• "mezar taşı okumak bunaklık yapar" da diyen kitap.
  • adı, marifet ve name sözcüklerinden oluşmuş bir "bilgilendirme mektubu";
    bu, öteki ve geri kalan alemlerin bilgisini açıklama iddiası taşıyan cüsseli bir kitap.
  • icinde dinden astronomiye, matematikten gorgu kurallarina kadar zamanina ait pek cok degisik bilgiyi ve cesitli siirleri de iceren ansiklopedik eser.. en bilinen siirlerinden bir tanesi soyledir:

    hak serleri hayreyler
    zannetme ki gayreyler
    mevla görelim neyler
    neylerse güzel eyler
  • 42. bölümünün 2. maddesinde "insanın sair uzuvlarının şekillerinin hikmeti" anlatılır. pek keyiflidir:

    --- spoiler ---
    ey aziz, malûm olsun ki, filozoflar demişlerdir ki: bu insan türünün itidal
    üzere dik kılındığı ve iki ayağı ile yürür bulunduğu onu tadil ve
    faziletlendirmek içindir. iki omuz ve iki kolun bu şekil ve yapıda
    kılındığı, ahbabı sineye çekip, kabul etmek içindir. ellerin, parmakların
    ve tırnakların böyle oldukları, yüzbinler menfaat ve sanat içindir. baş
    parmağın kalın ve kısa olduğu, dört parmağa karşı geldiğinde mukavemet
    içindir. tırnaklar büyük ve yumuşak oldukları, uzuvların derilerini kaşımak
    eşyayı toplamak ve yarmak içindir. çarpmalardan korunmak içindir. gümüş
    sine levhası üzerinde gül ve nar gibi iki meme erkeklerde güzellik,
    kadınlarda zinet ve çocuklara süt içindir. süt memesinin göğüste bulunduğu, otururken çocuğu emzirilmesi kolay olmak içindir. insan derisinin latif ve ince olduğu, ondan terin kolaylıkla seçilip, cisim ve can rahat bulmak içindir. deri iç organları örtmek, dıştaki uzuvları süslemek içindir. et, beden içini korumak ve dışını güzelleştirmek içidir. meme ve göbek menfezlerinde çevredeki havanın beden içine ulaşması ruha ferah ermek içindir. koltuk altlarında ve kasık gibi yerlerde kıl olduğu, menfezlerinden karışık kokuyu dışarıya vermek içindir. aksırmak genize kaçan şeyi dimağa nüfuzdan men içindir. öksürmek,balgamın soğukluğunu yürekten atmak içindir. gülmek, gönülde olan sevinç ve hayreti ortaya çıkarmak içindir. ağlamak, gönülde bulunan dert ve elemi dışa vurmak içindi. titreme, sinirlerin gevşemesindendir ki, intizam ve sağlamlık isteği içindir. esnemek, uyku ve
    yemeği istemek içindir. uyuklama, beyin damarlarının gevşemesidir ki,
    yemeğin buharının çıkması içindi. uyku ise, kuvvetlerin rahatını ve gıdanın
    hazmını, uzuvların olgunluğunu sağlamak içindir. omurga kemiği, tek
    olmayıp, omurları ile nizam bulduğu, her tarafa bükülme ve eğilme içindir.
    erkeklerde, âletin dik silindir şeklinde bulunduğu, yürüme ve oturma
    halinde, oyluklar arasında bulunduğundan hareketi kolay olmak içindir.
    cevheri kemik olmayıp, sinirler ve damarlar olduğu, yürekten damarlarla
    gelen şehvet rüzgârlarıyla büyüyüp, dolmak, ta ki, rahim ağzına ulaşıp,
    nutfeyi ona verip, ayrıldığına yine evvelki şekline gelip, kılıfına çekilip,
    rahat bulmak içindir. kavga dolu başının et bulunduğu, bızırın iç etine
    uygun gelip, girme temasının tamamen hissedip, tam vuslat hasıl olmak
    içindir. belalı başı kertek olduğu kendisinde ve bızır içinde bulunan can
    damarların sürtüşmesiyle meninin inmesi lezzetli olmak içindir.
    şehvet,yemek şehveti ve inzal içindir. inzal şehveti, çocukların meydana
    gelmesi içindir. eğer celal sahibi olan yaratıcı allah, çocukların meydana
    gelmesini bu lezzetler ile kayıtlı ve bağlı kılmasaydı, bu lezzetlerin
