• türk gölge ve ortaoyununda ortadoğu ülkelerine mezopotamya bölgesinden gelen tip. uğraşları arasında kahve dövücülüğü, kestane fıstık baklava satıcılığı, devecilik vardır. bu tipler içinde gazel okuyan dilenciler de bulunur. karşılaştırmak için (bkz: kara arap)
    (bkz: gölge oyunu)
  • (bkz: beyaz arap)
  • lütfi simavi'nin "adabımuaşeret" kitabında, "ak arap" (ya da akarap) sözcüğünün, zencilerle karıştırılmaması için arapları betimlemek üzere bulunmuş (uydurulmuş) bir sözcük olduğu bilgisine, salah birsel'in 1991 yılı güncesi "yalnızlığın fırınlanmış kokusu"ndan (remzi kitabevi, 1992) ulaşabiliyoruz. bence iyi anlamda "ak"lığı gerçekte afrikalı karaderililer hak ediyorsa da, sözcüğün kötü bir anlamının da ortaya çıktığı günlerimiz düşünüldüğünde, evet, araplar daha bir "ak"... yoksa günümüzün "aklar"ı mı çok arap? ömrü boyunca kara araplara da arap karalığına da özenmemiş alnı ak bir türk olarak, daha da uzatmadan salah bey'in lütfi simavi'den aktardığı satırları alıntılamalı kısaca, kitabının 89. sayfasında yer alan. ha, bir de "fellah" var:

    - birkaç gün önce bir toplantıya çağrılı olan evladı arap'tan bir hanımefendi, söyleşi sırasında arap olduğunu açıklayınca, orada bulunan hanımlar "estağfurullah" dediklerinde kadıncağız neye uğradığını anlayamamış. bizde "arap" deyince gözümüzün önüne zenciler geliyor. dahası, evladı arab'ı siyahilerden ayırmak için kendi kendimize "ak arap" deyimini uydurmuşuz. "çiftçi" anlamına gelen "fellah" sözcüğünü de, ne kadar garibse, zenci ahçı kadınlar için kullanıyoruz. kimi hanımlarımız da onlara öfkelendiklerinde "seni gidi kör fellah" diyorlar.
  • annemin halası kral faysal'a, kral hüseyin'e ve kral fahd'a ''ak arap'' derdi.

    zencilere arap derdi.
    misal, kırkpınar başpehlivanı arap mustafa..
hesabın var mı? giriş yap