açık fikirli

• (bkz: open minded)
• olaylara ya da kisilere on yargiyla yaklasmayan, bilmeden fikir sahibi olmayan ve en onemlisi de bir yargiya varmadan once sadece goruneni degil, onun arkasindakileri de anlamaya calisan insanlar icin kullanilan kavram.
• ne kadar açık fikirli olduğunuzun testi için:
  http://www.blogthings.com/howopenmindedareyouquiz/
• yeni zihin durumlarında olabilmek için etkilenen, etkilendikçe self monitoring kondüsyonuna bağlı olarak bilincini dönüştüren zihin.
  
  zihinsel metod oyunculuğu, tek kişilik eğlence.
• "the trouble with having an open mind, of course, is that people will insist on coming along and trying to put things in it."
  
  terry pratchett
• ingilizce çevirisi open minded değil, broad minded olmalı.
  
  not: aslında, mind, fikir kelimesini değil, zihin kelimesini karşılıyor, bu da ayrı.
  (bkz: free your mind)
• açık fikirli insan, yaşamında elde edemediklerini aslında o kadar da çok arzulamamış olduğunu günün birinde keşfeden insandır.
• kendi doğrularını "sarsılmaz doğru" kabul etmeyen, kendine yanılabilme payı bırakan kimse. sol görüşlü olup yalnızca sol görüşü ilgilendiren argümanlarla ilgilenen, dindar olup elini ateizm ile ilgili bir kitaba sürmeyen, marksist düşünceyi benimseyip hiç farabi okumayan insanın tersi.
  doğru bilgiye ancak ve ancak açık fikirlilikle, hangi konu üzerinde düşünülüyorsa o konu için ortaya atılan tüm görüşleri önyargısız bir biçimde inceleyerek ulaşılabilir.
• açık fikirli olmak her türlü gerzekliği gerçek olma ihtimaline binaen ciddiye almak demek değildir. örneğin astrolojiyi ele alalım, gezegenlerin bir insanın doğumu esnasındaki konumu, açısı, bilmemnesi, o kişinin karakterini etkiliyor olabilir mi? bu sorunun gerçek cevabı evettir, ve açık fikirli bir kişi de bu soruyu evet diye cevaplayacaktır. şimdi başka bir örneğe geçelim. yolda yürüyorsunuz, adımınızı attığınızda yerin yarılması ve sizin yarığa düşüp ölmeniz mümkün mü? bu sorunun da gerçek cevabı evettir, ve açık fikirli bir kişi bu soruyu da evet diye cevaplayacaktır.
  
  gelgelelim iki durumdaki ihtimal de ciddiye alınmayacak kadar küçük ve absürt ihtimallerdir, bu yüzden bu küçük ihtimallerin itibar edilecek bir yanı yoktur. yolda yürürken yer neden yarılsın? bunu gösteren gerçekçi bir kanıt olmadığı halde her adımını atarken ya yer yarılırsa diye düşünmek gerçeklikle aradaki bağın kopmasıyla mümkün olabilir ancak. şizofren falan değilseniz acaba kafama balkon düşer mi, acaba bugün yolda bir milyar dolar bulur muyum, acaba satürn bu hafta beni nasıl etkileyecek gibi gerçek olma ihtimali sıfıra yakın seviyelerde seyreden ihtimallere kafa yormazsınız. zaten bu ihtimaller sonsuzdur ve her birini göz önünde bulundurmanız imkansızdır.
  
  yapacağınız şey elinizdeki somut verileri akıl ve mantık yoluyla yorumlayarak en makul gözüken ihtimallere göre hareket etmek olmalıdır. bunların arasında burçlar için "ya gerçekse" demek yoktur, çünkü sikik bir gezegenin kütle çekiminin insana yoldan geçen araba kadar etki etmediği kabul edilebilir yöntemler (bilim) vasıtasıyla tespit edilebilmektedir. günün birinde astroton (astroid parçacığı, 'foton'dan türettim) diye bir şey keşfedilir ve bunun doğum esnasında çocuğun kafasına çarparak beyindeki belli karakter özelliklerini pompalayan bir işlevinin olduğu bulunursa bu masallar artık ciddiye alınabilir özellik kazanabilir mesela. öyle bir durum olmadığı sürece astrolojinin yeri düz dünyacılık ve ateşe tapmanın yanıdır. ciddiye almak da açık fikirlilik değil eblehliktir.
• pek açık fikirliyimdir. geceleyin de açık fikirli, açık beyinli, açık bedenli uyudum. ben böyleyimdir. açılır uyurum, bir bakmışsın derhal bulut.