• adile ayda,

    // yazar. 1913, kazan doğumlu. yazar ve hukukçu sadri maksudi arsal'ın (1880-1957) kızıdır. lise öğrenimini fransa'da tamamladıktan sonra ankara üniversitesi hukuk fakültesi ile dil ve tarih coğrafya fakültesi fransız dili ve edebiyatı bölümü'nü bitirdi. bitirdiği fakülteye öğretim üyesi oldu. istanbul üniversitesi edebiyat fakültesi fransız edebiyatı doçentliğine atandı (1944). sonra öğretim üyeliğinden ayrılarak dışişleri bakanlığı'nda görev aldı (1958). 1976'da kontenjan senatörlüğüne seçilmişti. edebî eleştirileri ve anılar cumhuriyet gazetesi (1946-1949) ile hisar dergisinde (1975-1976) yayımlandı.

    eserleri:

    -yahya kemal'in fikir ve şiir dünyası (inceleme, 1979)
    -böyle idiler yaşarken (edebî anılar, 1984)
    -atsız'dan adile ayda'ya mektuplar (anılar, 1989),
    -sadri maksudi arsal (biyografi, 1991) //

    kaynak:

    "yazarlar sözlüğü", hazırlayan: ihsan ışık, risale yayınları, 2.b., istanbul-1998, s. 92.

    ---

    //adile ayda , şakir rami ve nizamettin maksudi’nin torunu, prof.dr.sadri maksudi arsal ve kamile arsal’ın kızı, naile turhan’ın ablası, reşid mazhar ayda’nın eşi, gönül pultar ve gülnur üçok’un annesidir.//

    www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=1506

    ---

    (bkz: halil inalcık/#2935901)
  • //(...)

    15-18. yüzyıllar arasında akdeniz’de biri doğu-müslüman diğeri batı-hristiyan dünyalarının temsilcileri olarak iki büyük güç bulunur: osmanlı ve venedik. ticaret yollarını ellerinde tutan bu iki güç, zıt kutuplar, mıknatıslar gibi birbirini çeker; bazen savaşır, bazen ticaret anlaşmaları imzalar, bazen de birbirlerine küserler. akdeniz’in hemen her yerinde iki tarafın denizcileri yani leventler çarpışır. bu çarpışmalar sırasında türk ve italyanlar birbirlerinden esirler alırlar ki bunların çoğu türk ve italyan topraklarında kalarak yaşamını sürdürürler. burada tipik bir örnek olmak üzere italya’da uzun yıllar çalışan araştırmacı adile ayda’nın başından geçen bir olayı aktaralım:

    “adile ayda roma’da resmi görevle bulunduğu yıllarda birgün rahatsızlanır ve birgün hastahaneye yatar. kendisini ziyarete gelen dr. treca adlı bir italyan soyadının aslında turco olduğunu mussolini zamanında treca’ya çevirdiklerini, atalarının oturanto’ya çıkan türklere kadar gittiğini söyler dedesinin dedesi osmanlı donanması italyan sahillerini fethe geldiklerinde ninesinin ninesine aşık olup, italya’da kalıvermiştir. adile ayda, dr. treca’nın babası ile de tanışma fırsatı bulur. onu hayrete düşüren şey treca’nın babasının ismidir: osman treca! adile ayda bunun bir italyan adı olmadığını söyleyince şu cevabı alır: oğlum size anlatmadı mı? bizim türk olan ceddimiz osman bey erkek evlat görmeden vefat etmiş. fakat şöyle bir vasiyet bırakmış: erkek torunum olursa kendisine benim adımı koyun, onun da torunu yine osman olsun demiş. ailemiz beşyüzyıldan beri bu vasiyeti yerine getiriyor. onun için benim adım osman’dır. dedemin adı da osman idi. ikli nesilde bir osman adı tekrarlanıyor.”

    adile ayda, osman treca’nın oğlu dr. treca’nın kilisede yapılan nikah törenine de katılır ve italyan geline erkek çocuğunuz olunca adının osman olacağını biliyorsunuz değil mi? diye sorar ve ondan “elbette” cevabını alır.” (dipnot 2)

    (...)

    dipnot 2: adile ayda, “italya’da türklük”, tarih ve edebiyat mecmuası, eylül 1982, s.14-16 //

    ("italya'da türk izleri ve türk köyü" adlı imzasız bir yazıdan)

    iç. güvenlik kuvvetleri dergisi, sayı: 52 / ekim 2002

    www.mucahit.net/dergiler/dergi52/sayfa16.htm
  • //(...)

