• ani misafir baskınlarımın vazgeçilmez tatlısı,7 dakikada yaptığım, o baş döndüren, ayağınızı yerden kesen, evde defalarca tencerede yaptığım ve hayatıma giren airfryer ile işimi daha da kolaylaştıran bu güzel lezzeti sizinle paylaşmak istiyorum. 7 dakikada sufle mi olurmuş diye düşünmeyin, evet oluyor azizlerim.

    şimdi geçelim malzemelere:

    -2 yumurta
    -1 çay bardağı şeker
    -1 çay bardağı sıvı yağ
    -1 çay bardağı süt
    -2 çay bardağı un
    -1 paket vanilya
    -yarım paket kabartma tozu
    -2 yemek kaşığı kakao
    -bitter çikolata

    yapım aşaması:

    yumurta ve şekeri iyice çarptıktan sonra, kakao hariç tüm malzemeleri bir araya getirip akışkan kıvama getirip, kakaosunu da ekleyip mikserin düşük ayarında çırpalım. sonra pişirme kaselerine alalım. tarifim 6 adet sufle kabına sığmaktadır. hamuru kaplara dağıtıp tam ortasına çikolataları gizleyelim.

    edit 1: gelen sorular dolayısıyla burada mevzu tam anlaşılmamış olduğundan mütevellit ekleme gereği doğmuştur: bakınız çikolatayı kocaman bırakmaktansa, minicik parçalara bölüp içine bırakalım. paketten çıkarılıp kırılmış büyüklükteki bir çikolata o kadar kısa sürede erimez.

    airfryer'ın 190 derecesinde 7 dakikada hazırdır.

    dediğim gibi airfryer şart olmamakla birlikte tencerede de muazzam sonuçlar aldığım tarifim şu şekildedir:

    tencereye sufle kaplarının 3'te 1'i kadar kaynar su koyup ilk önce 3 dakika ağzı açık, 7 dakika da tencere kapağı kapalı şekilde pişirelim.

    iki şekilde pişirme yöntemiyle ekteki gibi başarılı sonuçlar çıkaracağınızdan eminim.

    görsel

    deneyeceklere afiyet olsun arkadaşlar.

    edit 2: (bkz: kardeş platformu 23 nisan projesiyle hatay'da)
  • ilgilileri mutfağa alalım.

    sufle kabarmış anlamına geliyor. biz de bunun anlamına uygun olarak mantığımızı yürütüyoruz. işin aslı yumurta beyazında gizli. yumurtanın beyazı suflenin en temel malzemesi. yumurta beyazını tutturuyorsak bitti bu iş.

    şimdi efendim çok kaba bir şekilde anlatacak olursam sufle olayının özeti şudur: içine hava kabarcıkları hapsedilip sertleştirilmiş yumurta beyazı içerisine damak tadımıza uygun bir şekilde hazırlanan karışımın özel bazı kapların içinde fırında pişiriyoruz. bu kadar. özel kap dediğimize bakmayın. ben nescafe fincanı kullanıyorum. buna ek olarak çırpılarak havalandırılmış ve sertleştirilmiş yumurta beyazı sufleyi kabartırken içine katılan sos veya malzemeler de suflemizi tatlandırıyor. bu kadar. abartmaya gerek yok.

    aslına bakarsan herkesin mutfağa girdiğinde yapmayı deli gibi sevdiği şeyi yapıyoruz. yumurta beyazını çırpıyoruz.

    bu kadar anlatmışken gıda mühendislerinin de gönüllerini hoş edelim bari. efendim zaten yumurtanın beyazı yumurtanın ağırlığının üçte ikisini teşkil ediyor. yumurta akı dediğimiz şey zaten %90 sudur. geriye kalan %10 ise proteindir. biz yumurta akını çırparak bu proteinleri kabarcıklar oluşturan su kürelerinin içerisine hapsediyoruz. hani diyorlar ya yumurta akı çırparken sulanmamasına dikkat edin diye, o kabarcıkları suya dönüştürme adam gibi çırp ve tadında bırak demek o. yumurtanın akındaki kabarcıklara proteinin hapsettiğimizde ne mi oluyor? elinin körü oluyor. kabarıyor işte.

