysel psikoloji ekolünün kurucusu. eksiklik duygusu terimini ilk kez ortaya atan psikiyatr. duygusal yönden sakatlanmış kişileri olgunluğa, sağduyuya ve toplumda yararlı olmaya yöneltecek, destekleyici ve esnek bir psikoterapi yönteminin mucidi.. (bkz: insanı tanıma sanatı) (bkz: yaşamın anlam ve amacı) (bkz: psikolojik aktivite)
  • hatirlayabildiginiz ilk aninizin yasam tarzinizin ip ucu oldugunu belirten bilincaltina inmek icin ilk anilar teknigini gelistiren tip doktoru ve hatta goz hastaliklari uzerinde uzmanligini yapmis, dogum sirasinin psikolojik etkilerini arastiran kisilik kuramcisi
  • en mantıklı bulduğum teorisyenlerdendir.
    özellikle 'striving for perfection', 'social responsibility', 'birth order' ve 'inferiority complex' gibi kavramları ve şu anda biraz mantıklı her insanın bildiği pek çok kavramı psikolojide tartışmaya açmıştır.
    adler'in teorisinde en olumlu nokta insanı freud gibi kötücül bir hayvan olarak diil de aslında kendi eksikliklerini kapatmaya ve mükemmelleşmeye çalışan bir varlık olarak görmesidir. insanın bebekliğinde anne babaya en muhtaç hayvan olduğu için ya da çeşitli sebeplerden geliştirdiği tüm kompleksleri başka yollarla aşmak istediğine ve özünde iyi olduğuna inanır. freud'dan ayrıldığı nokta işte insana bakarkenki bu temel farklılıktır. adler'e göre insan iyiyi amaçlar, kompleksleri gereği eksiktir, komplekslerinin üstesinden gelmek için seçebileceği pek çok yol vardır ama seçmesi gereken sosyal sorumluluğu içinde barındıracak olan bir yol olmalıdır -evet bu yönden ahlakçıdır denilebilir belki-, bireye o kadar önem veren bir teori geliştirmiş olmasına karşın bireyin sosyal rolünü de vurgular, birey diğerlerine sorumludur.
    patolojiyle değil günlük hayatla ilgilenmiş ve ana ilgi konularını aile, aşk, iş sorunları olarak belirlemiştir. bir çocuğun kaçıncı çocuk olduğunun, yetiştiği aile yapısının kişiliğine etkisi üstünde çalışmıştır-şu anda herkesin 'tek çocuk sendromu' diye ağzında dolaştırdığı şeyi ilk kez dile getiren kişidir aynı zamanda adler- kişiliğin çok küçük yaşlarda geliştiğine inanır ancak değişim kapısını da açık tutar. kadercidir ama iyimserdir.
    teorisi günlük hayatta ve hala kullanılabilir, kavramları işlevsel, abartısız ve hala daha -bence- geçerlidir.
  • freud gibi viyanada yaşayan, kişilik konusundaki psikoanalitik yaklaşımın freuddan ayrılan ikinci üyesi ,bireysel psikoloji savunucularındandır. "aşağılık duygusunun temel nedeni koşullu sevgidir.bundan kurtulmak için birey mükemmelliyetçiliğe yönelir,statü sembollerine bağlanır." cümlesini kuran psikolojik düşünürdür.
  • yaşama sanatı adlı kitabını okuduktan sonra kendisini tanıdığım ,bireysel psikolojinin babasıdır kendisi.çoçukluğunda yaşadığı olayların psikolojiye böyle bir bakış açısı ile bakmasını etkilediğini söyleyebilirim.bireysel psikoloji de insanın herşeyi başarabiliceğini söyler ,ayrıca aşağılık ve üstünlük kompleksleri üzerinde durur ve her insanda az ya da çok aşağılık kompleksi olduğundan bahseder .ayrıca her insanın bir yaşam planı olduğundan ve bu yaşam planında ilk çoçukluk yılllarının etkisinin ve doğum sırasınında etkisi olduğundan bahseder onun psikolojisi
  • adlere gore bir boyun egen, bir de boyun egdiren insan tipi vardir.
    boyun egen insan; baskalarinin koydugu kurallar ve yasalara gore yasar ve bu tip, hizmet etmek ve baskasina icin calismak icin var hisseder kendisini.
    boyun egdiren ise; 'nasil herkesten ustun olabilirim' dusturuyla yola cikar ve bir yonetciye ihtiyac duyuldugu anda iste burdayim diye ortaya cikiverir, ki boyun egen agirlikli dunya nufusunda konumlanmasi hic de zor olmaz .
  • (bkz: irene adler)
  • (bkz: holistik)
  • evlilik öncesi cinsel ilişkinin aşka son derece zarar veren bir şey olduğunu savunan bir psikolog.
hesabın var mı? giriş yap