    sohbete başlarken yeni okuduğum eserleri sordu. söyledim. bu sıra adile ayda'nın, on yılda hazırladığı "le drame intérieur de mallarmé" isimli eserini okuyordum. bilhassa tasavvufi tecrübe diye türkçeleştireceğimiz birinci bölümde, değerli tetkikçi mallarmé'nin çocukluk yıllarındaki olayların şâiri dinî bakımdan nasıl etkilediğini gayet güzel anlatıyordu... acaba yahya kemal'e de çocukluğunda bu cins tesirler olmuş muydu? şiirlerindeki ölüm teminin menşei çok eski tarihlere kadar inebilir miydi? nitekim üsküp'teki evlerinin, cami yanında olduğunu ve karşı tarafta mezarlık bulunduğunu hem kendisinden duymuş hem de bir kaç yerde okumuştum. acaba böyle bir tesir var mıydı? zihnimde kıvrılan bu istihfamı şâire söylediğim zaman: "olabilir" dedi ve (...)//

    iç. "işte gerçek yahya kemal", sermet sami uysal, inkilâp ve aka yay., 2.b., * * istanbul-1972, s. 232.

    iç. "yahya kemalle sohbetler", sermet sami uysal, kitap yayınları, 1.b., istanbul-1959, s. 173.
  • efendim etrüsklerin türk olabileceği iddiasını sağlamlaştıran bir kadın araştırmacımız. çok ilginç ve trajik bir hayatı vardır. öyle ki; "etrüskler tüktür" tezini kitaplaştırdığı günün ertesinde yaşamını yitirmiştir. yani yıllarını verdiği bu iddiasının elle tutulur halini bile görememiştir.

    (daha sonra kızı, eseri çeşitli bilimadamlarına yollamıştır. esere sadece bir azeri bilimadamı cevap yazmıştır.)

    (bkz: kazım mirşan)
    (bkz: tarih türklerde başlar)
  • iş bankası kültür yayınları'ndan çıkan "bir demet edebiyat"taki seçkilerin yazarı hanım.

    edebiyatın ve edebiyat aşığının yoğun hislerini eleştirilerinde, eleştirdiği eser yayımlanır yayımlanmaz, kaleme alabilmiş.

    (bkz: bir demet edebiyat)
  • halil inalcık'ın "tarihçilerin kutbu" unvanlı söyleşisinde sitayişle andığı, kendisine ve babasına çok şeyler borçlu olduğunu belirttiği şahsiyet.
  • adile ayda'nın etrüsklere dair yazdıklarındaki argümanlar, talat tekin'in 1987 tarihli "etrüskler etrüsk idiler" namlı makalesinde parça pinçik edilmiş ve argümanların bilimsel kanıttan yoksunluğu gösterilmiş (suavi aydın'ın toplum ve bilim, sayı 96'daki "30'ların tezlerine geri dönüş: anadolu'da ‘proto-türkler’in yeniden keşfi" başlıklı yazısından aktararak). yani etrüsklerin "türklük"üne dair sağlamlaştırdığı bir şey bulunmamaktadır. '92deki kitaba '87de cevap mı olur len, demeden önce belirtmek gerekir; adile ayda, 1992 yılında yayınlanan bu kitabındaki tezlerini daha önce, 1971'den itibaren gerek türkçe gerek fransızca olarak yayınlamış. şuradan kaba bir bilgi bulmak mümkün: http://tr.wikipedia.org/…i/adile_ayda#bibliyografya

    hatta sözlükte de şunu buldum: (bkz: etrüsk alfabesi/@in nuce)
  • tarih tezlerini bir kenara bırakırsak iyi bir eleştirmendi, bugün ölmekte olan eleştiri alanında başarılı çalışmalar verdi. ama dünyaya fazla erken gelmiştir; bugün yaşasaydı hem biz çok eğlenecektik hem de o eğlenecekti. ama aynı şeyi günümüz yazarları için söyleyemeyeceğim.
  • "... adile ayda fransız edebiyatı doçenti bulunduğu sırada, fransız edebiyatının en çetin konusunu ele alarak , 1955 de, fransızca olarak yayınladığı 'le drame intérieurde mallermé (mallermé'nin iç dramı) adlı eseri ile fransızların 'anlaşılmaz' diye bilinenen şairlerinin 'anlaşılır' olduğunu isbat etmiştir. kendisinin görüş ve buluşları fransız basınında 'keşif' diye nitelendirilmiş ve 'bu keşif türkiye için bir şereftir' ifadesi kullanılmıştır."

    [böyle idiler yaşarken adlı kitabının arka kapak yazısından. ayyıldız matbaası, ankara, 1984]

    (bkz: stephane mallarme)
    (bkz: dallama fransızlar)
  • "cinsel özgürlüğü ahlaksızlık diye niteleyen kontenjan senatörü adile ayda "cinsel eğitime karşıyım" dedi" 11.3.1977 cumhuriyet, sf. 1
hesabın var mı? giriş yap