    mikserimiz tencere içinde 8 çizerken yumurta beyazının içindeki sıvıları da kendisi ile beraber sürüklüyor ve bu sayede o protein yumakları açılıyor. dahası çırpma sırasında yumurta beyazı içine giren hava da proteinlerin açılmasına yardımcı oluyor. biliyorsunuz proteinler cins cins. bir tane proteinimiz yok ki. her biri ayrı alem.. efendime söyliyeyim bazı protein suyu sevdikleri için hava kürelerine hemen hemen yapışıyor, ismini verip rencide etmek istemediklerim de sudan kaçıyor. biz bu sudan kaçanları mikserle 8 çizerekten olaya dahil etmeye çalışıyoruz. çok çırptığımızda bu arkadaşlar yine başına buyruk hareket ederken bizim sadık proteinlerimizin de aklını çeliyor ve hepsi tencerenin dibine su kaçırıyor.

    konumuza dönelim. ne yapıyorduk? sufle.

    reçetemize bakalım.

    öncelikle mantığımız neydi? yumurta akını çırpıp içerisine gönlümüzü hoş edecek karışımlar eklemekti değil mi? o zaman bu karışımı hazırlayalım.

    600 ml süt (bunu ayrı tencerede kaynatıyoruz)

    6 yumurta sarısı (aklarını çöpe atma lazım olacak)
    1 yemek kaşığı nişasta
    90 gr un
    50 ml süt.

    yukarıdaki 600 ml sütü ocakta kaynatıyoruz. bu kaynarken aşağıdaki malzemeleri de mikser ile karıştırıyoruz. daha sonra kaynamış olan sütü bu karışıma ilave ederken cırpıyoruz. şimdi sen diyorsun ki kardeşim iki tane süt var. işte burada cinlerimiz tepemize çıkıyor!. orada karışıma baştan eklediğin 50 ml süt var ya hani. heh işte o 50 ml süt olmazsa kaynattığın 600 ml sütü direkt tencereye döktüğünde yumurtan pişer ve karışımın kesilir. size bunu senelerdir anlatamadığımız için artık reçetelere koyuyoruz. sinirlendim yine.

    neyse yukarıda yazanları uygulayarak karışımı elde ettiysen soğumaya bırak. bu kremalı karışım 16 kahve fincanı karşımın ana maddesi. aşağıdaki reçetede bu karışımın 200 gramını kullanacağız. geri kalanını da istediğiniz sufle karışımında kullanabilirsiniz. (şimdi yine ileri geri konuşma, aşağıdaki yumurta akından yağtığın karışımı iki katına çıkar olay huzur içinde çözülsün.)

    neli yapacaksınız?
    60 gr tahin (60 gr bitter çikolata+15 gr kakao ya da 60 gr çilek püresi vb vb )
    200 gr krema karışım

    yukarıdaki karışımın 200 gramına 60 gr tahin ekliyoruz ve kenara alıyoruz.
    bil bakalım suflemiz neli oldu? afferin sana.. tahinli oldu değil mi?

    tarife devam edelim.

    4 yumurta akı (yukarıda bahsettik, anladın sen onu)
    80 gr toz şeker

    yumurta aklarına şekeri yavaş yavaş ekleyerek çırpıyoruz. yumurta akının elimizi batırıp çekince jöle sürülmüş ergen saçı gibi havada kalması lazım. bu işlem tamamsa yumurta akımız yeterince sertleşmiş demektir.

    şimdi yumurta akımız ile tahinli kremali karışımımızı birleştiriyoruz.

    kahve fincanları ya da sufle kaplarımızın içerisini tereyağı sürüp rende beyaz çikolata ile kaplıyoruz. ( beyaz çikolatayı nereden çıkardın da ne demek? bilerek tarifin sonunda söyledim. marketten al rendele işte. çok güzel oluyor. ) fincanımıza yukarıda birleştirdiğimiz karışımı silme doldurup kenarlarını siliyoruz.

