• natüralistlikten cayip estetizmi arsa çikaran 19. yüzyil sonu fransiz yazari joris karl huysmans'in dekadans romani. dorian gray gibi nice körpe zihinleri zehirleyen sari kitaptir ayni zamanda. ''the heavy odour of incense seemed to cling about its pages and to trouble the brain." demistir oscar wilde sevgili kutsal kitabi için.
  • (bkz: dekadans)
  • babyshambles'in down in albion albumundeki, fuck forever ya da the 32 of december kadar olmasa da, nefis sarkilarindan biri...

    sozleri soyle; (şöyle / soyle)

    "
    you sent for me
    i was knock knock knocking on death's door
    you ignore, adore, a rebours me
    you leave me washed up begging for more
    if you really cared for me
    ah you'd let me be
    you'd set me free
    but what you robbed me of is my...
    oh is my liberty

    the curtain was calling
    you were there blewn away and a rebours
    in the mirror bawling
    if you want it so much you are gonna have it all
    ah if you really cared for me
    christ knows you'd let me be
    you'd set me free
    i'm too polite to say...

    i defy you all
    you know twice as much as nothing at all
    it's still nothing at all
    i can defy us all
    tides are now turned and hammered it all
    hammered it all

    ah, no, ah no, ah no...

    i've been running round this world too much, girl
    pretending not to see
    what's drilling me, it's killing me

    oh no, i think i understand
    what i misunderstood before
    how your love gives me so much more
    i am free again, i can see again..

    but if i should fall
    would you vow today to pay tomorrow
    the fucked off big debt i owe to sorrow...
    ah, oh... sorrow... sorrow...
    ah, oh... sorrow

    ah, no, ah no, ah no..."
  • nesnelerle sevişerek tatmin olma yoluna giden jean des esseintes'in hikayesi; les 120 journees de sodome'un bir nevi cansız varlıklarla kurgulanmışı.
  • lord henry wotton'un oscar wilde'a vererek karısıyla çıktığı balayında yazarı esiri altına aldığı, ünlü homoerotik sarı kitap. tahsin yücel'in çevirisiyle tersine adıyla yky'dan çıkmıştır.
  • kendinden önce yazarının incelenmesi gereken bir eserdir. okumayı planlayanlar için kitabı anlaşılır kılmak adına huysmans hakkında bir ön bilgi edinmenin faydalı olacağı kanaatindeyim. huysman yolun başında, kendi ifadesi ile "doğalcılığın tam ortasında" idi ve emile zola'nın evinde gerçekleştirilen medan akşamlarının sıkı bir katılımcısı iken-ki bu sohbetlerden emile zola, guy de maupassant, henry ceard, leon hennique ve huysmans'ın katkılarıyla "medan geceleri" adlı, yayınlandığı dönemde edebiyat çevrelerinde geniş yankı uyandıran bir öykü kitabı çıkarmışlardır- tersineyi yayınlandığında zola'dan ağır eleştiriler almış ve tersine ile doğalcılığı yıkmak ve gemileri yakmakla itham edilmiştir. kendisine tarz ve görüş değiştirilmesini kabul etmiyorum, bir zamanlar taptığımız şeyin yakılmasını istemiyorum diyen zola'ya: ne denir! kendisi iyi bir sicambri rolü oynamadı mı? eğil mağrur sicambri! yaktığına tap, taptığını da yak! söylencesiyle "insan ruhunu, onu gözlemeyi amaçlayan doğalcılar kadar az anlayan yoktur" demiş ve tersine ile kendine açtığı yeni yolda ilerlemeye devam etmiştir. bu nedenledir ki tersine'yi okumadan önce bir zola romanı okumak faydalı olacaktır. benim bu konuda ki tercihim "gerçek(emile zola)" adlı eserinden yana olmuştu. kitapla ilgili karşımıza çıkan bir diğer yazar ise oscar wilde'dır. wilde tek romanı olma özelliği taşıyan kitabı "dorian gray'in portresi'nde, ana karakteri dorian'ın yoldan çıkmasına neden olan kitap olarak "tersine"yi gösterir. lord henry, bir kesime göre içinde taşıyıp da yapamadığı her şeyi bu kitap sayesinde dorian'a yaptırmıştır. özetle;
    huysman kitabı hakkında ki yorumlara yönelik yalnızca ve yalnızca tek bir yazarın, hem de kendisini hiç mi hiç tanımayan barbey d'aurevilly'in gerçeği gördüğünü söyler. aurevilly'in kitap hakkındaki o yorumu şudur: "böyle bir kitaptan sonra, yazarına tabancanın ağzıyla, haçın ayakları arasında bir seçim yapmaktan başka bir şey kalmıyor."
    huysman ise bu yorum karşısında şöyle demiştir: "dediği oldu!"
    evet aurevilly'in dediği olmuştur. huysman haçın ayaklarını, dorian ise tabancanın ağzını seçmiştir.
  • (bkz: euxinus) (bkz: a revoir) (bkz: ciao bella)
hesabın var mı? giriş yap