• uzun yıllar ankara üniversitesi dil ve tarih coğrafya fakültesi ingiliz dili ve edebiyatı anabilim dali başkanlığı yapmış emekli profesör,dün(04.02.2010) istanbuldan kısa süreliğine kalkıp geldiğim ankara'da gitmeyi hiç ummadığım bir cso (bkz: cso) konserinde karşılaştım kendisiyle ,öğrenciyken huylanırdım tersliğinden ama beni görüp de sevinmiş olması biraz da unutulmakla ilgili söylediği bir kaç söz hüzünlendirdi beni, ben de yaşlanıyorum ne yapayım *
  • e.m.forster'ın the aspects of the novel isimli, batıda klasik denilebilecek, türkiye'de ise çok az bilinen kitabını türkçeye, güzel bir önsözle beraber çevirmiş edebiyat insanı.
  • henry james ve roman sanatı başlıklı kitabı yky tarafından yayımlanmıştır.
  • ingiliz filolojisi bölümü'nde prof. ve aynı zamanda oda orkestrasında keman üstadı.
  • "pierre ya da belirsizlikler, melville'in daha ölmeden unutulmasına en çok katkıda bulunan romanıdır diyebiliriz." ünal aytür (romanın önsöz'ünde)
  • çok değerli bir insan. ülkemizde ne kadar güzel insanlar var. aranızda hocamızı tanıyan varsa şu makalesine ulaşmam için yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.

    aytür, ünal (1994). “pikaresk roman”. ankara: gündoğan edebiyat (11-12):
    183-194.
  • d. h. lawrence'ın 14 öyküsünü çevirerek bir araya getirdiği "dokundun sen bana" isimli öykü kitabının kapağı bir kaç ödül almış. içeriğini bilmiyorum ama kapak resmi hakikaten güzel. kitap için hazırlanan tanıtım yazısı da hakeza öyle.

    "d.h. lawrence’ın aklındaki çare, kadın-erkek ilişkileri çerçevesinde evlilik ve cinsellik konularını cesaretle ele alarak ingiliz halkını etkileyip değiştirmeye çalışmaktır. çünkü ona göre aslında tüm batı uygarlığı insanların içgüdülerini, bilinçaltı eğilim ve arzuları bastırıp köreltmiş, onları “yarı ölü” haline getirmiştir. lawrence bunu, endüstri devriminin kitleleri doğadan ve öz benliklerinden uzaklaştırarak sırf akla ve maddeciliğe dayanan bir hayat yaşamaya zorlamış olmasına bağlar. böyle bir hayat tarzı ölümcül bir hastalıktır ve tek kurtuluş yolu, akşit göktürk’ün anka kuşu’na yazdığı önsöz’de belirttiği gibi “ruh, kafa, gövde ayrımı gözetmeksizin, insan yaşamının her yönüne gereken önemi” tanıyan bir hayat tarzının benimsenmesidir.

    lawrence sanat hayatında bu inancını değişik biçimlerde ele aldığı on iki roman ile yetmişi aşkın öykü yazdı. dokundun sen bana’da, henry james ve faulkner’ın pek çok eseri ile george eliot’ın middlemarch’ının çevirmeni ve henry james ve roman sanatı’nın yazarı ünal aytür, bu öykülerin duygu bütünlüğü taşıyan on dördünü bir araya getirdi.

    çağının ötesinde cesarete sahip bir yazardan on dört “dokunan” öykü."

    görsel
hesabın var mı? giriş yap