• konyanın tam merkezindeki bir tepenin adıdır.söylentiye göre bu tepe atatürk'ün emriyle konyalılara sırtlarında küfelerle toprak çektirilerek yaptırılmıştır.artık gerçekmidir,yoksa konyalıların atatürk'e bok atmasımıdır bilmiyorum.
  • tepenin küfelerle toprak taşınarak yaptırıldğı doğrudur ama yaptıran zat'ı muhterem atatürk değil selçuklu sultanlarından biridir..
  • tepe aslında 4000 senelik bir süreçten gecerek simdiki halini almıstır yani höyüktür ilk yükselmenin friglerden basladıgı bilinmektedir.
  • konyada olanı rahmetli adnan menderes zamanında tahkim takviye yöntemi ile korunma altına alınmıştır. üstüne betondan enteresan bir kabuk geçirilmiştir. orayı ziyarete gelenler tarihi eseri kabuk sanmış ve özellikle kabuğun fotoğrafını çekmişlerdir.
  • "dünyanın en büyük kavşağı" şeklinde bir tanım duymuştum bu tepe hakkında. konya tramvayı da döner etrafında. tepesinde belediyenin nikah salonu vardır.
  • kışın yağan kar ile birlikte kayganlaşan sırt(?!)larından çoluk çocukla birlikte kendini genç hisseden herkezin kaydığı bir tepedir.çay bahçeleri meşhurdur.hatta bazı söylentiler bile vardır tepe ile ilgili,üzerinde yapılmış olan alaeddin camiinden mevlana müzesine kadar uzanan tünellerden bahsedilir
  • eski durumuna nazaran gelişmiş güzelleşmiş tepecik.
    google earth koordinatlarını da veriyim tam olsun : 37°52'20.88"n,32°29'33.87"e
  • doğru yazılışı alaaddin tepesi olan ve konya'yı ziyaret etmiş her insanın istisnasız beynine kazınan oldukça gereksiz bir tepe. "zamanında atatürk'ün konya'lılara eziyet çektirmek için insanlara ellerinde kova ile toprak yığarak oluşturduğu" iddiası ise muhteşem bir beyin fırtınası sonrası türetilmiştir. adama sormazlar mı "o halde bin yıllık tarihi eserlerin o tepede ne işi var" diye?
  • hakkındaki bütün efsaneler ve söylenceler sözlüğe aktarılmış.

    5000 senelik bir höyüktür. hatta tarihi iconium şehri de (hititler ve frigler dönemindeki adları ikkuwania ve kavania) bu tepenin üzerinde kuruluydu. tepe, etrafındaki yolun zamanla yükseldiği hesaba katılırsa şimdikinden daha büyüktü. konya'nın selçuklu başkenti yapılmasıyla tepenin kuzeyindeki halk sille'ye yerleştiriliyor. tarihi belleklerinde yer etmiş bu olayı silleli rumlar 1900'lerin başlarında bile hala hatırlıyorlarmış. bu boşaltılan yere müslüman tacir ve bezzazlar yerleştiriliyor. bir de saray inşa ediliyor. daha sonra da bugünkü cami...

    selçukluların burayı başkent seçmelerinden birinin meram deresi olduğu düşünülüyor. o tarihte bu dere meramdan gelip şehrin/tepenin etrafını dolaştıktan sonra aslım bataklığına dökülüyor.

    bir asır öncesine kadar tepenin hristiyan halkın yaşadığı güney kesiminde ise birbirine yakın rum ve ermeni kiliseleri bulunuyordu. bir de şehrin ele geçirilmesiyle kiliseden camiye çevrilen, eflatun mescidi adlı eski bir yapı var. tepenin en yüksek noktasında bulunan bu mescit 1922 ya da 1923'te yıkılıyor. halk bu mescidin altında eflatun'un gömülü olduğunu düşünüyormuş. ama bu eflatun filozof olan değil de konya ve çevresindeki söylentilerde adını çokça duyabileceğiniz tarihi-efsanevi bir başka kişi.

    mutlakbutlan'dan gelen mesajla bir ekleme: eflatun mescidi'nin kulesi yıkılmadan önce bir dönem de saat kulesi olarak kullanılıyor.
hesabın var mı? giriş yap