    185 derecede 8 dakika iyi.

    eğer volkan gibi kabararak taşıyorsa "benim kekim kabarmıyor" diyenlerin gözlerinin içine bakarak, "benim ki de çok kabarıyor napıcaz bilemiyorum" dersiniz.

    afiyet olsun.
  • köprüaltı coverları şarkının orijinal haliyle olabileceğinden kilometrelerce ötede ikamet etmektedir. kendileri müzikal olarak ortaokulda olan şarkıya yüksek lisans yaptırmışlardır. buna felaket diyenlere de çeşitli uzuvlarla gülünebilir. gülünüz.
  • tarifler üzerine bekar evinde yapmaya denediğim, düz kek olarak sonucunu aldığım tatlı. nedir lan o küçük sürprizler? o vaat edilen akışkan çikolata nerede?

    edit: bilen varsa; içleri ısıtan, sıcacık akışkan çikolata nasıl yapılıyor bi söyleyiversin.
  • bir müzik grubu.
    pek fazla gündemde değil.
    gündemde olmalarını istiyorum.
    buradan bence kampanya başlatmalıyız.
    sizler de seveceksiniz.

    eski köprünün altında coverları çok iyi.
    solist de çok tatlı, yanaklarını mıncırasım geldi.
  • soğuk olanını denediniz mi bilmiyorum ama kağıdı kalemi getirin derim.

    taze krema 400 gr
    kavun 300 gr
    porto şarabı (sevdiğiniz herhangi bir tatlı şarap) 300 gr
    toz şeker 250 gr
    yumurta akı 4 adet (yumurtalar 55 gr)
    yıldız anason

    kavunu blenderden geçirin. püre haline getirin ve süzmeye bırakın.
    şekeri tencerede ısıtın
    şekeri ısıtırken ayrı bir yerde yumurta aklarını mikser ile çırpın lakin çırptığınız kapta yağ olmasın. fazla çırpmamaya özen gösterin çünkü çırpma işlemine şeker ile devam edeceğiz. fazla çırparsanız yumurta akları kesilir. çöpe atın. tekrar çırpın. içerisine atacağımız çok az tuz işimizi kolaylaştırır. (tuz sürtünme sağlar)
    şeker 118 dereceye geldiğinde çırpılmış yumurta aklarının içerisine sicim gibi akıtarak çırpma işlemini devam ettirin ta ki soğuyuncaya kadar
    merengi kavun püresine yavaşça yedirin.
    daha sonra kremayı da karışıma ilave edip aynı şekilde yediriyoruz.
    karışımlar sufle kaplarına 200 dk derin dondurucuda bekletiliyor.

    porto şarabı yıldız anason ile 12 dk kaynatılıyor.
    yanında ya da üzerinde servis ediliyor.
  • hayatımda yediğim en iyi sufleyi izmit'te şu anda adını bile bilmediğim bir cafe'de yemiştim. deniz kenarında bi yer. hani böyle duvarlarında klip oynatmalık televizyonu olup da, ses sisteminden başka şarkı çalan yerler vardır ya, işte tam o şekil bir yer. öylesine bi çay içmek için oturup menüde sufle yazdığını görünce emeeeeennnnn diyerek sipariş etmeye karar vermiştim.

    "hayatımın en güzel suflesiymiş, bilmiyordum" diyesim geliyor şu anda orhan pamuk stayla.

    bi kere ben siparişi geçince, garson "yalnız suflemiz geç çıkar, 20-25 dakikayı bulur gelmesi" dedi. buradan anlamalıydım sanırım gerçek sufle ile karşı karşıya olduğumu. zira, "tabi efendim" denilip çayla birlikte 3 dakikada gelen şey dondurulmuş, hazır gıda, içine ne koydukları belli değsdfjkjaşskdjf.

    25 dakika sonra bir sufle geldi ki içi akıyor, dışı gayet kıvamında pişmiş, şekeri tam tetematında. elleh ki ne elleh. hatta garsonu çağırdım sordum. ve sufle tarifini bir şeften 5.000 lira verip aldıklarını söylemişti. (ki bahsettiğim, 2007-2008 filandır) helal olsun.

    ama işte ablanız önemsiz şeyleri hatırlayıp önemlilerini unutma konusunda bir eksper olduğundan ben bu cafe'nin adını unuttum.