    sonucu evlat olmasaydı, bir kime ihtiyar ve iradesiyle bu fitne ve belalara
    kail ve meyilli olmazdı. şu halde insan nesli kesilip, yer yüzünde kimse
    kalmazdı.
    kadınlarda, ferc iki oyluk arasında bulunduğu, cebri cimadan emniyet gelip,
    sabit olmak içindir. ferc rutubeti, onda âletin cevelanı kolay olmak
    içindir. bızırın harareti, ona can cana katılmak içindir. tekrar tekrar
    ileri geri götürme, kavuşma ve birleşme bulmak içindir. ama bızırın
    uzunlamasına olduğu erkeğin emnisinin incelmesinin kolaylıkla olması
    içindir. bızırın sinir ve damarları, makat hizasına gelip, ondan geri
    dönüp, her biri kendisine yapışma ile yine bızırın içine katlanıp, katlanma
    yeri hurma şeklinde akıp, zekere uygun olduğu erkek aleti gibi rahim
    ağzına yakın gelip, nutfenin tabiatı bozulmadan onu selametle rahimine
    sokmak içindi. rahim ağzının iki çeşme arasıda bulunduğu ondan doğan
    mütevazi olmak içindir. erkeklerde yumurtaların dışarıda bulunduğu, büyük
    ve sert olmak içindir. büyük oldukları, sahibi yiğit olup, cesaret bulmak
    içindir. sert olmaları ,nutfe cevherine sertlik verip, kırmızı iken beyaz
    kılmak içindir. nitekim, meme eti ona gelen kırmızı kanı beyaz süt etmek
    içindir. kadınların yumurtaları küçük ve yumuşak olduğundan, kendileri
    çekingen olup, nutfeleri sarı ve sıvı bulunmuştur. iki bulunmaları, mühim
    olan birleşme işinde ihtimam olunmak içindir. eğer birine âfet isabete
    dese, biri selamet kalıp, nesli baki bulunmak içindir. yumurta zarfının
    geniş bulunduğu, oyluklar arasında sıkıldığında zarfı içinde genişliğe
    erip, selamet bulmak içindir. kadınlarda, tenasül uzuvlarının bızır içinde
    bulunduğu, tam vuslata imkan bulunmak içindir. ama iki yumurta onlarda daha
    küçük ve daha yumuşak olduğu, yüz ve sineleri tüysüz, parlak, taze, temiz,
    güzel ve öpmeye layık olmak içindir. derileri ince ve nazik olduğu,
    erkekler onlara meyil ve muhabbet kılmak içindir. oyluklar, etli olduğu,
    oturma durumunda yumuşak döşek gibi makat halkasını korumak içindir. zarta
    yani kavara (yellenme) geldiği midede gıdadan hasıl olup, kalbe ve karna
    ağırlık veren kötü rüzgâr çıkıp gitmek içindir. oyluk adalelerinin kalın
    olması, ayaklara mukavemet verip, derece derece incelip, alttaki uzuvlar ve
    öteki uzuvları uygun kılmak içidir. diz kapakları ve topuklar bu şekil
    üzere bulundukları, türlü yürüme ve oturma mümkün olmak içindir. ayakların
    ön tarafa uzun olup, ayak parmakları bu yapılarında yaratıldığı dört
    ayaklılar gibi, ayakta durmak mümkün olup, yürüme bir karar üzere bulunmak içindir.
    açıklanan insan vücudu uzuvlarının hikmetinde mevcut olan fayda ve
    menfatalerin azının azıdır. bütün cisimlerin en güzel duranı, en tamı, en
    önemlisi, en doğrusu, en güzeli, en sağlamı, en olgunu ve en güzeli insanın
    bedeninin olduğunun delili: insan, rabbin binasıdır. onu yıkan mel'undur,
    hadis-i şerifi bürhan ve delildir. nitekim hak taâlâ kitab,ı kadîm'inde:
    "gerçekten biz, insanları üstün kıldık, karada ve denizde taşıtlara
    yükledik ve onlara hoş rızık verdik. kendilerini, yarattıklarımızdan
    çoğunun üzerine üstün kıldık," (17/70) buyurmuştur. o halde, bu insan türü
    bütün âlemin mahdum ve mükerremi, yaratıkların çoğunun en faziletlisi ve
    muhteremi olduğunu cümleye duyurmuştur. insanı en güzel şekilde yaratan
    allah münezzehtir. yaratıcıların en güzeli allah, ne yücedir.
    --- spoiler ---

