• kırmızısı var, fiyatı uygun, eski manuel pentax lensleri ile bilem uyumlu, hd video çekiyor, live view var, imaj stabilizör gövde içerisinde, daha ne olsun, ha bir de kırmızısı var.
  • pentax'ın kronik yüksek noise sorunu çözümlendiyse şukeladır, yoksa gene vasat olarak yoluna devam edecektir.
  • düşük ışık koşullarında ve yüksek iso çekiminde, detay korunması ve gürültü* azaltılması arasında kurduğu denge ile canon'u ve nikon'u sollayan, giriş düzeyinde dslr.
    (bkz: http://www.dpreview.com/reviews/pentaxkx/)
  • pentax'ın sanırım 1970'lerde ürettiği bu isimle bir modeli vardı 35mm çeken, pek yaygın olduğunu zannetmiyorum, herhalde k1000'den önceki bir modeldi. hangi akla hizmet aynı ismi vermişler acaba diye merak ettiğim bir modeldir.
  • dslr'lerde göze hitap eden tasarımı leica'nın tekelinden kurtaran model.*

    *grip'te siyahtan şaşılmadığı sürece
  • tipa tarafından 2010'un en iyi giriş seviyesi dslr'ı seçilen, özellikle yüksek iso'daki performansıyla göz kamaştıran pentax harikası.
    (bkz: http://www.tipa.com/…8&saward=best dslr entry level)

    sağlam gövdesinin yanında canon'un aynı seviyedeki modellerinin plastik oyuncak hissi verdiği, performans/ fiyat oranı oldukça yüksek fotoğraf makinesi.

    giriş seviyesi dslr seçiminde canon/ nikon takıntısını bir kenara bırakmak gerektiğini gösteren yeni oyuncağım.
  • muhtemelen bu gece birlikte yatacağım yeni fotoğraf makinem...
  • muadilleri canon cephesinde 500d ya da 550d*, nikon'da ise d5000'dir. nikon d3000 ve canon 1000d kx ile kıyaslanamayacak kadar kötü ve kazma makinelerdir.

    k-x pek çok pentax gibi gövdesinde görüntü sabitleyici (sensör kaydırma marifetiyle) barındırır ve bu da aynı lensi görüntü sabitleyiciyle kullanmak için rakiplerine göre fazladan 150-200 dolar vermeyeceğimiz anlamına gelir. ayrıca 100 dolar civarına kaliteli manuel lensler almak da mümkündür.

    ancak parayı bastırdıktan sonra pek sorun olmamakla birlikte, af lensleri biraz zor bulunur. yurtdışından getirtmek, ikinci el almak ya da y.dışı ürünler satan satıcılardan almak gerekir. ayrıca türkiye'de yetkili teknik servisi de yok gibi bir şeydir. (istanbul'daki nazmi kılıçer'den başka kimsenin pek adı geçmiyor) gerçi makine artık türkiye'de resmi olarak satılıyor, illa ki teknik servisi olmak zorunda ama nerdedir, nasıldır, kaç tane vardır araştırmak lazım...

    tabii teknik servise sadece arıza anında ihtiyaç duyulacak diye de bir şey yok. bu bir dslr makine olduğuna göre illa ki günün birinde sensör temizliği gerekebilir ki, bildiğim kadarıyla bu da türkiye garantili makinelerde nikon'un ömür boyu ücretsiz olarak verdiği bir hizmet... bu bence gayet önemli bir ayrıntı... diğer illerde adam gibi sensör temizleyen yerler olmadığı için istanbul dışında oturanların bu durumu daha ciddi olarak düşünmesi gerekir. "paraya kıyar temizlik kiti alırım, öğrenir ben kendim yaparım" diyenlere ise kolay gelsin diyorum.

    pentax alırken teknik türkiye için servis sıkıntısı ve lens bulmanın zorluğunu da göz önüne almak gerekir. gerçi pentaxturkey, sahibinden.com ve ebay.co.uk üçgeni sıkı takip edilirse biraz sabır ve biraz zamanla pek çok lense sahip olmak mümkün gibi... tabii yine de canon ve nikon ikinci el lens piyasası gibi hareketlilik beklemek hayalcilik olur.

    k-x'e dönersek, gövdenin malzeme kalitesi rakiplerinden iyidir. (gerçi d5000 de polikarbon yapısıyla k-x'ten pek geri kalmıyor) af noktalarını vizörden görmek ne yazık ki mümkün değildir. lcd ekrandan istenilen af noktası seçilir, vizördeki kılavuz çizgilerden tam olarak nereye netlendiği bilinebilir. 720p video çekebilir ve rakiplerindeki gibi pek kullanışlı olmasa da live view özelliği mevcuttur. bunun yanında yüksek isolardaki düşük noise oranı ile de takdir toplayan bir makinedir.

    yanında gelen 18-55 kit-lensinin rakiplerin kit-lenslerine göre biraz daha iyi olduğu söylense de bu uyduruk lensi yok saymak ve başka lenslere bakmaya başlamak en doğrusudur. örneğin ben bunu 3-4 gün kullanıp, yerine pentax 16-45 mm aldım ki arada dağlar tepeler kadar fark var. kit lensle devam etmek gibi saçma sapan bir planınız varsa bu makinenin yerine d-slr like sınıfında bir makine almayı düşünebilirsiniz.

    dediğim gibi: bence bu makineyi kit lensiyle kullanmayınız. "ama lens alacak param yok" diyorsanız ebay.co.uk'dan kargo dahil 150-160 liraya smc pentax-a 50mm f/1.7 veya daha da ucuza aynı lensin f/2.0 olanını falan alın. evet manuel netleme ilk etapta sizi biraz kasabilir ama bence kit lensle fotoğraf çekmekten daha iyidir ve adam gibi sonuçlar alırsınız. kit lensi de satabiliyorsanız satın birisine 100 kağıda... bakın, 50 liraya düzgün bir lensiniz oldu. aslında yine çok başarılı sonuçlar veren pentax-m 50 mm f/1.7 de önerebilirdim ama m serisi olduğu için onu kullanmak biraz daha zor. siz a serisi manuel lenslere bakın.

    peki tamam, k-x alacağız ama hangi paketi alalım?

    a) body+18-55 : en ucuz seçenek olarak bunu alabilirsiniz. dediğim gibi 18-55 i lensten saymayın ve yerine hangi lensi alacağınıza şimdiden karar verin.

    b) body+18-55+50-200 mm. : 50-200 yeterli ışık altında gayet güzel, keskinliği yeterli ve işe yarar bir lens. aradaki fiyat farkına kesinlikle değer. isterseniz 18-55 i de satarsınız.

    c) body+18-55+55-300 mm. : en pahalı kit bu... 300 mm. iyi hoş tabii ama f/p yüzünden 50-200 kadar popüler değil... ayrıca fiyatı da yüksek, bu bakımdan cazip değil gibi...

    bu arada pentax k-x tipa'dan en iyi giriş seviyesi dslr ödülünü de almıştır.

    ayrıca bu makineyle çektiğim fotoğrafları şuradan takip edebilirsiniz:

    http://www.flickr.com/photos/murat83/
  • aslında k-x'ten bağımsız, genel bir kural olarak: tripod'la çekim yaparken shake reduction'ı kapatınız. 200 mm.de çekim yaparken k-x'in tripod'un üzerinde telefon gibi titrediğine şahit oldum.
hesabın var mı? giriş yap