    hoş hatırlasam ne olacak, türkiye'de kaliteli olup da ömrü uzun olabilmiş kaç işletme var allesen.
  • bir restoranın menüsüne sufle koyması ciddi bir risk ve çoğunlukla yapamadıkları halde pahalıya satıyorlar. suflenin en önemli dezavantajı beklemek zorunda olmak. 15 dkda pişiyor uyarısı yapılsa da süre genelde 20 dk oluyor. bu da insanın beklentilerini artırıyor. son bir ayda çeşitli yerlerde sufle denedim:

    yemek kulübü
    dilek pastanesi
    tramway cafe
    özsüt
    mado
    pizza bulls

    içlerinde en iyisi yemek kulübü'nün ki idi. eğer çok yoğun olmadıkları saatler de giderseniz gayet pofidik bir tanesini 5 lira civarında yiyebiliyorsunuz.sunumu çok güzel dondurmayı minik kase seklinde kakaolu bir biskuvinin üzerinde veriyorlar. yoğun saatlerde uzun bir bekleyeşin ardından çok az pişmiş , soğumuş ve de dondurması erimiş bir tanesiyle de karşılaşabilirsiniz.

    dilek pastanesinin epeyce övülmüş ama bana gelen çok fazla pişmişti. istersek değiştirebileceklerini söylediler fakat zaten 15 dakika beklemiş aç bünyem bir 15 dk daha göze alamadı. ayrıca kekin (gelen tam bir kekti) dokusunu da çok sevmedim. fiyatı 10 lira civarı

    tramway cafe'nin ki ise çılgınca şekere boğulmuş , üstelik çoook pudra şekerli ve az pişmiş üzerinin hafif bir kabuk bağlaması gerekirken sadece kaymak tutmuş bile diyebilirim. sunum olarak çok janjanlı ve de bayıyor ( tat + sunum). bunun da fiyatı 12 lira .

    özsüt'te yediğim sunum olarak en kötüsüydü. bildiğin sütlaç gibi servis ediyorlar. bence sufle uzun ince dikdörtgen tabaklarda daha güzel. yanında krema ve pudra şekeri var, dondurma yok ve garson tarafından uyarılmadığımız için dondurmasız yedik üzücüydü (garsona getir götür yaptırmaktan hoşlanmadıgımdan söylemedim de). suflenin yapısı daha bir mousse gibi içinde akışkan bir çikolata yok :(. fiyatı da 8,5. özsüt'e bir daha gittiğimde tekrar yemem onun yerine yenilebilecek nice güzel şey var nasılsa.

    mado menüsüne sufleyi yeni eklediği halde gayet güzel bir sonuç elde etmiş. suflenin yanında hem pudra şekeri hem de dondurma veriyorlar. kabuğu tam kıvamında ve içi gayet akışkan, şekeri de kararında kullanılmış. sunumu göze hitap ediyor. bana tek top yetmez derseniz mado'nun güzel dondurmalarından da artı 2 liraya söyleyebilirsiniz. suflenin fiyatı 9.5 tl.

    gece tatlı krizi için pizza bulls'un suflesi on numara:) hem ucuz hem de güzel. 2 tanesi 6 liraya satılıyor birini pizzadan önce diğerini pizzadan sonra yiyip sonra neden kilo alıyorum diyebilirsiniz :) (ayrıca bu entry yazarken fark ettimde son bir ayda kilo almamış olmam mucize)
  • en sevdiğim tatlıdır ancak maliyetsiz küçük bi tatlıya 12 tl gibi bi para vermek hiç içimden gelmediği için sık sık evde yapıyorum.. lezzet konusunda biraz takıntılıyım. birçok tarif denedikten sonra aşağıdaki tarifte karar kıldım..

    malzemeler (2 kişilik)
    80 gr. çikolata ( 40 gr bitter , 40gr sütlü tercih ediyorum)
    1 yumurta
    2 yemek kaşığı tereyağ
    2 silme yemek kaşığı toz şeker
    1 tepeleme yemek kaşığı un

    yapılışı;

    çikolatayı benmari usulü eritip üzerine 2 yemek kaşığı tereyağını ekliyoruz. akıcı bir kıvam elde ediyoruz. ayrı bir kapta bir yumurta ve 2 yemek kaşığı toz şekeri el çırpıcısıyla iyice çırpıyoruz. daha sonra çikolatalı tereyağ karışımı ile birleştiriyoruz. üzerine bir yemek kaşığı unu ekleyıp yağlanmış pudra şekeri serpişmiş sufle kaplarına boşaltıyoruz. 200 derece önceden ısıtılmış fırında 10-12 dk pişiriyoruz.. 10 dk genelde yeterli oluyor.. ters çevirip üzerine pudra şekeri eleyip servis ediyoruz.
    not: kağıt yayılmayan cupcake kalıpları bunun için ideal oluyor..
    afiyet olsun.
hesabın var mı? giriş yap