    (bkz: alınteri değil copy paste)
  • fakirligin sebeblerini asagidaki madderlere baglamis, gunumuz din adamlari tarafindan rezaletname olarak adlandırılan eser

    günah işlemek
    yalan söylemek
    sabah vakti uyumak
    bir gün bir gecede sekiz saatten çok uyumak
    soyunup çıplak yatmak
    çıplak iken abdest bozmak
    bir yanı üzerine yaslanıp ekmek yemek
    ekmek kırıntılarını yere dökmek
    cenabet iken ağzını yıkamadan yemek
    soğan ve sarımsak kabuklarını yakmak
    geceleyin evi süpürmek
    çöpleri evin içinde biriktirmek
    yaşından büyüklerin önünde yürümek
    anne ve babasını isimleri ile çağırmak
    eline geçen çer çöple dişlerini kurcalamak
    toprak ve çamur ile ellerini ovalamak
    eşik üzerinde oturmak
    kapının bir kanadına dayanmak
    helada abdest almak
    elbisesini üzerinde dikmek
    yüzünü yıkayınca yeniyle ya da eteği ile silmek
    evde örümcek yuvasını saklamak
    namazı kılmada gevşek davranmak
    sabah namazını kıldıktan sonra camiden erken çıkmak
    her sabah çarşıya erken gitmek
    çarşıdan eve geç dönmek
    dilencilerden ekmek kırıntılarını satın almak
    kendi evladına beddua etmek
    biti ateşe atmak
    gece kapların ağzını açık bırakmak
    mumu, kandili nefesle söndürmek
    boğumlu kalemle yazmak
    dişi kırık tarakla taranmak
    anne, baba ve üstadına duayı unutmak
    sarığını otururken sarmak
    ayak donunu ayakta giymek
    dilenciye kızıp boş çevirmek
    kısıp ihtiyacından az harcamak
    israf edip haddinden çok harcamak
    geçim işlerinde gevşek davranmak
    kapısız evde yalnız yatmaktır.
  • bu kitapta yazılanlar din adına yazılmış ve bu kitap islami kitaplardan biri sayılmıştır. bu kitaptaki bilgiler dini bir bilgiymiş gibi takdim edilmiştir. kuran müslümanı ile kendine ehli sünnet diyenler arasındaki fark bu kitapta da ortaya çıkmaktadır. kuran’ı tek kaynak gören biri bu kitabı şiddetle yererken, “ehli sünnetim” diyenler ısrarla kitabı temize çıkarmaya çalışmaktadırlar. uyuşturucu ile beyni yıkanmış bir adamın hayal dünyasında bile canlandıramayacağı manzaralar, kuran’a, akla ve bilime ters olmasına rağmen savunulmuş ve üstelik müftüler, islami yayınevleri bu izahları yapan kitaba ve yazarına övgüler yağdırmışlardır. bu bilimsel(!) açıklamaları yapan ibrahim hakkı hazretleri (!) ise tüm bu izahların “tecrübe ile sabit” izahlar olduğunu yine marifetli kitabı marifetname’de söylemektedir.

    kaynak: http://www.kurandakidin.net/
  • "cimada öpüşenin çocuğu sağır doğar.

    yeni ayın ilk günü cima yapılırsa çocuk güzel olur.

    cuma namazından evvel cima yapılırsa çocuk mutlu ve ölümünde şehit olur.

    kadının rızası dışında cima yapılırsa çocuk ahmak olur.

    yeni ayın ilk gecesi veya onbeşinci yahut son gecesi cima yapılırsa çocuk deli olur.

    erkek yanılır da baldızıyla cima yaparsa doğan çocuk hünsa olur.

    cima ayakta yapılırsa doğan çocuk uykuda yatağına işer." gibi hayati bilgiler veren pek bir mukaddes kitap.
  • http://www.menzil.net/okitap/marifetname/ adresinden online olarak tamamına ulaşılmasına mümkündür.
  • arapça ve farsça'ya da çevrilmiş kitap.
  • tamamına ulaşmak için:
    (bkz: http://www.sevde.de/marifetname/marifetname.htm)

    --- spoiler---

    ey aziz, malûm olsun ki, anatomi bilginleri demişlerdir ki: erkekler içi
    iki husye adaleleri dört bulunmuştur. onları korumak ve kaldırmak için
    yaratılmıştır. ta ki husyler aşağı sarkmayı, gevşeklikle aşağı inmeyip,
    çarpmalardan yumurtalar korunmuş olsun. şu halde onun her biri için bir çift
    adale tayin olunmuştur. o yumurtalar sert olup, tabiatleri sıcak bulunduğu
    için, dumanından erkeklerin yüzünde sakal bitmiştir. zira ki, yumurtası
    olmayanın veya sıcak olmayanın sakalı olmaz. yumurtalar koparılsa, sakalı
    varsa dökülür, kalmaz. ama kadınlar için onlara bir çift adale yeter. zira
    ki onların iki husyesi, erkeklerinki gibi dışarıda asılı değildir, içerde
    yapışıktır. şu halde her bir husye için bir adale tayin olunmuştur. ama
    rahimin ağzı üzerinde ir adale vardır ki, onun lifi oldukça geniş olup
    rahmi ve ağzını tümde kuşatmıştır. bu adalenin bir faydası, hayza dek
    rahmin ağzını sağlam kavrayıp, rahim kanını onda hapsetmektir. hayz zamanı
    olduğunda gevşemektir. ta ki toplanmış kandan rahim boşalsın ve
    temizlensin. bir faydası dahi cima anında gevşemektir. ta ki rahmin ağzı
    açılıp, nutfeyi çekip, içine alsın. sonra rahmin ağzını yine sağlam
    bağlayıp, cenini korumaktır. ta ki doğum zamanı gelsin. bundan sonra
    oldukça gevşek ve yaygın olmaktır. ta ki doğum mümkün olsun.
    mesane ağzı üzerinde bir adale vardır ki, onun dahi lifi enli olup, mesaneyi
    ve ağzını kuşatmıştır. bu adalenin faydası, idrar vaktine dek idrarı
    hapsetmektir. kaçan idrar dökmek istense, bu adale gevşeyip, karın
    adaleleri dahi mesaneyi sıkıp, itme kuvvetinin yardımıyle idrar ondan çıkar,
    akar.
    zekeri hareket ettiren adale iki çifttir ki, bir çifti kasık kemiğinden
    bitip, zekerin iki yanından geçmiştir. vakta ki bunlar gevşek olurlar,
    idrar yolu açılıp, genişlik bulur. o zaman ondan idrar ve meni kolaylıkla
    akar. bir çifti yine kasık kemiğinden bitip, zekerin kökünde kıvrımlarla
    bitişmiştir. şu hale bunun ikisi beraber uzasa, âlet düz olarak yayılır.
    eğer yürekten şehvet rüzgârı gelip, zekerde olan damarlara dolduysa, âlet
    kıvama gelir. eğer şiddetle dolduysa, âlet büyük ve sert olup, kasık
    tarafına eğik olur. eğer bu uzama adı edilen çift adalenin birine ârız
    olduysa, âlet öbür tarafa meyl ile yayılır.
    makat adaleleri dörttür ki, biri onun çıkışı etrafını tutmuştur. etine
    gayet karışması gereklidir. bu adale, kesenin ipi gibi makatın etrafına
    toplama ve büzme ile kapamış ve düğümlemiştir. menfezde kalan fazlalığı
    sıkma ve indirme ile atmıştır. onda bir adale daha konulmuştur ki, sözü
    edilen adalenin üzerinde yani makatın içinde olup, bacak tarafında zekerin
    köküne bitişip; kadınlarda fercin etrafını kuşatmıştır. bu iki adalenin
    üzerinde bir çift adale vardır ki, makatın etini kaldırıp, içeriye çekmek
    içindir. bunun gevşemesi ile makat dışarıya çıkar bulunmuştur. bu
    adalelerin hepsi şekil verici ve hakîm olan allah'ın icadı bilinmiştir.

    --- spoiler---

    ayrıca;
    (bkz: mursid i muteehhilin)
hesabın var mı? giriş yap